ÖNE ÇIKANLAR :

YAZARLAR

Yaşam Hakkı Neden Kutsal Olsun ki?

Yusuf Kerimbağlı

18 Eylül 2013 Çarşamba 06:31
  • A
  • A

Seküler yaşamı savunanlar genelde hakların doğuştan kazanıldığını ve yaşam hakkının kutsal olduğunu söylemektedirler. Ama bu “kutsal” kelimesinin aslı nedir? Meclislerin veya Birleşmiş Milletlerin çıkartmış olduğu kanunları gösteriyorlarsa bu geçerli olamaz. Zira kanunları çıkartanlar da doğanlar arasındadır. Kendi kendilerine kutsallık olmaz. Adı üstünde kutsal, bir üst merci tarafından beyan edilen mukaddes olması lazımdır. Kaldı ki, insan da doğar hayvan da doğar. Doğmak eğer bir meziyetse hayvanların ve bitkilerinde yaşam hakkı kutsaldır. Bu hükmü kabul edeceksek laikperestler ve sekülerler yaşam hakkını ihlal eden katillerdir.

İslam’a göre yaşam hakkı kutsaldır. Evet, İslam din, can, mal, nesil ve akıl emniyetini korumak için gelmiştir. Ama İslam’ın iddiası şudur: Kutsalı yani mukaddesi tayin etme hakkı Allah’ındır. Kutsal veya mukaddes kavramı bir üst mercii tarafından tayin edilmiştir. Şimdi şu ayet-i kerimeyi beraber okuyalım:

“Size Rabbinizden indirilene tabi olun. Ondan başka dostlara uymayın. Ne kadar da az öğüt alıyorsunuz.” (Araf Suresi: 3)

Ayet-i kerime’de Rabbimizden gelen hükümlerle ilgili “ünzile” kelimesi kullanılmıştır. Ünzile, indirme manasına gelmektedir. Onun dışındaki kimseler için ise ne indirme kelimesi kullanılmış ne de hüküm kelimesi kullanılmıştır. Bunun anlamı açıktır. Allah’tan başka kanun koyanların kanunları bizim seviyemizdeki kanunlardır (yani bir mukaddesliği yoktur), amir olamazlar ve bu yüzden yok hükmündedir. Gerçek bu kadar nettir ama sekülerler ve laikperestler bu açık hakikati düşünmezler de kendi gibi insanların çıkartmış oldukları kanunları mukaddes olarak nitelerler.

İslam âlimlerine göre “yaşam hakkının” mukaddesliği doğmaya dayanmaz. Aksine ruhlar âleminde Rabbimize vermiş olduğumuz sözümüze dayanır. Ruhlar âleminde ne söz vermiştik. Onu da beraber okuyalım:

“Bir de Rabbin, Âdemoğullarından, bellerindeki zürriyetlerini alıp da onları kendi nefislerine şahit tutarak: “Ben sizin Rabbiniz değil miyim?" dediği vakit, “pekâlâ Rabbimizsin, şahidiz" dediler. (Bunu) kıyamet günü “Bizim bundan haberimiz yoktu” demeyesiniz diye (yapmıştık).” (Araf Suresi: 172)

İşte bu sözleşme ile başta yaşam hakkı olmak üzere birçok hakka sahip olarak anne karnında dünyaya geliyoruz. Zira anne karnındaki cenin de hakları vardır ve miras hükümleri açısından hak sahibidir. Ayrıca İslam Fıkhına göre cenine kastedenin sorumlulukları vardır.

Hiç kimsenin kendi yanından kutsallar icat etmek hakkı yoktur. Helal ve haram hudutlarını Allah tespit eder. Rabbimiz Mekke’deki müşriklerin kendi yanlarından bazı hayvanların yenilmesinin haram kılınması hükmünün müslümanlar tarafından tanınmaması gerektiğini beyan etmiştir. Nitekim şöyle buyurmuştur:

“Size ne oluyor da Allah'ın adı anılarak kesilenlerden yemiyorsunuz? Hâlbuki O size, mecbur kalmanızın dışında haram olan şeyleri genişçe açıklamıştır. Doğrusu birçokları bilmeden keyiflerine uyarak insanları doğru yoldan saptırıyorlar. Muhakkak ki, Rabbin, sınırı aşanları çok iyi bilir.
Günahın açığını da, gizlisini de bırakın! Günah kazananlar, yaptıklarının cezasını çekecekler.” (Enam Suresi: 119-120) Bir sonraki ayette ise müşriklerin putları/kutsalları adına kestikleri hayvanlardan yememeleri hakkında mü’minlere uyarı yapılmıştır. Bu ayet-i kerime’yi de beraber okuyalım:

“Üzerlerine Allah'ın ismi anılmamış olanlardan yemeyin, çünkü onu yemek yoldan çıkmaktır. Şeytanlar, dostlarına, sizinle mücadele etmeleri için telkinde bulunurlar. Eğer onlara uyarsanız, muhakkak ki, Allah'a ortak koşanlardan olursunuz. Ölü iken hidayetle dirilttiğimiz, kendisine insanlar arasında yürüyecek bir nûr verdiğimiz kimse, karanlıklar içinde kalıp, ondan çıkamayan kimse gibi olur mu? Fakat kâfirlere, yaptıkları, böyle süslü gösterilir.” (Enam Suresi: 121-122)

Sonuç olarak kutsal tayin etme hakkı Allah’a aittir. Laikperestlere soruyoruz: Yaşam hakkı kutsal ise neden hayvan eti yiyorsunuz ve neden bitkilerle besleniyorsunuz. Siz katil misiniz? Biz insanız ama diyorsanız maymundan geldiğinizi söyleyen siz değil misiniz? Kaldı ki insan olmanız katil olmanızı gerektirir mi?

Not: Çin’in neden küresel güç olamayacağına dair yazımız daha sonra yayınlayacağız.

YORUM YAZ
Henüz yorum yapılmamış.

Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.