Sakın ha! Masaya oturma deme, pazarlık hiç deme, münakaşaya katiyyen girme.
Görüşme de, hatta mülakat...

Görüşme dedin mi? Aman ha! Demeyesin "Hökümet" görüşüyor,
kızdırmayasın devletlü padişahını.

Devlet görüşüyor de, devlet. Çaktırma, salağa yat...
Devlet kim mi? "Ananı da al git." şey pardon, kimmiş sor anana?

Apo! Aboo, ne dedin sen? Aman, deme gardaş, deme... Ne mi diyeceksin?
İmralı de, dur dur hatta sade ve sadece "Ada" de...

İt deme, it oğlu it hiç deme, yiğ-it deki sağlayasın katkı... Neye mi?
O hoo, işimiz çok senle... Süreç süreç... Süreç'e...

Terörist başı! Haşa. Ben ne bileyim neyin başı! Katil! Ne münasebet efendim.
Hele bebek katili! Aman derim, deme...

Sayın! De. Ağzın laf yapsın biraz.
Nobel Barış Ödüllü "halk kahramanı" de, de ki hem ileri görüşlülüğüne de delil olsun. Nasılsa yakında "Nobel Barış Ödülü'nü" de verirler zaten...

Ha bu arada "Barış" demişken, silesin artık lügatinden "Savaş'ı"...
Hep Barış, hep Barış de...

"Terörist" deme artık, onlar da "ana kuzusu!" be.
Öğren artık şu "Barış Dili'ni"... Birazcık hoşgörü, birazcık sevgi ve muhabbet, dil bu; "Sevgi Dili"...

Neymiş efendim "PKK" falan, talan olursun talan... "Kandil" de. Yumuşat efendim, yumuşat...

Hapis, ceza, tecrit mecrit ne! "Ev hapsi" mev hapsi, hele bu da ne! Demokrasi de, özgürlük de... Ben demedim, Kürşat YORGANCI dedi, de. Zaten dediydi dersin...