Cumhurbaşkanı Erdoğan, VEFA projesinde 77 il ve 361 ilçede 1836 milli eğitim personelinin görev alarak özverili çalışma sergilediğini diye getirerek, "Salgın tedbirleri nedeniyle evinden çıkamayan 65 yaş ve üzerindeki vatandaşlarımızın temel ihtiyaçlarının ve bakımlarının karşılanmasında, eğitim ordumuz da görev aldı." dedi.
Türkiye Maarif Vakfının, ülkenin yurt dışındaki en önemli temsilcilerinden biri haline geldiğine işaret eden Erdoğan, şunları kaydetti:
"Vakfımız 43 ülkede 1'i yükseköğretim kurumu, 9'u eğitim merkezi olmak üzere 332 eğitim kurumu, 42 yurt, 38 bin 846 öğrenci ile eğitim faaliyetlerini sürdürüyor. Vakfın yurt dışı birimlerinde, 405'i kendi vatandaşımız olmak üzere toplam 7 bin 337 personel istihdam ediliyor. Mevcut eğitim faaliyetleri haricinde, vakfımızın 42 ülkede devir alma ve yeni okul açma çalışmaları devam ediyor. Ülkemizin ihtiyaç duyduğu nitelikli insan kaynağının artırılması amacıyla 2018-2020 yılları arasında 1746 öğrenci devlet bursu ile lisansüstü öğrenim görmek üzere yurt dışına gönderilmeye hak kazandı. Özellikle stratejik alanlarda öğrenim gören devlet burslusu öğrenci oranı yüzde 25'lerden yüzde 40'lara ulaştı."
Son iki yılda yapılan hizmetler hakkında bilgi veren Erdoğan, eğitimde gençlere kaliteli eğitim-öğretim sunmanın yanında, hayatın her alanında onları geliştirmeyi hedeflediklerinin altını çizdi.
Erdoğan, geleceğin teminatı gençleri her alanda destekleyen politikaları ve yatırımları hayata geçirdiklerini, bu çerçevede son iki yılda yaklaşık 4,5 milyar liralık rakamla 979 yatırımı tamamladıklarını söyledi.
Türkiye'de 18 yıl önce sadece 9 olan gençlik merkezi sayısını 338'e çıkardıklarını anlatan Erdoğan, üye olarak bu merkezlerden faydalanan gençlerin sayısının 2,5 milyona ulaştığını ifade etti.
Son 2 yılda bu merkezlere 5,5 milyonu aşkın gencin iştirak ettiğini ve 400 bini aşkın faaliyetin gerçekleştirildiğini belirten Erdoğan, "Ülke çapında sayıları 39'u bulan gençlik kamplarımızdan son iki yılda 261 bin 500 gencimiz faydalandı. Yükseköğrenim yurtlarımızın sayısını 190'dan 795'e, kapasitesini 182 binden 707 bine çıkardık. Eskiden koğuş sistemiyle hizmet veren yurtlarımızı otel konforuyla donattık. Son iki yılda toplamda 84 bin 427 yatak kapasiteli 117 adet yükseköğrenim yurdunu hizmete aldık." bilgisini verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yükseköğrenim harçlarını kaldırırken, 18 yıl önce sadece 45 lira olan aylık burs-kredi miktarını 2018 yılında 470 liraya, 2019 yılında 500 liraya, bu yıl ise 550 liraya yükselttiklerini bildirdi.
Yüksek kapasiteli 39 modern stadyum inşası hedefinde, iki yıldaki 4 ilaveyle 26'ya ulaştıklarını aktaran Erdoğan, şunları kaydetti:
"Sporun tabana yayılması ve elit sporcu yetiştirilmesi için başlattığımız faaliyetlere son iki yılda 10 bin 500 gencimiz katıldı. Yine son iki yılda lisanslı sporcu sayısındaki artış yüzde 21, spor kulübü sayısındaki artış yüzde 16, özel spor tesisleri sayısındaki artış yüzde 23 olarak gerçekleşti. 2018-2020 yılları arasında tüm yaş gruplarımızdaki milli sporcularımız, katıldıkları uluslararası müsabakalarda 15 bin 573 madalya kazandı. Nereden nereye? Bu dönemde 74 yeni gençlik ve spor tesisini de hizmete aldık."
Sağlıkta, tarihin en büyük reformuyla millete verilen hizmetlerin standardını dünya ortalamasının çok üzerine çıkardıklarına işaret eden Erdoğan, sadece son iki yılda 10 yeni şehir hastanesini hizmete sunduklarını, bu hastanelerin Kayseri, Elazığ, Manisa, Eskişehir, Ankara-Bilkent, Bursa, Başakşehir Çam ve Sakura, İstanbul Okmeydanı Prof. Dr. Cemil Taşcıoğlu, Kartal Dr. Lütfi Kırdar ve Erzurum Şehir Hastaneleri olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son 18 yılda hastane yatak kapasitesini 164 binden 246 bine, nitelikli yatak kapasitesinin ise 19 binden 148 binin üzerine çıkarıldığını belirterek, "378 binden devraldığımız sağlık çalışanı sayımız bugün 1 milyon 101 bini geçti. 58 adet olan MR sayımız 909 adete, 323 adet olan tomografi sayımız bin 213 adete, 4 bin 891 adet olan diyaliz cihazı sayımız 18 bin adete yükseldi. 112 Acil Sağlık İstasyonu sayımız 481 adetten 2 bin 985 adede, 618 olan ambulans sayısı 5 bin 437 adede ulaştı." dedi.
Erdoğan, geçmişte yaşanlardan örnekler vererek, "Hatırlayın o günleri, ambulanstan başka her şeye benziyordu. Ben bizzat yaşadım, ölüme gidiyordum. Bunları yaşadık biz. Onun için gelince 'Kapıya geleni çevirmeyeceğiz, çevirmeyeceksiniz.' dedik. Hamd olsun şimdi dönem böyle." ifadelerini kullandı.
