Eskişehir'de Gezi Parkı eylemleri sırasında 5-6 kişinin sopalı saldırısı sonucu öldüğü iddia edilen üniversiteli Ali İsmail Korkmaz'ın hayatını kaybettiği olayla ilgili başlatılan soruşturmada yeni bir gelişme yaşandı.
Gezi Parkı olayları sırasında Eskişehir’de dövülerek öldürülen Ali İsmail Korkmaz’ın katil zanlısı olduğu iddiasıyla gözaltına alınan biri kamu görevlisi 4 şüpheli çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı. İ.K., M.S., R.K. ve M.V. isimli şahıslar, cezaevine gönderildi.
Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla Ali İsmail Korkmaz olayıyla ilgili dün gece 8 kişi gözaltına alınmış, 4 kişi ifade verdikten sonra serbest bırakılmıştı. Biri kamu görevlisi olmak üzere 4 kişi tutuklanmaları istemiyle mahkemeye sevk edilmişti.
SAVCILARDAN BASIN TOPLANTISI
Eskişehir Cumhuriyet Başsavcısı Orhan Çetingül ve soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Hasan Gönen, adliye konferans salonunda olayla ilgili basın toplantısı düzenledi.
Kendilerini baskı altına alan, zan altında bırakan, canlarını yakan, kamuoyunu yanlış yönlendiren, kafa karışıklığına yol açan haber ve yorumlara rağmen soruşturmanın gizliliği ilkesi ve soruşturmanın selameti açısından bu zamana kadar susmak zorunda kaldıklarını anlatan Başsavcı Çetingül, Korkmaz'ın dövüldüğü olay diye basına servis edilen ve televizyonlarda yayınlanan ilk görüntülerin olayla hiç ilgisinin olmadığını belirterek, "Bu görüntülerden hareketle yola çıkmış olsaydık, yanlış kişiler hakkında işlem yapılmış olacak ve çok daha büyük mağduriyetlere yol açacaktı. Bu görüntüler yayınlandıktan sonra aleyhimize yapılan yorumların insaflı olmadığını düşünüyoruz." dedi.
Israrla jandarma kriminale göndermiş oldukları görüntülerin çözümünü beklediklerini, olayı aydınlatacak en güvenilir delilin bu olduğunu düşündüklerini belirten Başsavcı Çetingül, " Buna rağmen olayın tanığı diye getirilen kişilerin ise bilerek veya bilmeyerek bizi yanlış yönlendirdiklerini gördük. Nitekim başka dövülme olayının şüphelisi olan şahıs, sanki Korkmaz olayının failiymiş gibi bize sunuldu. Bazı tanıkların da bu yöndeki ifadesi üzerine bu şahıs tutuklandı. Kamera görüntülerinin gelmesi üzerine derhal serbest bırakıldı." diye konuştu.
GÖRÜNTÜLERİ POLİS DEĞİL BİR ESNAF BAŞKA BİRİSİNE SİLDİRTMİŞ
Bir işyerine ait kamera görüntülerinin ise silindiğinin doğru olduğunu ifade eden Başsavcı Çetingül, şöyle dedi: " Silinen görüntülerden birincisi kimliği şu aşamada tespit edilememiş olan başka bir şahsın dövülmesine ait görüntü ile Korkmaz'ın dövüldüğü olaya ait 2. görüntüdür. İlk anda tutuklanan Serkan K. isimli şahsın henüz kimliği tespit edilememiş mağdura ait olan ilk olaya karıştığını belirledik. Ayrıca silme işleminin polis tarafından değil, olaya karıştığı iddia edilen bir esnaf tarafından bir başkasına yaptırıldığı beyanlardan anlaşılmaktadır."
KORMAZ'I ÖLDÜRDÜ DENİLEN POLİS MEMURU DÖVME OLAYINA HİÇ KARIŞMAMIŞ
Bazı internet sitelerinde, 'Korkmaz'ı öldürdü' diye resimleri yayınlanıp hedef haline getirilip gözaltına alınan ve olayın görgü tanıklarına teşhis için getirilen polis memuru H.E.'nin ise Korkmaz'ı dövme olayına hiç karışmadığının tespit edildiğini belirten Başsavcı Çetingül, " Bu durum kamera görüntülerindende anlaşılmaktadır. Bu nedenle henüz deliller kesinleşmeden medya eliyle linç edilen bu polis memuruyla ilgili yapılanları da kamuoyunun vicdanına bırakıyoruz." dedi.
BASİT GEREKÇELERLE SORUŞTURMA GÖLGELENMEK İSTEDİ
Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Hakan Ali Erkan'ın günler öcesinden talebi ve Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu'nun takdiri ile adli tatile ayrılması üzerine nöbetçi kalan Cumhuriyet Savcısı Hasan Gönen'e soruşturmanın devredilmesi işleminden bile fırtına koparılarak kafa karıştırılmaya çalışıldığını kaydeden Başsavcı Çetingül," Yapılan soruşturma basit gerekçelerle gölgelenmek istenmiştir. Nitekim soruşturmayı devralan arkadaşımız gayet titiz bir çalışmayla işi sonlandırmıştır. Kendisine teşekkür ediyorum." diye konuştu.
SORUŞTURMA SAVCININ KONTROLÜNDE SÜRDÜ, EMNİYETE YAPTIRDIĞIMIZ GERÇEK DIŞIDIR
Tüm uyarılara rağmen soruşturma dosyasındaki bilgi ve belgelerin medyaya servis edildiğini, böylelikle soruşturmanın gizliliğinin ihlal edildiğini, kamuoyuna yanlış bilgiler verildiğini, medyanın eşliğinde ve onun huzurunda soruşturma yapılmak istendiğini vurgulayan Başsavcı Çetingül, " Bunun mahzurları, ortaya çıkardığı mağduriyetlerde hepimizin malumudur. Soruşturma tamamen savcımızın bilgisi, kontrolü ve hakimiyetinde sürdürülmüştür. Bazı konularda emniyet birimlerimizden yardım aldığımız doğrudur. Ancak soruşturmanın emniyete havale edildiği, emniyete yaptırıldığı söylemi gerçeği yansıtmamaktadır." şeklinde konuştu.
ESKİŞEHİR EMNİYETİ DELİLLERİ VE ŞÜPHELİLERİ BULMAK İÇİN ELİNDEN GELENİ YAPTI
"Bu aşamada, bir kişinin yanlışını tüm kurumlara mal etmemek gerekir" diyen Çetingül, şunları kaydetti: " Eskişehir Emniyet Müdürlüğü'de bizimle birlikte şüphelileri ve delilleri bulmak için ellerinden geleni yaptı. Bu nedenle sürekli bizimle irtibat halinde olup birimler arasında koordinasyonu sağlayan, bilgi paylaşımında bulunan, elindeki tüm imkanları sefer edip olayın aydınlatılmasında bize yardımcı olan Eskişehir Emniyet Müdürlüğü'ne Eskişehir İl Jandarma Alay Komutanlığı'na, Odunpazarı İlçe Jandarma Komutanlığı'na ve Ankara Jandarma Kriminal'e teşekkür ediyorum."
Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Hasan Gönen ise şu ana kadar 400 yakın kamera görüntüsünün incelendiğini, ancak kendilerinin işine yarayan görüntülerin silinen kamera görüntüleri olduğunu ve bununda imagedan geri getirildiğini ve böylelikle faillere ulaşıldığını aktardı.
