ÖNE ÇIKANLAR :
GÜNDEMTÜMÜ
  • GÜNCELLEME: 23 Nisan 2013 Salı 14:45

Kürdistan Yönetimi de yardım ve desteğe hazır!

Kürdistan Yönetimi de yardım ve desteğe hazır!

PKK'nın Türkiye'den çekilme sürecinde ne yapacağı merak edilen Irak Kürdistan Bölgesi'nden destek geldi.


YAZETE.COM-ÖZEL

Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi'nin eski Başbakanı ve Kürdistan Yurtseverler Birliği’nin (KYB) Genel Sekreter Yardımcısı Barham Ahmet Salih, barış sürecini desteklediklerini ve eğer Türkiye isterse PKK’nın çekilmesi konusunda yöntemler konusunda yardımcı olabileceklerini söyledi.

Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi'nin eski Başbakanı ve Kürdistan Yurtseverler Birliği’nin Genel Sekreter’le Süleymaniye’de Türkiye ile olan ilişkileri ve çözüm süreciyle ilgili sorularımızı cevaplandırdı.

Başbakan Erdoğan’ın, Kürtlerle birlikte başlattığı bu demokratik açılım ve barış sürecini tarihi bir fırsat olarak değerlendiren Salih, “Yirminci yüzyıl bizim için, boşa gitmiş, heba edilmiş bir fırsattı. Ancak bu yüzyıl farklı olabilir. Erdoğan ve Türkiye’deki Kürt liderliği desteklenmeli. Geçmişin hassasiyetlerinin üstesinden gelmeliyiz. Irak Kürdistan’ı da, Türkiye’nin bir ekonomik partneri olarak, bu değişim sürecinde çok güçlü bir katalizör işlevi görebilir.” dedi.

‘Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Türkiye’deki bu sürece nasıl dâhil olabilir?’ sorumuza ise Salih’in cevabı şöyle: “Biz her türlü desteği vermeye hazırız. Herkesin iyiliği için birlikte çalışabiliriz. Sanırım, Türk Hükümeti Irak’taki Kürt liderliğinin görüşlerini dikkate alıyor. Aynı şekilde Türkiye’deki Kürt liderler de Irak’taki Kürt liderliğinin görüşlerini dikkate alıyor. Biz bu noktada bu sorunun barışçıl yolla çözümü için desteklemeliyiz, zaten de destekliyoruz. Bu sorunun devamı ne Türkiye için, ne de Kürtler için iyi değil. Kürtlerin haklarının tanınması ve Türk demokrasinin ilerlemesine ihtiyaç var. Ve biz, eskiden olduğu gibi daha önce nasılsak, o şekilde yine birlikte çalışmalıyız, partner ve müttefik gibi.”

Cumhurbaşkanı Celal Talabani’nin sağlık durumunun da iyiye gittiği bilgisini veren Salih,10 yıl öncesine göre Irak Kürdistan’ının Türkiye için en istikrarlı ve en güvenli/güvenilir bir dost olduğunu söyledi. Artık Kürt Baharı’nın zamanının geldiğini Türk medeniyetinin ve demokrasisinin de bundan endişe duymaması gerektiğini, birlikte çok şey yapabileceğimizi milliyetçiliğin her iki tarafı da böleceğini vurgulayan Barham Salih, “Kürt dili, Kürt kimliği, Kürtlerin hakları Türkiye için bir tehdit değildir, aksine servettir. Bir Kürt olarak, İstanbul’a, Ankara’ya gittiğimde veya yurttaşlarım Antalya’ya İzmir’e gittiklerinde, harika bir kültür, ekonomi ve Türk basınının özgürlüğünü müşahade ediyor. Ve ‘neden burada da olmasın ki’ diyorlar. Halletmemiz gereken bazı temel şeyler var. Çatışma içinde hapsolmamızın gereği yok. Irak Kürdistan’ı bunun için güçlü bir mesajdır.” diye konuştu.