Evde sağlık hizmetlerinden toplam 1 milyon 606 bin vatandaşın faydalandığını aktaran Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
"Ayrıca, koronavirüs ile daha etkili mücadele için bin beşer yatak kapasiteli Yeşilköy Prof. Dr. Murat Dilmener ve Sancaktepe Prof. Dr. Feriha Öz Acil Durum hastanelerini devreye soktuk. Bir özellikleri daha var, Yeşilköy'de havaalanına uçak iniyor, aynı şekilde Sancaktepe'ye uçak iniyor. Yürüme mesafesinde inip hemen hastaneye, acil duruma gelebiliyorsunuz. Ne düşünerek bunu böyle yaptık? Buralara icabında sağlık turizminde gelenler, rahatlıkla gelsin, geldiği zaman da buradan hemen ambulans alsın, hastaneye götürsün, tedavisini olsun, ondan sonra da ambulans uçakla hangi ülkeden geldiyse o ülkeye gitsin veya ülke içinde ülke içinde gideceği yere gitsin.
Ulusal anlamda, uluslararası anlamda Türkiye bunu yakaladı, bunu görsünler. Aynı şekilde Şam ve Sakura Hastenesi de bu özelliklere sahip. O da bu denli güzel, zaten helikopterler hemen tepesine inebiliyor, orada helportu var. Bütün bunlarla sağlık turizmindeki adımımızı da atıyoruz."
Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin giriş ve çıkışlardaki sağlık kontrolleri için 8 sınır kapısına Sahra Hastanesi kurulduğunu belirterek, "Bugüne kadar 136 ülke ve 4 uluslararası kuruluşun sağlık malzemesi desteği talebini karşıladık." diye konuştu.
Çeşitli sebeplerle geçici olarak yurt dışında bulunan 138 ülkedeki 90 binden fazla vatandaşı, kurulan hava, kara ve deniz köprüleriyle Türkiye'ye getirdiklerini aktaran Erdoğan, "Bu vatandaşlarımızın sağlık kontrollerini yaparak, karantina süreçlerini takip ederek, gerektiğinde hastanelerde tedavilerini yürüterek, sağsalim ailelerine kavuşmalarını sağladık. Salgın döneminde tüm sağlık hizmetlerinin kesintisiz ve en iyi şekilde verilmesini temin ettik." bilgisin verdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, adalette ise milletin hak ve hukuk arayışına cevap verecek pek çok reformu hayata geçirdiklerini bildirdi.
2002 yılından bu yana hakim, savcı ve personel sayısının yüzde 177 oranında artırarak, yargıda insan kaynakları kapasitesini güçlendirdiklerini ifade eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Son iki yılda 5 bin 344'ü hakim ve savcı olmak üzere adalet hizmetlerinde görev yapmak üzere 24 bin 64 yeni personel alımı yaptık. Hatırlayın, geçmişte Adalet Sarayı diye bir şey yoktu. Maalesef merdiven altı hizmet diyebileceğimiz durumda adalet hizmetleri dağıtılıyordu. Biz, ne yaptık, Adalet Saraylarını getirdik ve bu Adelet Saraylarını yapmak suretiyle de artık hakimlerimiz, savcılarımız çok daha rahat, çok daha huzurlu hizmet verir hale geldiler.
Geçtiğimiz 18 yılda ilk derece mahkeme sayısını adli yargıda yüzde 76, idari yargıda yüzde 32 artırarak mahkemelerin yükünü azaltmıştık. Son iki yılda 554 yeni mahkemeyi daha hizmete aldık. Adli yargı istinaf mahkemelerini ilk olarak 7 yerde faaliyete geçirdik, sonra bu sayıyı 15'e çıkardık. İdari yargı istinaf mahkemelerini de 2016 yılında yine 7 bölgede faaliyete geçirmiştik, bu sayıyı 8'e çıkardık. Böylece istinaf mahkemelerini güçlendirerek, Yüksek Mahkemelerin iş yükünü azaltmanın yanında, uyuşmazlıkların daha etkin ve hızlı şekilde çözülmesini sağladık."
Son 18 yılda yapılan 269 adet adalet hizmet binasının 38'ini son iki yılda inşa ettiklerini dile getiren Erdoğan, vatandaşların haklarına daha zahmetsiz ve az masrafla kavuşabilmesi için iş uyuşmazlıklarında arabuluculuğu zorunlu hale getirdiklerini belirtti.
Erdoğan, "Son iki yılda arabulucuya giden dosyaların yüzde 63'ü başarıyla sonuçlandı. 2019 yılında kanunlaşan birinci yargı paketi ile temel hak ve özgürlüklerin korunması ve ifade özgürlüğünün güçlendirilmesi amacıyla istinafta kesinleşen bazı suçlarda temyiz yolunu açtık." dedi.
Hakim ve savcı adaylığı mülakat kurulunun üye sayısını 5'ten 7'ye çıkararak daha geniş tabanlı bir yapıya kavuşturduklarını da ifade eden Erdoğan, infaz düzenlemesiyle, hem adaletin tecellisini hem de hükümlülerin topluma kazandırılmasını gözeten yeni bir sisteme geçtiklerini bildirdi. Erdoğan, "15 yıl kıdemi bulunan avukatların yeşil pasaport alabilmesini biz sağladık. Çoklu baro düzenlemesini de içeren ve avukatların kılık-kıyafetten baro keseneğine kadar pek çok haklarını hukuki güvence altına alan bir düzenlemeyi de geçtiğimiz hafta hayata geçirdik." diye konuştu.
Erdoğan, ülkenin sınırları içinden ve dışından gelecek her türlü tehdide karşı korumanın, vatandaşları bu cennet vatanda huzur ve güven içinde yaşatmanın, devlet olmanın en başta gelen şartı olduğunu vurgulayarak bunun için, terörle mücadeleyi de kapsayan iç ve dış güvenlik konularının daima önceliklerinin başında yer aldığını söyledi.
