Yurt Dışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı İzmir Bölge Koordinatörü Fırat Yaldız, "Yüksek öğrenim için Türkiye'ye gelen öğrencilere potansiyel Ebola hastası gözüyle bakılması nedeniyle metroda, kantinde, yurtta ya da başka yerlerde birtakım incitici, rahatsız edici şeyler yaşandığını" belirterek, "Her Afrikalıya Ebolalı gözüyle bakmak doğru değil" dedi.
Yaldız, AA muhabirine yaptığı açıklamada dünyanın farklı coğrafyalarındaki 176 ülke gencin lisans, lisansüstü ve doktora eğitimi için Türkiye'yi seçtiğini, İzmir'de de 4 bin civarında gencin eğitim aldığını belirterek, bu öğrencilerin her türlü sıkıntı ve talepleriyle ilgilendiklerini söyledi.
Yurt dışından gelen öğrencilerin en çok uyum sağlamakta zorlandığını ifade eden Yaldız, ancak bu yıl farklı bir sorunla karşılaştıklarını kaydetti. Yaldız, Afrika'dan gelen her öğrenciye "potansiyel Ebola taşıyıcısı" gözüyle bakıldığını dile getirerek, şöyle konuştu:
"Metroda, kantinde, yurtta ya da başka yerlerde bir takım incitici, rahatsız edici şeyler yaşandı. İzmir'de geçen ay Somali'den gelmiş bir öğrenci biraz ateşi çıkmış, rahatsızlanmış, hemen karantinaya alındı. Halbuki Somali'de Ebola yok. Viral enfeksiyon teşhis kondu ve taburcu edildi. O dönemde, renginden dolayı ayrımcılığa uğradığını hissederek üzüldü. Her Afrikalıya Ebola gözüyle bakmak doğru değil" diye konuştu.
"Özel önem gösterdik"
Ebola salgını nedeniyle tedbirler aldıklarını, büyükelçilik ve Sağlık Bakanlığıyla öğrencilerin geldiği ülkeler, hangi öğrencinin nasıl geleceğine ilişkin yazışmalar yaptıklarını anlatan Yaldız, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Dolayısıyla öğrencilerimizin sağlık raporlarına, gelecekleri ülkelere göre ilgili kurumlarla da işbirliği için de bu sene özel önem gösterdik. Buna rağmen Somali'den bir öğrenci ateşi çıkınca karantinaya alındı, çevresindeki herkes, kaldığı yurttaki, sınıfındaki herkes panik oldu. 20 yaşındaki bir çocuk için gittiği ülkede böyle bir muameleye maruz kalmak da hem gurur kırıcı, hem de üzücü."
