İnsan, hayatı boyunca yaşadığı bütün olayların bir yansıması, özeti ya da tipik bir görüntüsüdür. Öyleyse ömür serüveninizde bu görüntüyü hep net tutmaya çalışın.

Gününüze mutsuz olarak uyanmanıza neden olan birileri varsa, hiç acımadan bu insanları hayatınızdan çıkarın. Aksine bu mutsuzluğun ardından aklınıza gelen o kişi hayatınızı renklendiriyorsa o insanı da hiçbir zaman bırakmayın. O kişinin konuşmasıyla, gülüşüyle ve davranışlarındaki sıcaklıkla beyninize bıraktığı o betimsel ifadeyi düşündükçe hissettiğiniz sevinç, insanın gerçek değerini ortaya koyuyor. İnsan, yaratılışındaki mükemmeliyetin gereği olarak aşka ve peşinden gelen mutluluğa layık bir varlıktır. İç dünya olarak kimseye anlatamadığınız duygularınızı paylaşabileceğiniz bir en yakınınız mutlaka olmalıdır. Yoksa kimseyle paylaşma cesareti sunamadığınız duygularınız, zihninizi törpüleyerek sizi mutsuzluk ülkesinin irticalı insanı yapacaktır. Bu durumda da yanlış kararlar vereceksiniz ve muhtemel sevinçlerinizi kesin üzüntülere dönüştüreceksiniz.

Peki, teorik olarak bu şekilde ifade edilebilen duygusal analizlerin yaşantımıza yansıtılması nasıl olacak?

Hayatınızda bir değişiklik yapmaya karar verirseniz, öncelikle bu değişime kendinizden başlamalısınız. O gün farklı bir şeyler yapın, doğayla yeniden tanışın, tekdüze bir yaşam tarzı olan insanlardan uzak durun ve sevgiyle dolun. O gün gözünüz hep sizin için uygun birini arasın. Evet işte karşınıza biri çıktı, henüz konuşma fırsatınız olmadı ama tam aradığınız kişi, kalbiniz yerinden çıkmak üzere… Konuşmak için can atıyorsunuz fakat ortam müsait değil. Birkaç gün böyle geçti. Rüyanızda o da size aşkını itiraf etti. Elini tuttunuz belki de öptünüz. Derken bir konuşma fırsatınız oldu. Onda aradığınızı bulamadınız, ve büyük bir hayal kırıklığı… ancak üzülmeyin ve yanıldığınızın farkında olun. Hani biri vardı sabahlara mutsuz uyanan… Bakın şimdi aşk arıyor. Demek ki kendi değişiminizi tamamlamış durumdasınız. Hem aşk ve mutluluk; ararken bulduğunuz birinde değil, hiç aklınızda yokken karşınıza çıkan bir yürekte saklıdır. Artık duygularınızda o körelmiş durumdan kurtulmuş durumdalar. Ve çok değil, sadece birkaç gün sonrası… Görüş alanınıza giren aşktan bir bedene olan hayranlığınız, sizi onun yüreğinden de haberdar etti. Aslında bu duygu dış etkenlere karşı yeterince izole edilmiş olan bir aşkın ve peşinden gelecek olan mutluluk serüveninin başlangıç kısmını temsil etmekteydi. Sabahları uyanmanızla aklınıza o gelecek, her an ne yaptığını düşüneceksiniz ve onu kalbinize bir motif olarak işleyeceksiniz. Bütün görüşmelerinizde içinizden geçtiği gibi…

Bu tarif mutluluğun sadece bir yoluydu. Ancak öyle bir yol ki, istisnasız her insan üzerinde aynı etkiye sahiptir. Ayrıca dizini kırıp birazcık düşünen her insan, kendi içgüdüleriyle mutluluğu yakalayabilecek bir frekansa sahiptir.

Sevimli bir bedenin içine yansıyan temiz kalpli bir kişilik ve her tarafta mutluluğu arayan siz; sanırım birbirinizi tamamladınız. Şimdi sıra bırakıp giden ve size her türlü mutsuzluğu yaşatan kişileri bulup, bunların hepsi için tek tek teşekkür etmeye geldi.

Umarım, hiç birimiz mutluluk formüllerine muhtaç olacak kadar mutsuz değilizdir.

SAĞLICA(Ş)KLA KALIN…