Türkiye Fidan Üreticileri Birliği (FÜAB) Başkanı Gürsel Tanrıver, fidan üretiminde artık farklı toprak koşullarına uygun, hastalık ve zararlılara daha dayanıklı klon ve hibrit anaçlar kullanıldığını söyledi. Olumsuz koşullara rağmen yeni çeşitler sayesinde sağlıklı kaliteli, daha dayanıklı fidanların üretilmesi ile daha modern, entansif tarım yapıldığını ifade eden Gürsel Tanrıver, yüksek verim ve kalite elde edilebilen meyve bahçeleri kurulmasıyla da taze meyve pazarındaki payın da artığını dikkat çekti.
Son yıllarda Türkiye’de modern meyveciliğe geçiş sürecinde fidancılık da hızlı gelişmelerin yaşandığını dikkat çeken Tanrıver, "Ulusal sertifikasyon sistemimizin kurulması için büyük adımlar atılmıştır. Doku kültürü yöntemiyle üretim yapan çok modern laboratuvarlar kurulmuştur. Özellikle Türk Cumhuriyetleri ve Arap ülkeleri fidancılarımız için gelişmekte olan pazarlardır. İhracat rakamlarımızın artması ve dünya pazarından büyük bir pay alabilmemiz için; Tarım Bakanlığımızın diğer ülkelerin yaptığı gibi, fidan üreticilerine ihracat desteği vermesi pazarda rekabet gücümüzü dolayısıyla ihracat rakamlarımızı artıracak." dedi.
Kaçak üretimin sektöre zarar verdiğini dile getiren Gürsel Tanrıver, kontrolsüz koşullarda kayıtsız olarak üretilen sağlıksız, ismine doğru olmayan bu fidanlarla rekabet etmekte zorlandıklarını belirtti. Tanrıver, girdi maliyetinin çok yüksek olmasının verimleri etkilediğini öne sürerek konuşmasını şöyle devam etti. “Bu koşullarda işçilik dışında diğer maliyetlerimiz Avrupalı rakiplerimizden daha yüksektir. Ayrıca, rakiplerimiz fidan ihracatı yaptıklarında ülkelerinden özel destekler aldıkları için pazarda karşılaştığımızda bizden daha avantajlı olabiliyorlar. Ülkemizdeki büyük yatırımcıların yerli üretim yerine yurt dışından fidan almayı tercih etmesi de önemli bir konudur. Her yıl ülkemize binlerce fidan ithal edilmektedir. Hatta bu yabancı fidanlar, ülkelerinde ihracata destek aldıkları için, fiyatlarıyla kendi ülkemizde bizlerle rekabet edebilmektedir. Çünkü ülkemize girişlerin de hiç bir kota uygulanmamaktadır. Yerli üreticinin korunması için yurtdışından fidan girişlerinde kota uygulanmasını, diğer ithal ürünler de olduğu gibi KDV oranının yüzde 18’e çıkarılmasını istiyoruz. Fidancılarımızın, dünya pazarından hak ettiği payı alabilmeleri için; pazarlama, paketleme ve transfer konularında da önemli adımlar atması gerekmektedir.“
SERTİFİKALI FİDANLAR TERCİH EDİLMELİ
Doğru fidan için kesinlikle birlik üyesi olan kayıtlı fidancılardan sertifikalı veya standart sertifikalı fidanların tercih edilmesini hatırlatan Tanrıver, sözlerini şöyle tamamladı: "Üreticiler en pahalı arazilere, en modern sulama sistemini, telli terbiye sistemlerini kuruyorlar ve sonrada en ucuz fidanı almak için çaba sarf ediyor hatta bazen kayıt dışı ucuz fidana yönleniyorlar. Ya da en yenisi, en ithali, en kimsenin bilmediği çeşitle bir maceraya atılıyorlar ülkemiz ekolojisine, toprak koşullarımıza uygun olmayan veya dünya meyve pazarında kabul görmeyen fidanlarla bahçe kuruyorlar."
