Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Kenan Tanrıkulu, Türkiye’nin 2013 yılı için yüzde 4’lük büyüme hedefine ulaşması için siyasî ve ekonomik istikrarın gerekli olduğunu, ülkenin siyasi ve ekonomik istikrara kavuşması için somut adımların atılmasını beklediklerini dile getirdi.
MHP’li Tanrıkulu, yaptığı yazılı açıklamada, "Başarısız ekonomik ve sosyal politikaların eseri olarak ortaya çıkan olumsuz sonuçların sorumluluğunu Gezi Park'ta yaşanan olaylara bağlamaya çalışan iktidar, bu kez bahanesinin arkasına saklanamayacaktır." iddiasında bulundu. Tanrıkulu, şöyle dedi:
“Merkez Bankası'nın dün açıkladığı ödemeler dengesi Nisan ayı ve 2013 yılı ilk dört ay sonuçlarına baktığımızda Orta Vadeli Program (2013-2015) hedefi olan yıllık 60,5 milyar dolar cari açığın, 24,3 milyar dolarlık kısmının 4 ayda gerçekleştiği ve Mayıs ayında ise 30 milyar doların aşılacağını görmekteyiz. Dün TÜİK tarafından açıklanan büyüme rakamlarına baktığımızda ise piyasalarla birlikte, Bakanlar Kurulu üyelerinin dahi şaşırdığı sonuçlar ortaya çıkmıştır. Bu durum, gelecek dönem için bize göre endişe yaratmaktadır. Artan siyasi ve ekonomik belirsizlik ve buna bağlı olarak borçlanma şartlarının ağırlaşmasıyla iç tüketimin düşmesi, zaten tasarruf açığı olan ülkemiz için önemli bir tehlikedir. Ekonomik ve siyasi yönden karanlık ve belirsiz günleri milletimize ısrarla yaşatanların ekonomimize kan kaybettirmeye hakları yoktur. Bu tutumlarının sonuçlarını yine maalesef milletimize ödeteceklerdir. Biran önce ülkenin siyasi ve ekonomik istikrara kavuşması için somut adımların atılmasını beklemekteyiz."
"YOKSA EKONOMİYE YENİ REVİZYONLAR GETİRECEKTİR"
Türkiye’nin, yıl sonu için öngörülen yüzde 4’lük büyüme rakamına ulaşabilmesi için yatırımların canlanmasının gerekli olduğunu, kamu yatırımlarının giderek azaldığı ve özel sektör yatırımlarının iştahını yitirdiği şu dönemde, bu öngörüye ulaşmanın mümkün olmayacağını öne süren Tanrıkulu, “Türkiye’nin, 2013 yılı için yüzde 4’lük büyüme hedefine ulaşması için siyasî ve ekonomik istikrar gereklidir. Ancak bunun sağlanabileceği şüphelidir. Diğer yandan, hedeflerin tutması için elini kolunu bağlayıp, nefeslerini tutarak dönemsel sonuçları bekleyen ekonomi yönetiminin tedbir geliştirmesi, ‘biz de ekonomide şunları yaptık, bu yüzden bu rakamlar düzeldi’ demesi gerekmektedir. Yoksa bu gidişat sonbaharda ekonomi rakamlarında, her yıl gördüğümüz gibi yeni revizyonlar getirecektir.” dedi.