Başkent’te, evlilik teklifini kabul etmediği gerekçesiyle vücudunun çeşitli yerlerinden aldığı 15 bıçak darbesiyle hayatını kaybeden TRT Sanatçısı Hatice Kaçmaz’ın babası Dilaver Süleymanoğlu, “Anne, baba olarak bir katile nasıl kız verirsiniz. Bir kadın bir katille nasıl evlenebilir” dedi.
Kadın Cinayetlerini Durdurma Platformu üyeleri, Yenimahalle ilçesi Serhat mahallesindeki İbrahim Karakoç Parkı’nda evlilik teklifini reddettiği gerekçesi ile 15 bıçak darbesiyle hayatını kaybeden TRT Sanatçısı Hatice Kaçmaz cinayetini ve kadın cinayetlerini protesto etti. İbrahim Karakoç Parkı’nda toplanan platform üyeleri ve TRT Sanatçısı Hatice Kaçmaz’ın ailesi, kadın cinayetlerinin önüne geçmek için caydırıcı yasaların çıkarılmasını talep etti.
“BİR BABA OLARAK KATİLE NASIL KIZ VERİRSİNİZ”
TRT Sanatçısı Kaçmaz’ın babası Dilaver Süleymanoğlu, ateşin düştüğü yeri yaktığını belirterek şöyle konuştu: "Benim kızımın hiçbir suçu, günahı yok. Ben bu adamları hiç tanımadım. Kimdir, necidir, niçin yaptı. Olay günü bu parka gelmiş oturmuşlar. Bu yasanın çıkması için el kaldıranların kıyamet günü yakasına yapışacağız. Bu adam 2001 yılında askerden geliyor. Bir hiç uğruna kardeşini 8 yerinden bıçaklıyor, ondan sonra babasını bıçaklıyor ve bu adama 20 yıl ceza veriliyor. Haziran 2014 de yasadan yararlanarak dışarı çıkıyor. Çıktığı halde iki kişiyi daha yaralıyor. Tekrar ceza evine uyuşturucu madde sokarken yakalanıyor. Bunu nasıl bırakmışlar hâla anlamıyorum. Ondan sonra bu adam gelmiş kız istiyor. Bir anne olarak, baba olarak bir katile nasıl kız verirsiniz. Bir kadın bir katille nasıl evlenebilir.“
“BEN AFFETSEM ONUN KELLESİ KURTULUR”
Olanlardan haberlerinin olmadığını kaydeden baba Süleymanoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz 27 Ağustos’ta köyden geldikten sonra iki bayan gelmiş ’kız istiyoruz’ demişler. Benim hanım ’olmaz’ demiş. Kızım da işimden çıktım, çocuğum için varım, ben evlenmek istiyorum hepsi bu kadar. Bizde önemsemedik. Bana söyleseydi en azından kızımı takip ederdim. Bu adam benim kızımı devamlı takip ediyormuş. Caydırıcı bir kanun çıkmadığı sürece bu böyle devam edecek. Ancak ben affedebilirim, devlet affedemez onu. Ben affetsem onun kellesi kurtulur ama ebediyen cezaevinde kalır. Bir caydırıcı kanun çıkarsınlar. Kadınlar insan değil mi? Benim kızıma evlenme teklifi etmiş. Edebilir. İstemedi mi istemez. 50 defa gidersin istemeye. Olmadığı zaman çeker gidersin. İlla çekip bıçaklamak mı lazım. Taksicinin dediğine göre; acele beni Serhat Mahallesine götür demiş. Ondan sonra bıçağı belinden çıkartıp çorabının önüne koymuş. Demek ki bu tedbirli gelmiş. Bıçak olmasaydı benim kızımı yenemezdi. Ben buna inanıyorum”
“CAYDIRICILIĞIN OLMASINI İSTİYORUZ”
Abi Gökmen Süleymanoğlu da olayın oluş veya sebeplerini sorgulamak istemediğini belirterek sözlerini şöyle tamamladı:
“Türk milletine şunu söylemek istiyorum, bundan sonra başka Haticeler ölmesin. İnsanların duyarlı olmasını istiyorum. Burada bir olay olduğunda başını çevirip bu bana olmayacak gibi zannetmesinler. Biz de öyle düşünüyorduk ama bizim başımıza geldi. Yarın bir gün onların da başına gelmeyeceği belli değil. Kardeşim burada bıçaklanırken, bir Allah’ın kulunun sen burada ne yapıyorsun dememesi bizi üzüyor. Caydırıcılığın olmasını ve kanunların çıkmasını istiyoruz. Gereken en ağır cezanın verilmesini istiyoruz.”