AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Fatih Şahin, "28 Şubat demek inanç özgürlüğünün askıya alınması, ifade özgürlüğünün ayaklar altına alınması demek. 28 Şubat bu ülkenin evlatlarının eğitim hakkından mahrum bırakılması, bu ülkenin çocuklarının geleceğinin çalınması demek." dedi.
28 Şubat Platformunca, 20'nci yılında 28 Şubat sürecine ilişkin karelerin yer aldığı fotoğraf sergisi düzenlendi. Kızılay Metrosu Sanat Galerisi'ndeki serginin açılışına, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Şahin ve TBMM FETÖ'nün Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu Başkanı ve AK Parti Burdur Milletvekili Reşat Petek de katıldı.
Hukukçu Kadınlar Derneği Başkanı Avukat Figen Şaştım, 28 Şubat Platformu adına yaptığı konuşmada, üzerinden 20 yıl geçen darbenin, toplumun sadece bir kesimini değil tamamını hedef aldığını söyledi.
28 Şubat darbesini gerçekleştirenlerin, hukuka aykırı eylemlerine destek için yargı mensuplarına brifingler verdiğini ve yargıyı kontrol altına kontrol altına aldığını kaydeden Şaştım, "Darbeci yargıçlar da ayrımcılık ve nefret suçu içeren söylemleri dakikalarca ayakta alkışlamışlardır. Sonraki süreçte de darbecilere destek vermişler, vatandaşların hak ve özgürlüklerinin yegane güvencesi olan yargı işlemez hale getirilmiştir." diye konuştu.
Şaştım, 28 Şubat darbesinin, tarihin belli bir dönemine ilişkin arızi bir durum olarak görülmemesi gerektiğine vurgu yaparak, Türkiye'de darbelerin bizzat mevcut sistem tarafından üretildiğini dile getirdi.
Küresel güçlerin bu topraklarda operasyon yapmalarını önleyebilmek için 28 Şubat darbesini planlayanların amaçlarının ve 28 Şubat'ın aktörlerinin çok iyi bilinmesi gerektiğini belirten Şaştım, şunları aktardı:
"15 Temmuz darbe teşebbüsü bu milletin darbelerden gereken dersleri aldığını, bundan sonra bu topraklarda hiçbir darbeye izin vermeyeceğini ortaya koymuştur. Kesin inancımız odur ki 28 Şubat darbesi bu topraklarda gerçekleştirilen son darbedir ve ilelebet öyle kalacaktır. Bizler sivil toplum kuruluşları olarak bu tehlikenin farkındayız. Milletimizi de bu büyük tehlikeye karşı uyanık olmaya davet ediyoruz. 28 Şubat darbesi başta olmak üzere bugüne kadar bu millete yapılan bütün darbe teşebbüslerini unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız."
- "Acı tecrübeler yol gösterici oluyor"
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Şahin ise fotoğraf sergisinde yer alan bütün karelerin 28 Şubat'ın acılarını, ızdıraplarını ve gözyaşlarını yansıttığını ifade etti. Şahin, "28 Şubat demek inanç özgürlüğünün askıya alınması, ifade özgürlüğünün ayaklar altına alınması demek. 28 Şubat bu ülkenin evlatlarının eğitim hakkından mahrum bırakılması, bu ülkenin çocuklarının geleceğinin çalınması demek." diye konuştu.
Şahin, 28 Şubat'ın son darbe olarak tarihteki yerini alması için ülkede demokratik reformlar gerçekleştirdiklerini anımsatarak, "28 Şubat'tan sonra 27 Nisan'ı yaşadık, 17-25 Aralık'ı yaşadık, en son FETÖ'nün altına imzasını attığı 15 Temmuz kanlı darbe girişimini yaşadık." ifadelerini kullandı.
Bu darbe girişimlerinin hiçbirisinden sonuç elde edilemediğine dikkati çeken Şahin, bunlara karşı tüm toplumun müteyakkız olması gerektiğini vurguladı.
28 Şubat'ın acılarının halen devam ettiğine işaret eden Şahin, şunları kaydetti:
"28 Şubat'ın yaralarının sarılması için çok adımlar attık ancak halen etkilerinin ortadan kaldırıldığını, mağduriyetlerinin giderildiğini tam anlamıyla söyleyemeyiz. 28 Şubat aslında şu an ismini koymakta zorlanmış olduğumuz, içerisinde kriz, kaos, sorun potansiyeli barındıran hükümet sisteminin bir sonucuydu. Mevcut hükümet sistemimiz neredeyse her 10 yılda bir millet iradesinin askıya alındığı, seçilmiş meşru hükümetlerin görevden uzaklaştırıldığı bir darbeler tarihi.
Ülkemizin enerjisi, gücü ve potansiyelinin bu tür darbe girişimlerine karşı değil, büyüme, kalkınma, ilerleme, 2023, 2053 ve 2071 hedeflerine yoğunlaştırılması için millet iradesinin kesintisiz şekilde devlet yönetimine yansıyacağı bir hükümet sistemine ihtiyacımız olduğunu görüyoruz, düşünüyoruz ve bu konuda adımlar attık. Hep birlikte cumhuriyetimize sahip çıkmamız ve onu güçlendirmemiz gerekiyor. 28 Şubat ve benzeri acı tecrübeler bu konuda neler yapmamız gerektiği konusunda bize yol gösterici oluyor. Toplumsal hafızamızda 28 Şubat ve diğer darbe girişimleri tazeliğini korumalı ki bir daha yaşanmaması için gerekli tedbirleri alalım, omuz omuza verelim, yürek yüreğe verelim. Millet sahip çıkarsa 15 Temmuz'da olduğu gibi en son Allah'ın iziniyle bir daha bu acılar bu topraklarda yaşanmayacaktır."