İçişlerinde, son iki yılda terör örgütleri ve teröristlerle mücadelede tarihi başarılar elde edildiğini ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bölücü terör örgütü PKK'ya yönelik 224 bini kırsalda, 10 binden fazlası şehirlerde olmak üzere toplam 234 binin üzerinde operasyon gerçekleştirdik. Bu operasyonlarda 950'si ölü, 732'si yaralı veya sağ, 672'si teslim olmak üzere toplam 2 bin 354 teröristi etkisiz hale getirdik. İkna çalışmalarıyla 530 teröristi örgütün pençesinden kurtardık. Böylece yurt içi terörist mevcudu 400'lü rakamlara kadar geriledi. Sadece son 1,5 yılda PKK'nın 400'e yakın eylemini engelledik.
15 Temmuz darbe girişimi başta olmak üzere, son dönemde ülkemize ve milletimize yönelik en büyük ihanetlerden birinin faili FETÖ'yle mücadele amacıyla 17 bin operasyon gerçekleştirdik. FETÖ'nün bürokrasiden iş dünyasına kadar tüm yapılanmalarını önemli ölçüde yıktık, kalanları da tespit ettikçe temizlemeye devam ediyoruz.
DEAŞ ve El Kaide terör örgütlerine yönelik yurt içinde 2 bin 652 operasyon yürüterek 635 teröristi etkisiz hale getirdik ve 5 eylemi engelledik. 2017 yılbaşından bugüne kadar ülkemizde DEAŞ tarafından tek bir eylem dahi gerçekleştirilememiştir."
Uyuşturucu ile mücadele kapsamında son iki yılda toplam 364 bin 346 operasyon yürütüldüğünü belirten Erdoğan, vatandaşları ve özellikle gençleri zehirleyen uyuşturucu tüccarlarına göz açtırmamakta kararlı olduklarının altını çizdi.
"Kimse heveslenmesin ona da prim vermeyeceğiz"
Düzensiz göçle mücadele çalışmaları kapsamında geri gönderme merkezlerinin kapasitesini 8 bin 124 kişi artışla 20 bine, sayısını da 9 ilaveyle 28'e çıkardıklarını ifade eden Erdoğan, terörden arındırdıkları yerlere gönüllü dönen Suriyeli sayısının 402 bini aştığını kaydetti.
Erdoğan, hala Türkiye'de bulunan Suriye'den ve diğer yerlerden gelmiş sığınmacıları yakından takip ettiklerini vurguladı.
Erdoğan, milli savunmada, ülkenin ve milletin huzuru ve güvenliği için gece gündüz çalışan orduyu her alanda güçlendirdiklerini belirterek şunları söyledi:
"Fırat Kalkanı Harekatı'na ilaveten Zeytin Dalı, Pençe, Barış Pınarı ve Bahar Kalkanı harekatlarıyla güney sınırımızda oluşturulmaya çalışılan terör koridoruna yeni darbeler indirdik. Irak sınırımızdan sızan teröristlerin önlerini kesmek için sınır ötesinde güvenli bölgeler oluşturuyoruz. Böylece ülkemize bu bölgeden yönelik terör tehdidini önemli ölçüde bertaraf ettik.
Libya'da, yaptığımız anlaşmalara uygun şekilde ülkenin meşru hükümetine destek veriyoruz. Trablus'u tehdit eden darbecileri gerileterek Libya halkının güvenliğini temin ettik ve geleceğine umutla bakmasını sağladık. Son zamanlardaki bazı gelişmeleri yakından takip ediyoruz ve kimse heveslenmesin, ona da prim vermeyeceğiz.
Kahraman ordumuz, Afganistan'dan Kosova'ya, Somali'den Katar'a kadar dünyanın pek çok yerinde barışın ve huzurun teminatı olarak görev yapmaktadır.
FETÖ terör örgütünden temizlenen ordumuz, ülkesinin ve milletinin hizmetinde tüm gücüyle tarihi bir mücadele yürütüyor. Kahraman askerlerimizin cesaretle ve fedakarlıkla verdikleri mücadele sayesinde, ülke olarak geleceğimize daha güvenle bakıyoruz."
Savunma sanayisindeki gelişmeler
Erdoğan, savunma sanayisinde, dışa bağımlılığı yüzde 70'lerden yüzde 30'lara düşürdüklerine işaret ederek "Bu alanda 2002 yılında 5,5 milyar dolar bütçeli 62 savunma projesi yürüten Türkiye, bugün 60 milyar dolar bütçeli 700 projeye ulaşmıştır." dedi.
Aynı dönemde savunma sanayinde faaliyet gösteren firma sayısının 56'dan 1500'e, sektörün cirosunun da 1 milyar dolardan 11 milyar dolara yükseldiğinin altını çizen Erdoğan, bu tablonun, ihracata da yansıdığını söyledi.
Türkiye'nin 18 yıl önce yalnızca 248 milyon dolar olan savunma ve havacılık ihracatının, 3 milyar doları geçtiğine dikkati çeken Erdoğan, "Dünyanın en büyük savunma şirketleri listesinde 5 firmamızın bulunuyor olması, geldiğimiz yerin en önemli işaretidir." diye konuştu.
"Bizim de uçak gemimiz olacak"
Erdoğan, son iki yılda, Akıncı TİHA ve Aksungur İHA, yerli helikopter GÖKBEY'in ilk uçuşlarını gerçekleştirdiğini belirterek milli İHA motoru PD-170'in ilk uçuşunu ANKA platformu ile yaptığını bildirdi.
GPS'ten bağımsız otonom Sürü İHA Projesi KERKES'i başlattıklarını anımsatan Erdoğan, "Tabii KERKES bizim için büyük bir proje, büyük önem arz ediyor." dedi.
