ÖNE ÇIKANLAR :
TEKNOLOJİTÜMÜ
  • GÜNCELLEME: 10 Kasım 2014 Pazartesi 15:13

Sosyal medya "açık istihbarat" projesi

Sosyal medya "açık istihbarat" projesi

Çiftçi, derneğin amacı ve etkinlikleriyle ilgili sorularını yanıtladı.


Sosyal Medya ve Bilgi Teknolojileri Strateji Derneği Başkanı Abdullah Çiftçi, Türkiye'de sosyal medyaya müdahalenin özgürlüğe müdahale olarak algılanmasının yanlış olduğunu belirterek, "Derneğimiz sosyal medya üzerinden ülkemize yönelik olarak gerçekleştirilen 'beşinci kol' faaliyetlerine karşı halkımızı bilgilendirecek" dedi.

Amaçlarının internet kullanıcılarını sosyal medya hakkında bilinçlendirmek ve Türkiye'nin e-devlet projelerine katkı sunmak olduğunu belirten Çiftçi, "Türkiye'de internet ve sosyal medya ya teknik bir konu ya da özgürlük sorunu gibi ele alınıyor. Oysa Facebook, Twitter gibi sosyal medya platformları ABD'nin açık istihbarat amacıyla ile denetlediği projelerdir" diye konuştu.

- Rusya örneği

Bazı finans ve bilgi şirketlerinin internet üzerinden kitleleri ve ülkeleri yönetme arzusunda olduğunu anlatan Çiftçi, "Birçok devlet, konunun yeni farkında vardı. Mesela Rusya, veri tabanını Rusya'da tutmayan sosyal medya platformlarını kapatma kararı aldı. Yani Facebook, Twitter gibi sosyal medya platformları, sunucularını Rusya'da tutmaz ise yasaklanacak" dedi.

Bilgi toplumunun algı operasyonlarına zemin hazırladığını savunan Çiftçi, "Ülkemizde, sosyal medyaya müdahale özgürlüğe müdahale gibi algılanmakta. Bu büyük bir yanılgı. Derneğimiz sosyal medya üzerinden ülkemize yönelik olarak gerçekleştirilen 'beşinci kol' faaliyetlerine karşı halkımızı bilgilendirecek" ifadesini kullandı.

Türkiye'de Bilgi Teknolojileri İletişim Kurumu'nun rakamlarına göre ülkede yaklaşık 37 milyon internet kullanıcısı olduğunu vurgulayan Çiftçi, sanal alemde de asayişin problem olarak görülmesi gerektiğine dikkati çekti.

- "Gençlerin aklı gözünde"

Özellikle sosyal medyada "ajanlık" faaliyetinin yoğun olduğunu savunan Çiftçi, "Sosyal medya ajanları genelde sosyolog, psikolog, dil uzmanlarından oluşuyor. Ajanlar hedefteki ülkenin kültürünü, dilini bilen uzmanlardan oluşuyor. Biz de dernek olarak bu alanda toplumu bilinçlendireceğiz" dedi.

Gençleri ve aileleri sosyal medya alanında bilinçlendirmek için "bilgi çağı haber" isimli bir internet sitesi kurduklarını anlatan Çiftçi, sosyal medyanın çocuklar üzerindeki etkilerini ve ailelerin alması gereken önlemleri uzman sosyolog ve psikologların anlatacağı platformda ailelerin de ücretsiz soru sorabileceklerini kaydetti.

- "IŞİD, sosyal medyadan savaşa davet ediyor"

Bazı terör örgütlerinin de sosyal medyayı ve internet oyun platformlarını "adam toplama" aracı olarak kullanabildiğine değinen Çiftçi, "Söz gelimi IŞİD sosyal medya üzerinde hazırladığı videolar ile gençleri savaşmaya davet ediyor. Birçok ülkeden katılım oluyor. Bu gençler bilgisayar oyunlarında adam öldüren sanal dünyanın gençleri. Gerçek savaşı da bilgisayar oyunlarındaki gibi sanıyorlar. Savaşa katılmayı bir oyun gibi algılıyorlar" görüşünü dile getirdi.

"Sosyal medya gençliği okumuyor, araştırmıyor. Aklı gözünde" diyen Çiftçi, dernek olarak özel grafik animasyonlarla çocukları ve gençleri eğitecekleri söyledi.

- "İhalelerde en önemli kriter güvenlik"

Türkiye'nin bilgi toplumuna geçme sürecinde devletin her kurumunun yeniden yapılandığına dikkati çeken Çiftçi, "Bilgi teknolojileri ihalelerine normal ihale gibi bakmamak gerekir. En önemli kriter güvenlik olmalıdır" dedi.

Bazı yabancı firmaların gizli ortaklıklar marifetiyle Türkiye'nin e-devlet projelerinde yer alabildiğini savunan Çiftçi, şöyle devam etti:

"Altyapı, malzeme alımı gibi ihalelerin daima telafisi vardır ama bilgi teknolojileri alanında yapılacak yanlışlıkların telafisi yoktur. Derneğimiz ve gönüllü uzmanlarımız bilgi teknolojileri alanındaki kamu ihalelerini takip edip kamuoyunu bilgilendirecek. Söz gelimi, yakında herkesin cebinde dijital nüfus cüzdanı olacak. Bu cüzdanların iç yazılımı, TÜBİTAK tarafından geliştiriliyor. Bu, kamu projeleri için örnek niteliğinde. Her alanda yerli yazılıma ihtiyacımız var."

Kurumların bilgi işlem departmanlarındaki personelin ülke güveliği açısından özel bir eğitime tabi tutulması gerektiğini belirten Çiftçi, dernek olarak bu alanda da eğitim vereceklerini söyledi.

Rusya, Almanya, Çin gibi ülkelerin kamu kurumlarında milli yazılımlar kullandığını anlatan Çiftçi, "Türkiye yerli bir işletim sistemi ve veri tabanı dili geliştirmesi için acilen harekete geçmeli. Daha önce TÜBİTAK tarafından desteklenen Pardus kamu kurumlarında kullanılmalı" dedi.

Türkiye milli yazılımlarını Afrika ve Avrasya coğrafyasına ihraç edebilmesi gerektiğini de ifade eden Çiftçi, "Başbakan Ahmet Davutoğlu, Afro-Avrasya ülkelerinde ekonomik restorasyondan bahsetmişti. Bunun temeli bilgi teknolojileri ve ortak sosyal medya platformlarıdır. Türkiye bu coğrafyaya yönelik sosyal medya platformları da geliştirilmeli" görüşünü dile getirdi.

 

KAYNAK:
AA
ETİKETLER:
ÖNCEKİ HABER

SONRAKİ HABER