ÖNE ÇIKANLAR :

YAZARLAR

Aşıklar Aşığı, Aşık Veysel Şatıroğlu…

Sami Can

22 Mart 2014 Cumartesi 15:07
  • A
  • A

Düşünen herkes için “sadık yar” kara topraktır. Ne mutlu ki sen şimdi sadık yarinle koyun koyunasın. Güzel insan, herkesin sevgisini hak eden,kazanan mesut insan. Seni bugün dünden daha fazla özlüyor, arıyoruz. Aramızdan ayrılmandan bu yana kırk bir yıl geçti. Seni unutmak mümkün mü? Değil kırk bir yıl bin kırk bir yıl dahi geçse unutulmazsın, unutulmayacaksın. Ölümsüzlük bu olsa gerek.
Rahmetli Veysel Şatıroğlu namı diğer Aşık Veysel’imiz 25 Ekim 1894 yılında Sivas’ın Şarkışla İlçesi Sivrialan köyünde dünyaya gelmiştir. Çiftçilikle meşgul olan bir ailenin çocuğudur. Yaşadığı dönem ülkemiz yokluklarla mücadele eden, teknolojinin gelişmediği yokluklar dünyası vesselam. Bugünle arasında çağlar var adeta.
Yedi yaşına geldiğinde çiçek hastalığı sonucunda bir gözünü kaybediyor. Kaderin cilvesine bakın ki diğer gözünü de bir çubuğun batması sonucu kaybediyor. Yokluğun gözü körolsun. Babası oğlunun bu durumuna üzülüyor üzülmesine de elden bir şey gelmiyor. Oyalanması için oğluna bir saz alıyor. İki gözünü de kaybeden Veysel’in dünyası artık sazı oluyor. İlk başlarda başka ozanların eserlerini çalıp söylemeye başlıyor.
1933 yılında Ahmet Kutsi Tecer’le tanışıyor. Onunda teşvikiyle kendi sözlerini yazıp söylemeye başlıyor. O gerçek bir Türk halk ozanıdır. Avşar boyunun Şatırlı obasına mensuptur. Aşıklık geleneğinin son büyük temsilcilerindendir.
Bir dönem yurdu karış karış dolaşarak Köy Enstitü’lerinde saz hocalığı yaparak sayısız öğrenci yetiştirmiştir. 1965 yılında özel bir kanun ile kendisine maaş bağlanmıştır. 1970’li yıllara gelindiği zaman Hümeyra, Fikret Kızılok, Esin Afşar gibi müzisyenler tarafından Âşık Veysel'in deyişleri düzenlenerek yaygınlaşması sağlanmıştır.
Her yıl Şarkışla’da Aşık Veysel adına şenlikler düzenlenmektedir. Aşık Veysel eserlerinde Türkçe’yi yalın halde kullanmıştır. O bu işin üstadıydı. Dili gerçekten büyük bir ustalıkla kullanmıştır. Yaşama sevinci, hüzün, iyimserlik ve umutsuzluk şiirlerinde iç içedir. Doğa, toplumsal olaylar, din ve siyasete ince eleştiriler yönelttiği şiirleri de vardır. Şiirleri, Deyişler (1944) , Sazımdan Sesler (1950) , Dostlar Beni Hatırlasın (1970) isimli kitaplarında toplanmıştır.. Ölümünden sonra Bütün Şiirleri (1984) adıyla eserleri tekrar yayınlanmıştır.
21 Mart1973 tarihinde maalesef tüm faniler gibi O’da aramızdan akciğer kanseri nedeniyle Ankara’da ayrılmıştır. Mezarı doğduğu köy olan Sivrialan’dadır. Köyünde ki evi Kültür Bakanlığı tarafından müze haline getirilmiştir. Rahmetlinin dillerden düşmeyen yüzlerce şiiri vardır. Bestelenmiş halen ilk gün ki kadar heyecan veren şiir ve türküler. Sen nur içinde yat güzel insan. Diline,teline, gönlüne sağlık. Senin gibisi gelmez artık. Hak aşığı, gönül adamı Allah’ın rahmet ve bereketi hepimizin üzerine olsun.
Kara Toprak
Dost dost diye nicesine sarıldım
Benim sadık yarim kara topraktır
Beyhude dolandım boşa yoruldum
Benim sadık yarim kara topraktır

Nice güzellere bağlandım kaldım
Ne bir vefa gördüm ne faydalandım
Her türlü isteğim topraktan aldım
Benim sadık yarim kara topraktır

Koyun verdi kuzu verdi süt verdi
Yemek verdi ekmek verdi et verdi
Kazma ile dövmeyince kıt verdi
Benim sadık yarim kara topraktır

Âdemden bu deme neslim getirdi
Bana türlü türlü meyva yetirdi
Her gün beni tepesinde götürdü
Benim sadık yarim kara topraktır

Karnın yardım kazma ile bel ile
Yüzün yırttım tırnak ile el ile
Yine beni karşıladı gül ile
Benim sadık yarim kara topraktır

İşkence yaptıkça bana gülerdi
Bunda yalan yoktur herkesler gördü
Bir çekirdek verdim dört bostan verdi
Benim sadık yarim kara topraktır

Havaya bakarsam hava alırım
Toprağa bakarsam dua alırım
Topraktan ayrılsam nerde kalırım
Benim sadık yarim kara topraktır

Dileğin varısa iste Allah'tan
Almak için uzak gitme topraktan
Cömertlik toprağa verilmiş Haktan
Benim sadık yarim kara topraktır

Hakikat ararsan açık bir nokta
Allah kula yakın kul da Allah'a
Hak'ın gizli hazinesi kara toprakta
Benim sadık yarim kara topraktır

Bütün kusurlarımı toprak gizliyor
Merhem çalıp yaralarımı tuzluyor
Kolun açmış yollarımı gözlüyor
Benim sadık yarim kara topraktır

Her kim ki olursa bu sırr-ı mazhar
Dünyaya bırakır ölmez Bir eser
Gün gelir Veysel'in bağrına basar
Benim sadık yarim kara topraktır

YORUM YAZ
Henüz yorum yapılmamış.

Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.