Bu dönemde güvenlik birimlerine 21 adet T-129 ATAK Taarruz ve Taktik Keşif Helikopteri teslimatı yapıldığını ifade eden Erdoğan, ayrıca, çeşitli kurumlara 15 adet ANKA İHA, 58 adet Bayraktar TB-2 İHA/SİHA, 206 adet Kamikaze Mini İHA'nın teslim edildiğini söyledi. Erdoğan, "Geçmişte isim vermeyeceğim, filanca ülke verecek de işte tamir bakım gerçekleşeceği zaman, adam sana tamirini bakımını böyle bir şeyi de yapmaz. Bunun için bugün git yarın gel. Böyle bir anlayış ama şu anda bizim böyle bir derdimiz artık yok. Herhangi bir sıkıntı olduğu anda zaten her an yanı başımızda anında müdahale, anında tamir, bakım. Dolayısıyla anında bu eserlerimizi yeniden hayata geçirebiliyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Portatif özelliğiyle kara, hava ve deniz platformlarına entegre edilebilecek Sungur Hava Savunma Sistemi'nin envantere girmeye hazır hale geldiğini bildiren Erdoğan, GÖKTÜRK Keşif Gözetleme Uydu Sistemi Projesi'nde yörüngede kabul aşamasının tamamlandığını belirtti.
Testleri başarıyla tamamlanan HİSAR-A'nın envantere girme aşamasında olduğunu, ATMACA seyir füzesinin testlerinde de sona gelindiğini, KORKUT Projesi'nde de ilk sistemlerin envantere girdiğini belirten Erdoğan, bu kapsamda 4 adet Komuta Kontrol Aracı ile akıllı mühimmat kullanma kabiliyetine sahip 13 adet Silah Sistemi Aracının orduya teslim edildiğini söyledi.
BORA Füzelerinin teslimatlarının sürdüğünü, SOM mühimmatı ve uçak bombalarını yüksek hassasiyetle hedefe yönlendirme kabiliyetine sahip milli güdüm kitlerinin teslimatlarının hızla devam ettiğini bildiren Erdoğan, Uzun Menzilli Tanksavar Füzeleri UMTAS ve LUMTAS ile Nüfuz Edici Bombaların teslimatlarında herhangi bir aksama yaşanmadığını kaydetti.
Seri Üretim Projesi Sözleşmesi imzalanan Altay Tankı için milli imkanlarla Güç Grubu Geliştirilmesi çalışmaları başlatıldığını ifade eden Erdoğan, ordunun en önemli güç unsurlarından M-60 tanklarından 195'inin modernizasyonunun gerçekleştirildiğini söyledi. Erdoğan, ayrıca proje kapsamında PULAT Aktif Koruma Sistemi kalifikasyon faaliyetlerinin tamamlandığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Ülkemizin en önde olduğu alanlardan olan zırhlı araçlardan 1800'ü kullanıcı kurumlara teslim edildi. Çok Maksatlı Amfibi Hücum Gemimiz Anadolu denize indirildi. Yani şu anda tam değil ama yarı da olsa artık bizim de bir uçak gemimiz var ama şimdi bunun tamamını yapacağız. Onun da görüşmelerini yapıyoruz. İnşallah bizim de uçak gemimiz olacak. Şimdi bununla başlıyoruz denize indi. Şimdi ardından inşallah 1 veya 2 tanesini daha almanın gayreti içerisinde olacağız.
MİLGEM ADA Sınıfı Korvetlerin 3'üncü gemisi Burgazada ve 4'üncü gemisi Kınalıada Deniz Kuvvetlerimize teslim edilerek hizmete girdi. Bayağı yakışıklı görüyorsunuz. Bayağı denizde süzülüyor. Bu projenin 5'inci gemisinin inşası da sürüyor. Yeni Tip Denizaltı Projesi kapsamında ilk denizaltımız PİRİREİS havuza çekildi. Bizzat o işlemi yaptık. Test ve Eğitim Gemimiz Ufuk'un inşası tamamlanarak deniz kabul testleri başlatıldı."
Savaş gemilerinin bakımları için inşa edilen 10 bin tonluk kaldırma kapasitesine sahip yüzer havuzun, mart ayında İzmir Tersanesi Komutanlığına teslim edildiğini belirten Erdoğan, "Görüyorsunuz olacak. Bu işin şakası yok, olacak. Kararlıyız." diye konuştu.
Erdoğan, F-16 uçaklarına, Milli Dost Düşman Tanıma Tanıtma Sistemi'nin entegre edildiğini bildirdi.
Erdoğan, ULAK Milli Baz İstasyonlarının bin yerde kurularak faaliyete geçirildiğini, Makine Kimya Endüstrisi Kurumu'nun milli ve yerli üretim olan makinalarıyla, Kırıkkale'de günlük 3 milyon cerrahi maske üreten tesisi faaliyete geçirdiklerini söyledi.
"Kanal İstanbul Projemiz de tüm dünyaya örnek olacak"
Ulaştırmada, Cumhuriyet tarihinin en büyük altyapı yatırımlarını hayata geçirmeye devam ettiklerini ifade eden Erdoğan, bu çerçevede, ilk etabı yılda 90 milyon yolcuya hizmet verecek İstanbul Havalimanı'nı devreye aldıklarını, havalimanının tüm etapları hizmete girdiğinde yolcu kapasitesinin 200 milyona kadar ulaşabileceğini kaydetti. Erdoğan, İstanbul Havalimanı'nın, 225 bin kişilik istihdam ve 250'si dış hatlar olmak üzere 300'den fazla uçuş hattıyla, açılır açılmaz ülkenin gurur abidelerinden biri haline geldiğini söyledi.
