ÖNE ÇIKANLAR :
GÜNDEMTÜMÜ
  • GÜNCELLEME: 23 Şubat 2017 Perşembe 16:45

"Osmanlı'nın Kayıp Halkaları: Şehzadeler" söyleşisi

"Osmanlının Kayıp Halkaları: Şehzadeler" söyleşisi

YÖK Başkanı Saraç: "Üniversite sayımız 182, öğretim elemanı sayımız 152 bin 261'dir ve gittikçe artmaktadır. Bu sayısal veriler yatay büyümenin ne denli büyük olduğunu göstermektedir. Şimdi yeni YÖK olarak önümüze koyduğumuz hedef dikey büyümedir"


Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, üniversite sayısının 182, öğretim elemanı sayısının 152 bin 261 olduğunu belirterek, "Bu sayısal veriler yatay büyümenin ne denli büyük olduğunu göstermektedir. Şimdi yeni YÖK olarak önümüze koyduğumuz hedef dikey büyümedir." dedi.

Saraç, YÖK Kültür Sanat Söyleşileri kapsamında Amasya Üniversitesinde düzenlenen "Osmanlı'nın Kayıp Halkaları: Şehzadeler" söyleşisinde, yükseköğretime ilişkin değerlendirmede bulundu.

Türk yükseköğretim sistemi denilince akla ilk olarak artan öğrenci sayısının geldiğini ifade eden Saraç, öğrenci sayısının 7 milyonu geçtiğini kaydetti. Saraç, "Üniversite sayımız 182, öğretim elemanı sayımız 152 bin 261'dir ve gittikçe artmaktadır. Bu sayısal veriler yatay büyümenin ne denli büyük olduğunu göstermektedir. Şimdi yeni YÖK olarak önümüze koyduğumuz hedef dikey büyümedir. Dikey büyüme ile kalite, nitelik, keyfiyeti kastediyoruz. Bunun için son iki yıldır büyük bir şevkle çalışıyoruz." diye konuştu.

Üniversitelerin genel anlamda kültür taşıyıcıları olduklarını vurgulayan Saraç, üniversiteleri zamanın gereklerine uygun duruma getirmek amacıyla gündelik yönetim anlayışlarının da üzerinde görevlerle çalışmaları gerektiğini belirtti.

Rektörler ve bilim dünyası ile yeni YÖK olarak önlerine koydukları hedeflere ulaşabilmek için durmaksızın çalışırken bir yandan da yükseköğrenim sürecine yönelik çok önemli tehditlerle mücadele ettiklerini anlatan Saraç, "Nasıl ki eğitimin bir ülkenin istikbali için esas unsur olduğunu kabul ediyorsak, eğitim ve öğretimin bütün kademelerinde, boyutlarında nitelik ve liyakatten sapıldığında bir amaç değil, kamu kurumlarında hakimiyet için bir araç halini aldığında o ülke için güvenlik zaafı noktası olabileceğini 15 Temmuz gecesi gördük, yaşadık." ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin 15 Temmuz'da bir facianın eşiğinden döndüğünü hatırlatan Saraç, şöyle konuştu:

"Doğrudan milli varlığımıza ve anayasal düzenin üzerine kabus gibi çöken bir karanlığı yaşadık o gece. Türk milleti, iktidarı ve muhalefetiyle iradesi, karşı duruşu, askeriyemizin meşru düzeninin bu girişimi reddetmesi, Sayın Cumhurbaşkanımızın olağanüstü kararlı duruşu ve liderliği etrafında kenetlendi. Bu liderlik ertesi gün bizi yeniden aydınlığa taşıdı. Hepimizin görevi bu yapının yerleştiği kurumları zedelemeden terörist yapıdan temizlemektir. Üniversiteler olarak bu dönemin yıllardır katettiğimiz yolları tahrip etmesine, bizi tekrar geri götürmesine izin vermeyeceğiz fakat bir diğer görevimiz bu tür yapıların tekrar devlete sirayet etmemesi için gerekli tedbirlerin dikkatle alınmasıdır. Atama ve yükseltilmelerde liyakatin esas alınması, aslında bu yapının yükseköğretimin bünyesinden temizlenmesi için en önemli araçtır. Bütün üniversitelerimize bu kültürün, liyakat ve ehliyet anlayışının devletimize, milletimize sadakat anlayışının yerleşmesi için çalışacağız."

Saraç, söyleşinin ardından akademik başarı ödülü alan akademisyenlere ödüllerini verdi.

Söyleşiye Amasya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin Orbay ile bazı üniversitelerin rektörleri ve akademisyenler katıldı.

KAYNAK:
AA
ÖNCEKİ HABER

SONRAKİ HABER