ÖNE ÇIKANLAR :

YAZARLAR

Meb’e Açık Mektup: Bir Eğitim Sendromu; Alan Değişikliği...

Osman Kürşat YORGANCI

14 Eylül 2014 Pazar 22:21
  • A
  • A

İki yıl kadar önce Bakanlık bir sistem değişikliği gerçekleştirdi ve 4+4+4 diye bildiğimiz yeni sisteme geçildi. Söz konusu sistem değişikliği dolayısıyla ve tabii olarak öğretmen ve öğrenciler bu değişiklikten doğrudan etkilendiler. Eğitim sistemimizle ilgili ileriye götürücü olması muradıyla gerçekleştirilen ve gerçekleştirilecek olan her yenilik elbette öğretmen ve öğrenciyi doğrudan, dolaylı olarak da veli ve aileleri, en nihayetindeyse toplumu etkileyecek. Böylesi sistem değişikliklerinde yeniliğe, değişime ve gelişime açık olması gereken bizlere düşen görev; en hızlı şekilde sisteme adapte olmak, olabilmektir. Öğretmen, öğrenci ve veli ayaklı düzeneği en sağlam biçimde zemine oturtmak için her bir ayağın en samimi biçimde üzerine düşeni yerine getirme sorumluluğu temel şart ise sistemin doğru işlemesinden sorumlu sistem kurucularının da bilinçli ve planlı hareket etme mesuliyeti bir diğer temel şart ve hatta vebaldir.
Yeni sisteme geçilmesinin üzerinden çok zaman geçmedi lakin sistem değişikliği sonucu azımsanamayacak sayıda Sınıf Öğretmeni norm fazlası durumuna düştü. Daha açık ve anlaşılabilir bir ifadeyle; 4+4+4 sistemi içerisinde gerekli sayıdan çok ama çok fazla Sınıf Öğretmeni’nin var olduğu anlaşıldı. Elbette meselemiz ne salt yeni sistem, sistem değişikliği ne de Sınıf Öğretmenleri... Meselemiz ve derdimiz olması gereken; geleceğimiz, yetiştireceğimiz öğrencilerimiz ve onların sahip olması gereken donanım… Sistem değişikliği dolayısıyla fazlalık durumuna düşen Sınıf Öğretmeni sayısı 42 bin gibi ciddi bir sayıya ulaştı ve yeni sisteme geçildiği günden bu yana 42 bin Sınıf Öğretmeni alan değiştirdi! Yani kırk yıldır tanıdığınız ve belki meslekte onuncu, hatta yirminci yılında olan bir Sınıf Öğretmeni, bir anda karşınıza Türkçe, Matematik, Beden Eğitimi, Fen Bilgisi, İngilizce, Okul Öncesi, Rehberlik ve daha farklı branşların öğretmeni olarak çıkıverdi! Rakamlarla durumun ciddiyetini ifade edecek olursak; yeni sisteme geçilmesinden bu yana Sınıf Öğretmenlerinden 5120’si Rehberlik, 4270’i Beden Eğitimi, 4219’u İlköğretim Matematik, 4037’si Türkçe, 3400’ü Fen Bilgisi, 3200’ü İngilizce, 2728’i Sosyal Bilgiler öğretmenliğine geçiş yaptı. Alan değişiklikleri sadece bu branşlarla da sınırlı değil, pek çok branşa geçiş yapıldı ve bu sayı toplamda 42 bine ulaştı. Şimdi en başta da belirttiğimiz gibi derdimiz üzüm yemek, derdimiz geleceğimiz, öğrencilerimiz, onların donanımı ve onlara sağlayacağımız kaliteli eğitim. Alan değişikliği yapan ya da yapmak zorunda kalan Sınıf Öğretmenleri değil elbette bu durumun sorumlusu, gerçekleştirilen sistem değişikliği bu sonucu doğurdu. Doğurdu doğurmasına da çeşitli sebeplerle tercih edilen branş ve bu branşlara geçiş yapan Sınıf Öğretmeni sayılarına baktığımızda geleceğimizin ve yetiştireceğimiz öğrencilerimizin yarınlarının hiç de parlak olmayacağını ön görmek müneccim olmayı gerektirmeyecek kadar açık! Neden mi? Şimdi mesele Sınıf Öğretmenleri değil, hepsi de başımızın tacı lakin Sınıf Öğretmeni, okuyup eğitimini