Erdoğan, salgın dönemine rağmen açıldığı günden bugüne kadar iç ve dış hatlarda toplamda 65 milyon yolcu trafiği gerçekleştirildiğini belirterek "Ülkemize kazandırdığımız 30 havalimanına ilaveten şimdi yine denizin üzerinde Ordu-Giresun deniz üzerindedir. İşte şimdi bu da Rize-Artvin Havalimanı deniz üzerinde yapılıyor. İnşallah o da bitmek üzere. Bir diğeri Yozgat, bir diğeri de Bayburt-Gümüşhane havalimanlarının inşası sürüyor." dedi.
Erdoğan, yıllık 25 milyon ton yük işleme kapasitesine sahip Filyos Limanı'nın altyapı inşaatını bu yılı sonuna kadar tamamlayacaklarını söyledi.
Kanal İstanbul'un etüt proje çalışmalarını bitirdiklerini aktaran Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bakanlarımızla gerekli görüşmeleri yaptık. Aynı şekilde yine gruptaki arkadaşlarımla görüşmelerimizi yaptık ve bu kanalın inşası için ihtiyaç duyulan mevzuat çalışmalarıyla ilgili tüm kurum ve kuruluşlarımızın katılımıyla bu sürdürülüyor. İnşallah Kanal İstanbul Projemiz de tüm dünyaya örnek olacak. Tüm dünyanın da dikkatini inşallah çekecek. Her yönüyle Kanal İstanbul Karadeniz'i Marmara'ya bağlayan bir cazibe merkezi olarak ülkemizin gündeminde değil, dünyanın gündeminde de nasıl havalimanımız yerini aldıysa o da yerini alacak."
Erdoğan, İstanbul trafiği için çok büyük öneme sahip Gebze-Halkalı raylı sistem hattını hizmete aldıklarını kaydetti. Marmaray'ı da içinde bulunduran bu hat üzerinde, hem metro ve yüksek hızlı tren hem de yük treni hatlarının birbirine entegre şekilde çalıştığını belirten Erdoğan, yük trenlerinin artık Pekin'den Londra'ya kadar kesintisiz gitmeye başladığını söyledi.
Gayrettepe-Havalimanı Metro Projesi'nde tünellerin delme işleminin bittiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, uzunluğu 37,5 kilometreyi bulacak bu hatta 9 istasyon arasında önce tam otomatik, ardından sürücüsüz trenlerin saatte 120 kilometrelik hızla hizmet sunacağını söyledi.
Erdoğan, Halkalı-İstanbul Havalimanı raylı sistem bağlantısı kesimindeki çalışmaların hızla sürdüğünü, Kuzey Marmara Otoyolu'nu da bölüm bölüm hizmete açtıklarını, bağlantı yollarıyla birlikte toplam 398 kilometre uzunluğundaki otoyolun kalan kısımlarını da yıl sonuna kadar tamamlayacaklarını kaydetti.
Recep Tayyip Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Son 2 yılda hizmete sunduğumuz İstanbul-İzmir Otoyolu ile iki şehrimiz arasındaki mesafeyi 3,5 saate indirdik. Menemen-Aliağa-Çandarlı Otoyolu'nu tamamlayarak milletimizin istifadesine sunduk. Marmara'yı çepeçevre saracak otoyolun önemli bir geçiş noktası olan 1915 Çanakkale Köprüsü'nün temelini 18 Mart 2018 tarihinde attık, yapımını süratle sürdürüyoruz. Önemli bir ulaşım güzergahı üzerinde yer alan Gümüşhane çevre yolları ile 16,8 kilometre uzunluğunda 9 adet tüneli hizmete açtık.
Geçtiğimiz haftalarda 450 metre uzunluğu ve 165 metre yüksekliğiyle Türkiye'nin en yükseği olan Botan Çayı üzerindeki Beğendik Köprüsü'nü hizmete açtık. Burası terörün aman vermediği bir yerdi. Bu yapılınca teröristler buradan da rahatsız oluyorlar. Rahat hareket alanı kalmıyor. Yani bu işler, terörle mücadele tek yönlü çalışılan bir şey değil, birçok yönlü yapılan bir çalışma. Sadece Botan değil, Botan onların en önemli merkezlerinden bir tanesiydi ama bugüne kadar bir Veysel Eroğlu Ilısu Barajı en önemli bunların hareket merkeziydi. Zaman aldı ama orayı yaptık. Oradaki bütün o tarihi eserleri yerlerinden kaldırıp, farklı yerlere taşımak, orada adeta yeni şehir kurmak bunlar sıradan işler değil. Bunlar hep yapıldı ama birilerinin gözü var görmüyor, kulağı var duymuyor, ağzı var maalesef hakkı, hakikati konuşmuyor. Konuşsalar da konuşmasalar da biz doğruları yapmaya devam edeceğiz. İşte eser ortada."
Hedef 5 yıl içerisinde 5 bin 500 kilometre hızlı tren hattına ulaşmak
Avrupa ülkeleriyle yüksek standartlı demir yolu bağlantısını sağlayacak Halkalı-Kapıkule demir yolu hattının Çerkezköy-Kapıkule kesimiyle ilgili yapım sözleşmesinin imzalandığını belirten Erdoğan, proje tamamlandığında 229 kilometrelik uzunluğa sahip bu demir yolunda, saatte 200 kilometrelik hızla seyahat edilebileceğini söyledi.
Yatırım tutarı 10,5 milyar lira olan projenin bitmesiyle, Halkalı-Kapıkule arası seyahat süresi 4 saatten 1 saat 20 dakikaya, yük taşıma süresi ise 6,5 saatten 2 saat 20 dakikaya düşeceğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Artık zaman, özellikle zamanla yarışma zamanı. Eğer siz ekonomide fiyatları düşerecekseniz, bunu başarmanız lazım. Maliyetleri düşereceksiniz önce bunu başarmanız lazım. İşte şimdi biz bunu başarıyoruz." ifadesini kullandı.
