ÖNE ÇIKANLAR :

YAZARLAR

Kimin ideolojisi tehlikede?

Sufyani Bıyık

18 Mayıs 2013 Cumartesi 18:09
  • A
  • A

Sevgili dostlar, son zamanlarda hükümetin de bazı yaptığı icraatlardan dolayı Ak Parti'ye oy verenlerin dışında kalanlar birlik oluşturarak top yekûn muhalefet yapıyorlar. Siyasetin gereği olan da tartışmak ve muhalif olmaktır, buna kimsenin itirazı olamaz. Bu korku ve gerilim muhalefeti toplumu gerip, provake ederek ülkemize yarar yerine zarar getiriyor.

Avrupa Parlamentosu Sosyalist Grup Başkanı'yla Kılıçdaroğlu arasındaki restleşmeyi hepimiz takip ettik. Burada Grup Başkanı'nın tepkisi ne kadar doğru, ne kadar yanlış bunu bırakalım. Asıl ortada görünen durum, ülkenin dışarıdan nasıl göründüğü. Grup Başkanı'nın söylediği çok manidar. "Halkın oyuyla demokratik sistemle seçilmiş biriyle, diktatör birini kıyaslamak..." Yani elin Avrupalısı durumu çözmüş. Halk iradesi nedir biliyor. Hem de bu iradeyi gösteren sosyalist oluşumun başındaki biri.

Ülkemizde daha önceden birbirlerini görseler bir kaşık suda boğacak olan ideolojiler sadece muhalif olmak adına tek vucut olup cephe oluşturuyorlar. "vatan haini", "dindar diktatörlük", "yolsuzluklara göz yuman ve yapan" yaftalarında hem fikir olmuşlar.

Muhalefet; Halkın idaresiyle seçilemeyen ve seçilen yönetimi siyasi fikirleriyle yönlendirmeyi amaç edinmiş doğru olduğunu düşündüğü yöntemi ortaya koyan siyasi oluşum. Bu tanım bu ülkede ne kadar doğru bunu siz söyleyin.

Muhalefetin her konuda, her adımda yanlış dediği şeyler gerçek olsaydı, bizim şimdi beşinci dünya ülkelerinden durumumuz daha da içler acısı olurdu. Vatanseverlik ilkesiyle yola çıkanların aslında vatana en büyük zararı verenlerin aslında kendileri olduklarını bir gün görecekler, ama iş işten geçecek.

Yine bir 19 Mayıs yine gerilim. Ülkenin değerlerin bu kadar pespaye bir şekilde tartışılması çok acı. Bir tarafta elinde bayrağı sokaklara çıkmış yurttaş, diğer yandan bayrağına, vatanına aslında neye karşı çıktığını bilmeyen karşı taraf. Vay ülkemin haline. Birileri sahneler kuruyor, bizde oyunun içeriği bilmeden sahne alıyoruz.

Son günlerde milletin dinine, kutsalına, kültürüne saldıran ve bu saldırıyı medeniyet için, muhalif olmak için yaptığını iddia eden kişileri alkışlayan bir zümre türedi. Bunlar her fırsatta sanatlarına, kültürlerine, kişisel yaşamına müdahale olduğu ve bu durumun giderek daha da vahim olacağını söylüyorlar. Gerçekten bu kesim gündelik yaşamları ve ülkenin durumunun köklü olarak değişeceğine inanmak istiyorlar. Bana sorarsanız korku unsurları yaratarak her türlü kepazeliğin yolunu arıyorlar.

Çanakkale'de Sakarya'da, Kore'de, Kıbrıs'ta omuz omuza savaşanların torunları, birilerinin rahatı için dini, milli değerleri, kültürel geçmişi yok sayarak ülkenin daha da dejenere olması için gayret gösteriyorlar. Daha doğrusu bin yıldır emperyalistlerin uğraş verdiği mücadeleye belki de farkında olmadan destek oluyorlar.

Doksan yıldır dini ve kültürel değerlerimizi koruyan kanunlarımız tepki olur korkusuyla uygulanamıyor. Bu ülkede ulusalcılar üç kere ihtilal yaptı, 2 muhtıra verdi. Siz muhafazakâr bir hükümetin gelişiyle şeriat devletinin kurulduğunu gördünüz mü? Kimin yaşamı, ideolojisi tehlikede acaba?

YORUM YAZ
Henüz yorum yapılmamış.

Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.