ÖNE ÇIKANLAR :
MEDYATÜMÜ
  • GÜNCELLEME: 19 Ekim 2014 Pazar 12:29

Timsah Avcısının evine girdi

Timsah Avcısının evine girdi

Burcu Çetinkaya, ünlü timsah avcısı Steve Irwin’in evine konuk oldu, efsane ismin dostlarıyla sohbet etti.


Ünlü rallici ve Türkiye Gazetesi köşe yazarı Burcu Çetinkaya, 2006 yılında dikenli bir vatoz balığı saldırısı sonucu hayata gözlerini yuman Steve Irwin’in evini gezdi. Çetinkaya, internette koalaya sarılan küçük bir kızın fotoğrafını çok beğenmesiyle başladığı gezisinde yaptığı ziyarete dair izlenimlerimi gazetedeki köşesinde şu şekilde paylaştı:

“Onun evinde, en duygulandığım anlardan birisi de otomobil çarpması veya insanların müdahalesi sonucu yaralanan vahşi hayvanlar için bir hastane kurmuş olmasıydı. Hayvanat bahçesinin içindeki bu hastane olmadan önce eğer insanlar inisiyatif kullanıp para ödemezse bu tarz hayvanlar ölüme terk ediliyormuş.... Steve’in geride bıraktığı yol arkadaşlarıyla yaptığım kısa sohbeti sizinle paylaşmak istiyorum.

Becky Jo (Hayvanat bahçesi bakıcısı)

- Koalaları insanlara nasıl alıştırıyorsunuz?

- 13-14 aylık olduklarında onları kucağınıza alıp, sakin bir şekilde kucağınızda durmaya alıştırıyorsunuz ve zamanla buna alışıyorlar. Sonra yavaş yavaş diğer çalışanlara alıştırıyoruz. Ve sonra da ziyaretçilerle tanışmaya başlıyorlar.

***

- Vahşi bir koala insanlara saldırır mı, yani bu sevimli hayvan?

- Kesinlikle, tırmalar ve ısırırlar. Oldukça saldırganlar.

***

- Koalalarla çalışmak nasıl?

- Koalalar çok şahsiyetli hayvanlar. Onlarla çalışmak çok keyifli. İnsanların düşüncesinin aksine herkese aynı davranmıyorlar. İnsanların onlara sevgisini veya onlardan korkusunu hissedip ona göre hareket ediyorlar.

"HİÇ KORKMUYOR MUSUNUZ ?"

Giles Clark (Kaplanlar ve koruma birimi müdürü)


- Kaç yıldır hayvanlarla çalışıyorsunuz?

- "Alligator" cinsi timsahların alt dişlerini göremezken, "crocodile" türü timsahların bütün dişlerini görürsünüz. "Alligator"ların gözleri daha yukarıdadır. Renkleri farklıdır. "Alligator"lar "crocodile"lara göre daha küçük ve daha az saldırgandır. "Alligator" türündeki timsahlar ısırdıklarında 190 kg/cm2’lik bir güce sahiptirler.

36 yaşındayım ve 11 senedir buradayım. 16 yaşından beri de büyük kedilerle çalışıyorum. Çok şanslıydım. Bir staj deneyimi sırasında İngiltere’de kaplan ve aslan yavrularını eğitme imkanım oldu ve o günden beri bu işin içerisindeyim.

***

- Hiç korkmuyor musunuz?

- Başıma gelebilecek risklerin eskisine göre daha fazla farkındayım. O zaman şanslıymışım bir şey olmadı. Hatalarımdan öğrendim.

***

- Başınıza hiç kötü bir olay geldi mi?

- Büyük ve vahşi hayvanlarla çalışıyoruz. Hiç bir zaman emin olamazsınız. Hiç saldırıya uğramadım ve çalıştığım hiç bir arkadaşım da uğramadı. Ama bizden daha büyük ve ağır hayvanlarla uğraştığımız için bazen yanlışlıkla can acıttıkları oluyor. Ama evde bahçede çalışırken bu arkadaşlarla uğraştığım zamanlara göre daha çok yaralandım.

***

- İşinizden memnun musunuz ?

- Kaplanlar dünyada yok olmaya başladılar ve biz burada onların üremesi ve hayatta kalması için mücadele ediyoruz. O yüzden burada olmak çok keyifli. Geleneksel bir hayvanat bahçesi daha çok eğitim, farkındalık oluşturmak, eğlence gibi amaçlar içerir. Oysa biz bir üreme programı gibi özel koruma programı gibi çalışmalar da yapıyoruz. Son 10 yılda hayvanat bahçesinin kazandığı 1.5 milyon dolardan fazla rakamı da dünyadaki kaplan nüfusunu korumak için olan çalışmalara harcamak üzere kullandık.

***

- Çocuklarınız var mı? Vahşi hayvanlarla araları nasıl?

- 3 tane. Eskiden yavru kaplanları veya aslanları büyütme sürecinde eve alıyoruz ve o sırada bütün çocuklarım bu vahşi hayvanlarla bir tanışıklık yaşadı.

***

- Sizi görmediklerinde özlüyorlar mı?

- Çocuklarım mı, kaplanlar mı? :) (Gülüyor.) Çocuklarım özlüyor. Kaplanların çok fark ettiğini düşünmüyorum. Bence alışıyorlar ama özlemiyorlar.

- Aslanların, kaplanların yanına girip elinizi dişlerinin arasına veya pençelerinin yanına kadar götürüyorsunuz. Onları sütle besliyorsunuz. Hiç bir güvenlik önleminiz var mı ?

- Hayır. Ama güvendiğimiz tecrübeyle sabit yöntemler var. Yalnız bir şekilde hiç bir aktivite yapmıyoruz. Mutlaka etrafta en az 2 veya 3 terbiyeci oluyor.

 

KAYNAK:
İHA
ÖNCEKİ HABER

SONRAKİ HABER