Erdoğan, "Ankara-Eskişehir, Ankara-İstanbul, Ankara-Konya yüksek hızlı tren hatlarımıza, yolculuk süresini 2 saate düşürecek Ankara-Sivas hattını da ilave ediyoruz. Test sürüşleri devam eden bu hattın ilk kesimini yıl sonunda kadar milletimizin istifadesine sunmayı planlıyoruz." diye konuştu.
Ankara-İzmir yüksek hızlı tren hattı ile Konya-Karaman-Niğde, Mersin-Osmaniye-Gaziantep, Bursa-Bilecik hızlı tren hatları başta olmak üzere halen inşası süren 3 bin 500 kilometrelik raylı sistem projesinin olduğunun altını çizen Recep Tayyip Erdoğan, hedefin 5 yıl içerisinde toplamda 5 bin 500 kilometre yüksek hızlı ve hızlı tren hattına ulaşmak olduğunu vurguladı.
Erdoğan, dünyanın en güzel ilk 4 tren rotasından biri olarak kabul edilen Ankara-Kars arasındaki Turistik Doğu Ekspresi'ni turizme açtıklarını anımsattı.
Modernize edilmek üzere ulaşıma kapatılan Samsun-Sivas demir yolunda da ticari deneme seferlerinin başladığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, dış ticarette talebin arttığı Bakü-Tiflis-Kars demir yolu hattına ilave 3 bin 500 ton kapasite artışı sağlayacak Konteyner Aktarma Sistemi'ni de kurduklarını hatırlattı.
Erdoğan, raylı sistem araçlarının yerli imkanlarla üretilebilmesi için Türkiye Raylı Sistem Araçları Sanayii Anonim Şirketini kurduklarını, milli elektrikli trenin fabrika testlerini de başlattıklarını kaydetti.
Recep Tayyip Erdoğan, Van Gölü'nde Ocak 2018'de faaliyete başlayan Sultan Alparslan Feribotu'nun ardından İdris-i Bitlisi Feribotu'nu da tamamlayarak hizmete sunduklarını dile getirdi.
Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi USOM'u hizmete sunduklarını, Türkiye'nin uydu haberleşme alanındaki kapasitesini artırmak, yörünge haklarını korumak ve daha geniş kapsama alanlarına sahip olmak için başlattılan 3 yeni uydu projesinde sona yaklaşıldığını belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
"Aralık 2019'da ilk enerji beslemesi yapılarak üretimi tamamlanan Türksat 5A uydusunda son testler devam ediyor. Uydu, bu yılın üçüncü çeyreğinde yerde teslim alınacak ve dördüncü çeyrekte uzaya fırlatılacak. Haberleşme ve servis modülü entegrasyon faaliyetleri tamamlanan Türksat 5B uydusu ise 2021 yılının ikinci çeyreğinde uzaya gönderilecek. Ülkemizin haberleşme uydusu üretebilen 10 ülke arasında yer almasını sağlayacak yerli haberleşme uydusu Türksat 6A'yı ise 2022 yılında uzaya fırlatmayı planlıyoruz. İstanbul'un sembollerinden biri olacağına inandığım Çamlıca Televizyon-Radyo Kulesi'nin yapımı devam ediyor. Çok az kaldı, çok kısa bir zamanda, tabii televizyondan çok burası radyo alıcı, verici özelliğe sahip olacak. 104 frekans burada hizmet görecek ve Çamlıca Camisi'nin çevresindeki kuleleri kaldırıyoruz, hepsini de buraya monte ediyoruz."
"Son 18 yılda sosyal yardım tutarı toplam 356 milyar lirayı buldu"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, aile, çalışma ve sosyal hizmetlerin, son 2 yılda da en yoğun çalışılan, en çok icraatı gerçekleştirilen alanların başında geldiğini kaydetti.
Sosyal yardımlarda kurumsal ve yapısal değişikliklere giderek, 2002 yılında 4 olan sosyal yardım programı sayısını 43’e çıkardıklarını belirten Erdoğan, "İhtiyaç sahiplerine bütçeden ayrılan kaynağı da 2 milyar liradan 55 milyar liraya yükselttik. Son 18 yılda yaptığımız sosyal yardım tutarı toplam 356 milyar lirayı buldu." şeklinde konuştu.
Recep Tayyip Erdoğan, salgın döneminde, sosyal koruma kalkanı çatısı altında vatandaşlara 25,5 milyar lira nakit ödeme yaptıklarını, sadece kısa çalışma ödeneği kapsamında, çok büyük bir bölümü de salgın döneminde olmak üzere 3,7 milyon kişi için 14 milyar liranın üzerinde kaynak kullandıklarını aktardı.
Erdoğan, "Ücretsiz izne çıkartılan veya işini kaybeden 1,7 milyon vatandaşımıza yaptığımız ödeme tutarı da 2,8 milyar lirayı buldu. Son 2 yılda 1 milyon 650 bin iş yeri ve 10 milyon 680 bin sigortalımız için 79,7 milyar lira tutarında destek verdik. Aktif iş gücü programlarımızla son 2 yılda toplam 980 bin kişi için 4,1 milyar liralık kaynak kullandık. İşsizlik ödeneğinden son 2 yılda 1,8 milyon vatandaşımıza toplam 14,7 milyar lira tutarında ödeme yaptık. Ortalama 1,6 milyon iş yeri için toplamda 19,7 milyar lira tutarında asgari ücret desteği verdik." ifadesini kullandı.
