Filistin'in Ankara Büyükelçisi Nebil Maruf, Türk milletinin Filistin meselesinde ilk günden beri verdiği desteği överek, "Türkler, Filistinlilerden daha fazla Filistinlidir" dedi.
Türkiye Kamu Çalışanları Konfederasyonu (Türkiye Kamu-Sen) Genel Başkanı İsmail Koncuk başkanlığındaki bir heyet, Filistin'in Ankara Büyükelçisi Nebil Maruf'a destek ziyaretinde bulundu.
Ziyarette konuşan Büyükelçi Maruf, Türk halkının Filistin meselesinde verdiğe desteğe teşekkür etti. Türk milletinin yıllardır süren davada kendilerini yalnız bırakmadığını belirten Maruf, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun Gazze'de hastane ziyareti sırasında döktüğü gözyaşlarının bunu birkez daha gösterdiğini anlattı.
Büyükelçi Maruf, şunları kaydetti:
"Türk milleti, Filistin davasının ilk gününden itibaren Filistin'in haklı davasını desteklemiştir. Çeşitli ortamlarda defalarca söyledim; Türkler, Filistinlilerden daha fazla Filistinlidir. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu Gazze'ye yaptığı ziyaret sırasında gözyaşlarını tutamayarak ağladı. Bizler gerçekten Türklerin bizim davamıza ne kadar destek olduğunu birkez daha görmüş olduk. Çünkü gözyaşı durduk yere üretilebilen birşey değildir, gözyaşını üreten duygulardır ve o duygular hissedilmeden o yaş akıtılamaz."
"Kınama ve paradan ziyade, fiziksel önlemlerde yardım bekliyoruz"
Filistin halkının özgürlüğünü elde etmek için uzun yıllardır çabaladığını ifade eden Maruf, Osmanlı İmparatorluğu'ndan ayrılmanın bedelini ödediklerini söyledi.
"Osmanlı'dan ayrıldığımız günden itibaren 100 yıldır biz Filistinliler özgürlüğümüzü almaya çalışıyoruz, aslında Osmanlı'dan ayrılmanın bedelini ödüyoruz. Şu ana kadar da başarabilmiş değiliz" diyen Maruf, Müslüman dünyasından yeterince destek görmediklerine dikkati çekti.
Çok sayıda kınama bildirisi ve maddi yardım aldıklarını dile getiren Maruf, ancak bu yardımların Filistin'de çocukların ölmesini engelleyemediğine vurgu yaptı.
Maruf şunları söyledi:
"Bildiri yayınlamak ve para yardımı yapmaktan ziyade, gerek Türkiye'nin gerek Arap ülkelerinin yapması gereken, sahada fiziksel önlemler almasıdır, İsrail'in Filistin'e saldırmasını engellemektir. Bizler yardım bekliyoruz ama hangi alanda- Bizler, Filistin'in uluslararası arenada savunulmasında yardım bekliyoruz. Filistin'de uluslararası güçler olursa, İsrail bize saldıramaz. Bizler orada bir Fransız veya İngiliz ordusu görmek istemeyiz, niye bir Türk ordusu veya Mısır ordusu olmasın. Müslüman kardeşlerimiz, Amerika İsrail'in yanında nasıl duruyorsa onlarda bizim yanımızda öyle durmalılar."
Büyükeçi Maruf, dünkü ateşkes ilanının 8 gündür süren yoğun saldırı altındaki Gazze halkına rahat bir nefes alma imkanı sağlayacağına da değinerek, "Ama şunu hiçbir zaman unutmamalıyız ki İsrail, bu tür saldırılarını tekrar edecektir" diye konuştu.
Ahmet Davutoğlu'nun da aralarında bulunduğu 11 bakanın Gazze'de yaptığı görüşme sırasında İsrail'in saldırılarını sürdürmesinin mesaj niteliği taşıdığını söyleyen Maruf, İsrail'in saldırısının "Siz burada olsanız da biz öldürmeye devam edeceğiz" anlamı taşıdığını ifade etti.
"İsrail canice tutum ve davranışlarına devam edecektir"
İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırısını protesto etmek için Filistin Büyükelçiliği'ni ziyaret ettiklerini belirten Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk ise, Filistin'de yıllardır süren zulmün uluslararası toplumun gözleri önünde devam ettiğini kaydetti.
Koncuk, Filistin'de 55 yıldır süren bir zulüm olduğunu ve bütün dünyanın gözleri önünde Filistin halkına zulüm edildiğini belirterek, "İnsan hakları Filistinli Müslüman kardeşlerimiz için bir hak olarak görülmüyor" dedi.
Bu canice olayları seyreden dünya milletlerini ve BM'yi kınadığını kaydeden Koncuk, "İsrail ciddi bir devlet gibi değil, eşkıya devlet gibi davranıyor. Her ne kadar dün ateşkes ilan edilmiş olsa da biz İsrail-in canice tutum ve davranışlarından vazgeçeceğini düşünmüyoruz. İslam dünyası bir başka Müslüman ülkenin acılarını seyrettiği sürece, bir gün sıranın kendilerine de geleceğini düşünerek hareket etmelidir" diye konuştu.