aldığı branşın gereği yetiştiricilik yapma özellikleriyle donanmış olarak mezun olur ve öğretmenliğe atanır, öyle değil mi? Siz üç, beş ya da on yıldır Sınıf Öğretmenliği yapmış bir öğretmene haydi sen artık bundan sonra Türkçe, Matematik, Fen Bilgisi, Sosyal Bilgiler ve İngilizce öğretmeni olarak görev yap ve benim öğrencilerime bunları öğret derseniz ne olur? Öğretmenlik ihtisas mesleği değil midir? Dikkat ederseniz 42 bin Sınıf Öğretmeni’nin en yoğun şekilde alan değişikliği yaptığı branşların neredeyse temel branşların tamamı olduğunu görürsünüz. Bizim çocukların temel gereksinimleri bu alan ve branşın eğitimini almış öğretmen dururken bu eğitimi almamış öğretmen tarafından karşılanırsa ne gibi sonuçlar doğurur hiç düşündünüz mü?
Bu sene göreve yeni başlayacak öğretmenlerimizle ilgili geçtiğimiz günlerde resmi bilgilendirme yapıldı. Kontenjanlar, hangi branştan kaç öğretmene ihtiyaç duyulduğu, bu alanlara yapılacak öğretmen atama sayıları açıklandı. En fazla atama yapılacak branşın 6 binden fazla sayıda atama kontenjanı ayrılan Sınıf Öğretmenliği olduğunu hep birlikte öğrendik. Elbette atansınlar, ülkemizde değil Sınıf Öğretmenleri branşlarının eğitimini almış, alın teri dökmüş ve atanamamış tek bir öğretmen kalmasın, hangi branştan olursa olsun. 6 bin değil, 16 bin Sınıf Öğretmeni atansın ama bu öğretmenlerimiz ihtisasına sahip oldukları Sınıf Öğretmenliği işini yapmak üzere atansınlar. Bununla birlikte herkes gibi atanmayı bekleyen diğer alan mezunları için ayrılan kontenjan sayıları da yapılan alan değişikliği dolayısıyla beklenilenin çok ama çok altında kalmasın! Yarın yine ve yeni bir alan değişikliği hakkı tanındığında Sınıf Öğretmenleri yine ve yeniden Türkçe, Matematik, Fen Bilgisi, Sosyal Bilgiler, İngilizce gibi temel branşlara ve başka alanlara geçiş yapacak! Geleceğimiz olan çocuklarımız alanının eğitimini almış branş öğretmenlerimiz dururken neden bundan mahrum kalsınlar? Eğer bu durum böyle devam edecekse fakültelerimizde öğretmenlikler neden çeşitli branşlara dönük ayrılmış, neden farklı öğretmenlik alan ve bölümleri var? Kapatalım diğer bütün öğretmenlik bölümlerini ve sadece Sınıf Öğretmeni yetiştirelim! Her sene sayısı kaç olursa olsun sadece Sınıf Öğretmeni atayalım ve onlara alan değişikliği hakkı tanıyalım, onlar da istedikleri alanı tercih etsinler ve o alanın öğretmeni olarak görev yapsınlar! Üniversiteye yeni başlayacak ve Eğitim Fakültelerini tercih edecek öğrencileri hangi öğretmenliği tercih etsem düşüncesinden de kurtarmış oluruz böylece, gönül rahatlığıyla Sınıf Öğretmenliği bölümünü tercih ederler hiç olmazsa! Teşbih, kinaye bir yere kadar lakin olan bizim çocuklara, sizin çocuklara oluyor ve olacak bu iş böyle giderse.
Sayın Bakanım, Sayın Müsteşarım, Sayın İnsan Kaynakları Genel Müdürüm ve çok kıymetli Bakanlık Bürokratları; yakın gelecekte geleceğimize kota koyuyoruz kendi elimizle, bu çocuklar bizim, bu çocukların gereksinim duydukları alanlarda eğitilmesini sağlamak vazifesi de vebali de bizim üzerimizde, bu sorumluluk her birimizin omuzlarında…

kursatyorganci@hotmail.com

YORUM YAZ
Henüz yorum yapılmamış.

Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.