2019 yılında hayata geçirilen Sosyal Çalışma Programı kapsamında 20 bin 351 üniversite öğrencisini ilk kez iş gücü piyasasıyla tanıştırdıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Çalışanlarımızın haklarını koruma esasına dayanan gayretlerimizle, memur ve işçi sendikalaşma oranı yüzde 22 seviyesine yükseldi. Asgari Ücret Tespit Komisyonunda yıllar sonra ilk defa geçtiğimiz yıl oy birliği ile asgari ücret kabul edildi. Asgari ücrette 2018-2020 yılları arasında yüzde 45 oranında artış sağladık. 2002 yılında 184 lira olan net asgari ücreti bugün itibarıyla 2 bin 324 liraya biz çıkarttık. Reel asgari ücreti yüzde 134 artırmış olduk. Böylece, asgari ücretin satın alma gücü paritesine göre sıralamasında, Avrupa Birliği üye ve aday ülkeleri arasında 13'üncü sıradan 8'inci sıraya yükseldik. İstihdama katılım oranının son 15 yılda yüzde 45'ten yüzde 53 düzeyine yükselmesi, ülkemizdeki istihdam piyasasının canlılığına işaret ediyor. Son 2 yılda İŞKUR kanalıyla 2,5 milyonu aşkın vatandaşımızı işe yerleştirdik. Hükümetlerimiz döneminde istihdamı artırmak için 18 ayrı sigorta primi teşviki, desteği ve indirimi uygulayarak, çalışanlarımıza ve işverenlerimize 213 milyar lira devlet katkısı sağladık. Yürüttüğümüz etkin mücadeleyle kayıt dışı istihdamı 23 puan düşürdük. Kayıt dışı istihdamın 1 puan düşürülmesi, ülke ekonomisine yılda yaklaşık 3,7 milyar lira katkıda bulunuyor."
Emeklilerin, son 2 yılda da en çok desteklenen kesimlerin başında geldiğini, geçen yılın ocak ayında en düşük emekli aylığını 1000 lira olarak belirlediklerini ifade eden Erdoğan, bu yılın nisan ayında bu tutarı bin 500 liraya yükselttiklerini söyledi.
Recep Tayyip Erdoğan, "Emeklilerimize, 2018 yılında bin lira bayram ikramiyesi ödemesine başladık. Bugüne kadar geride bıraktığımız 5 Ramazan ve Kurban bayramında emeklilerimize toplam 53,2 milyar lira ikramiye ödemesi gerçekleştirdik." dedi.
Kadın milletvekili sayısı yüzde 17,45'e yükseldi
Erdoğan, muhtarların sigorta primlerinin 2017'den bu yana devlet tarafından ödendiğini, geçen yıl muhtarların sosyal güvenliğe ilişkin tüm bildirimlerini elektronik ortama taşıdıklarını ifade etti.
Son 2 yılda geri ödeme kapsamına alınan ilaç sayısının 1015'e ulaştığını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sosyal hizmet merkezlerinin sayısını, son 2 yılda 46 ilaveyle 344'e çıkardıklarını ifade etti.
Erdoğan, "Yine 60'ı son 2 yılda olmak üzere toplam 240 aile destek merkezini milletimizin hizmetine sunduk. Aile Sosyal Destek Programımız ile 2020 Haziran ayı itibarıyla 2 milyonun üzerinde hanede 5,2 milyon vatandaşımızla görüşme gerçekleştirdik. Aile Eğitim Programı ve Evlilik Öncesi Eğitim Programı eğitimleriyle son 2 yılda toplam 1 milyon 132 bin kişiye ulaştık. Son 2 yıldaki 8 ilaveyle toplamda 32'ye çıkan sosyal dayanışma merkezlerimiz vasıtasıyla kadınlarımızı çok yönlü olarak destekliyoruz." bilgisini verdi.
Her alanda kadınların yanında olma anlayışıyla, 81 ilde "Kadın Kooperatifçiliği Çalışma Grubu" oluşturduklarını belirten Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Büyük Millet Meclisinde kadın milletvekillerinin 2002'de yüzde 4,4 olan oranı, 2020'de yüzde 17,45'e yükseldiğini kaydetti.
Erdoğan, konuşmasında şunları ifade etti:
"Şiddete karşı 'Sıfır Tolerans' ilkesiyle çalışıyoruz. Artık 81 ilimizin tamamında var olan Şiddet Önleme ve İzleme Merkezlerimizde, son 2 yılda 303 bini kadın, 21 bini erkek, 35 bini çocuk olmak üzere toplam 360 bin kişiye hizmet verilmiştir. Kadına yönelik şiddetle mücadele kapsamında son 2 yılda 1 milyonun üzerinde kişiye eğitim ve seminerler verildi. Kadın Konukevi sayısını da 8'den 145'e çıkartarak, 320 bin 500 kişiye hizmet verebilir hale getirdik. 'Biz Bize Yeteriz' kampanyamızla vatandaşlarımızdan 2 milyar lirayı aşan bir destek sağlandı. Son 2 yılda yaklaşık 3,9 milyon aileye 3,5 milyon ton ısınma amaçlı kömür yardımı yaptık.
Başımızın tacı olan yaşlılarımıza yönelik hizmetlerin hem çeşidini artırıyor hem kapsamını genişletiyoruz. Bu amaçla 2019 yılını 'Yaşlı Yılı' ilan ettik. Ülkemizde daha önce 63'ü kamuya, 22'si özel sektöre ait 85 huzurevinde 6 bin 732 yaşlıya hizmet verilebiliyordu. Son 2 yılda açılan 8 huzureviyle birlikte bugün 179'u kamuya, 248'i özel sektöre ait toplam 427 huzurevinde 27 bini aşkın yaşlımız hizmet almaktadır. Salgın süresince dünyadaki yaşlı bakım kuruluşlarında ölüm düzeyi yüzde 30-80 arasında seyrederken, ülkemizde bu oran yüzde 4'te kaldı."
Engellilerin evde bakımı için 17 milyar lira ödeme yapıldı
Erdoğan, engellilere yönelik "Evde Bakım Uygulaması"ndan 535 bin vatandaşın yararlandığını, son 2 yılda engellilerin evde bakımı için 17 milyar lira ödeme yaptıklarını belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Engelli memur sayımızı, yaklaşık 10 katlık artışla 5 bin 777'den 57 bin 408'e yükselttik. Son 2 yılda 3 bin 507 engellimiz, aday memur olarak kamuya yerleştirildi. Milletimizin 15 Temmuz şehitlerimizin yakınları ve gazilerimiz için verdiği yardımların etkin şekilde kullanımı amacıyla Türkiye Şehit Yakınları ve Gaziler Dayanışma Vakfını kurduk. Salgınla mücadele döneminde bu vakıf kaynaklarından, her ay şehit yakınlarımıza ve gazilerimize 1000'er lira nakdi destek sağladık." diye konuştu.