“BİRÇOK AŞIRI UNSUR IRAK’TAN SURİYE’YE GEÇİŞ YAPTI”

Barham Salih’e bölgedeki, yani Suriye’deki sorun çözülmeden Türkiye’nin barışçıl bir çözüme ulaşmasının mümkün olup olmayacağını da sorduk. Suriye’deki çatışmaları çok talihsiz ve endişe verici bulduğunu aktaran Salih, bölgedeki çatışma ve terörizmin sadece Suriye ile sınırlı kalmayacağını, Türkiye’yi de, Irak’ı da, Lübnan’ı da etkileyeceğinin altını çizerek şunları aktardı: “Ben bir Kürdüm ve Baas diktatörlüğünün de kurbanıyım. Bana göre Suriye ve Irak Baas’ı arasında hiçbir fark yok. Şüphesiz Suriye’deki ölümler çok acı verici. Uluslararası toplumların masum insanların ölümüne duyarsız kaldıkları ve bu durumu izledikleri için kınanması lazım. Şimdi Suriye’de şöyle bir sorun da var; artık bu sorun sadece Suriyelilerin Baas rejimine karşı verdikleri bir mücadele değil. Suriye için endişeliyim, çünkü Irak’tan birçok aşırı unsurlar Suriye’ye geçiş yapmış bulunuyor. Daha önce de Suriye’den Irak’a gelmişlerdi. Bölge olarak, Türkler, İranlılar, Iraklılar, Amerika ve Ruslar bir araya gelip Suriyelilerin bu çatışmadan bir an önce kurtulmaları için bir yol bulmalıyız.”

PKK’nın çekilme süreci ve Irak Kürdistan’ına çekilmelerinde Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin rolünün ne olacağı konusundaki sorularımızı yanıtlamaktan kaçınan Salih, “Bu konularda yorum yapmamayı tercih ediyorum. Bağımsız Türk Devletinin iç işlerine karışmam. Ancak elimizden geldiği kadar, istikrarımıza zarar vermeyeceği ölçüde çözüm sürecine destek vermek için çalışacağız. Çünkü istikrarımızın bozulması demek herkes için tehlikeli olur.” ifadelerini kullandı. PKK’nın silah bırakma sürecinde Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin rol oynayıp oynamayacağı noktasında ise: “Bu konular PKK ve Türk hükümetinin arasında. Eğer bizim yardımcı olabileceğimiz yol/yöntem olursa da bunları düşünürüz.” dedi.

Suriyeli bir Kürt olarak Suriye Kürtlerinin de ülkedeki siyasette önemli bir faktör olduğunu aktaran Salih, Kürt oluşumunun Suriye’deki geçiş döneminde yerini alacağını söyledi. ‘PYD’nin PKK’nın Kandil koluyla bağlantılı olduğuna dair elinizde somut veri var mı?’ sorumuza ise “PYD böyle bir şeyi kabul etmiyor. PKK ve PYD’ye sorun. PYD, Suriyeli yerel bir Kürt organizasyonu olduğunu söylüyor. Ve sahada da oldukça etkililer.” cevabını verdi.

PETROL BORU HATTINI YAPILIYOR

Barham Salih, enerji işbirliğinin de Kürdistan’ın Türkiye’nin önemli bir müttefiki olduğuna dair önemli bir kanıtı olduğunun altını çizerek şunları söyledi: Hepimizin ilgilenmesi gereken nokta, bu anlaşmanın yani işbirliğinin yanlış anlaşılmamasıdır. Bu arada ben enerji işbirliğinden bahsediyorum, bir anlaşmadan bahsetmiyorum. Bu işbirliği Kürdistan’ın, Irak’ın bütünlüğü ve Türk ekonomisi açısından çok kıymetli. Bu ekonomik ilişkileri her açıdan geliştirmeye bakmalıyız. Bu hem Irak, hem Türkiye hem de bizim için oldukça önemli. Ama aynı zamanda yanlış anlaşılmaları da gidermeliyiz. Kürdistan olarak Bağdat’la enerji problemimizi çözmek için çaba göstermeliyiz. Çünkü petrol, tüm Irak halkı için milli bir kaynak. Petrol karları da Irak hazinesine gidiyor. Irak halkını da bunun Irak’ın aleyhine bir durum olmadığına ikna etmemiz gerekiyor. Türklerin söylediği de bu.”

Türkiye ile Kürdistan Bölgesel Yönetimi arasında kurulacak olan petrol boru hattını da olumlu bir gelişme olarak yorumlayan Salih, bunun Irak’ın ihracat kapasitesinin artması anlamına geldiğini, şu anda hattın yapıldığını ve Irak’ın petrol altyapısına entegre olmasının planlandığını aktardı.
 

KAYNAK:
ÖNCEKİ HABER

SONRAKİ HABER