"Ekonomimizin bağışıklık sistemini güçlendiriyoruz"
Erdoğan, çevre ve şehirciliğin her dönemde en çok hizmet gerçekleştirdikleri alanlardan biri olduğunu belirterek son iki yılda 23 millet bahçesini hizmetine sunduklarını, halen 72 ilde, 208 millet bahçesi için yaklaşık 45 milyon metrekare alanda çalışmalarını sürdürdüklerini vurguladı.
Hedeflerinin 2023'e kadar tüm illerde en az bir millet bahçesi yaparak 81 milyon metrekareye ulaşmak olduğunu belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
''Afet riski altındaki yapı ve alanların dönüşümü, hayati önemde gördüğümüz çalışmalarımızdan biridir. Tehlike düzeyi yüksek alanlara öncelik vererek 58 ilimizde, 259 adet riskli alan ile yeni yerleşim alanı olarak kullanılmak üzere 61 ilimizde rezerv yapı alanları belirledik. Can güvenliği tehlikesi olduğunu belirlediğimiz 1 milyon 394 bin bağımsız birimde ikamet eden 5 milyon vatandaşımıza, dönüşüm çalışmaları için 14,7 milyar lira destek sağladık. Onun için vatandaşlarımıza diyorum ki bizi zora sokmayın, gelin Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız bir yeri riskli alan olarak ilan ediyorsa bize yardımcı olun ve biz buralarda süratle inşaatlarımızı yapalım ve sizler de buralara yerleşme imkanını bulun. Ülkemiz genelinde 658 bin adet bağımsız bölüm, riskli yapı statüsünde şu anda yenileniyor. Sanayi alanlarının taşınması ve dönüşümü için de son iki yılda projelendirdiğimiz 10 bin iş yerinden 1420 adedini tamamladık, 3 bin 422 adedinin yapımı sürüyor.''
''Elazığ ve Malatya'da depremzedelerin yaralarını sardık''
Geçen yıl 150 bin konutluk iki ayrı ''Sosyal Konut Kampanyası'' başlattıklarını ifade eden Erdoğan, mart ayında düzenlenen ilk kampanyayla birlikte 67 ildeki 140 projede, 50 bin sosyal konutun kura çekimlerinin tamamlandığını ve hak sahiplerinin belirlendiğini söyledi.
Bunlardan 45 bin konutun ihalesinin yapıldığını, 7 bin 679 konutun proje çalışmalarının devam ettiğini anlatan Erdoğan, ''Aralık 2019 tarihinde başlattığımız ikinci kampanyayla 81 ilde ve 100 bin konutun yapılmasını planladık. Bu kampanyanın ihale ve proje çalışması sürüyor. Elazığ ve Malatya'da etkili olan 24 Ocak'taki depremin ardından süratle depremzedelerin yaralarını sardık, mağduriyetlerini giderdik. Deprem konutlarının bir kısmını tamamladık, diğerleriyle ilgili çalışmalar hızla sürüyor.'' ifadelerini kullandı.
Geçen yıl Trabzon-Araklı, Bolu ve Bursa ile bu yıl Rize ve Artvin'de meydana gelen sel felaketlerinin ardından da afetzedelerin yaralarını hızla sardıklarını dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:
''Doğal afetlere karşı etkin ve hızlı çözüm üretme konusunda hamdolsun ciddi mesafeler kat ettik. 2018 yılında uygulamaya aldığımız imar barışıyla, vatandaşlarımızı mülkiyet sıkıntısı yüzünden devletiyle davalı olmaktan kurtardık. Sıfır Atık Projesi kapsamında bugüne kadar 44 bin kurum ve kuruluş binasında Sıfır Atık Yönetim Sistemi'ni kurduk. Çevre kirliliğinin önlenmesi için plastik poşeti ücretli hale getirdik. Bu uygulamanın ardından 2018 yılında yıllık 440 adet civarında olan kişi başı plastik poşet kullanımı, geçtiğimiz yıl kişi başı 110 adede geriledi. Türkiye genelinde 1107 atıksu arıtma tesisi ile belediye nüfusunun yüzde 86,7'sine atıksu arıtma hizmeti verilirken, son iki yılda atıksu arıtma tesisi sayısını 1148'e, hizmet verilen nüfusu da yüzde 87,4'e ulaştırdık."
''Tarımsal hasılamızı yüzde 45 artışla 275 milyar liraya çıkardık''
Cumhurbaşkanı Erdoğan, tarım ve ormancılıkta Türkiye'yi kendi kendine yeterli olmanın ötesinde çok önemli bir ihracatçı haline getirmek için çalıştıklarını anlatarak, son 2 yılda toplam bitkisel üretimin 8 milyon ton ilave artışla 123 milyon tona yükseldiğini söyledi.
Bu çerçevede hayata geçirdikleri projeler ve başlattıkları uygulamalar sayesinde tarımsal hasılanın yüzde 45 artışla 275 milyar liraya çıkarıldığını belirten Erdoğan, şöyle konuştu:
''Tarımsal ihracatımızı son 2 yılda 1 milyar dolar ileriye taşıyarak 18 milyar dolara yükselttik. Çiftçimize verdiğimiz desteği son 2 yılda yüzde 52 artırarak 2018 yılında 14,5 milyar liraya, 2019 yılında 16,1 milyar liraya, 2020 yılında ise 22 milyar liraya çıkardık. Sözleşmeli tarımsal üretimde
ÖNCEKİ HABER SONRAKİ HABER