ÖNE ÇIKANLAR :

YAZARLAR

MİT - MOSSAD savaşı

Efe DEMİRCİ

24 Mayıs 2013 Cuma 14:34
  • A
  • A

İki yıl önce Türkiye’nin Suriye-İsrail arasında arabuluculuk girişimi ve hemen ardından gelen İsrail’in Gazze operasyonu ile başlayan gerilim süreci.

Erdoğan, bu hareketi kendisinin bölgedeki rolüne karşı bir girişim olarak algıladı. İki yıl önce Davos’taki “One Minute” çıkışı ile buna yanıt verdi.
Sonra olaylar bilindiği gibi gelişti.
Ve son Mavi Marmara olayı süreci doruk noktasına taşıdı.
Türkiye açısından İsrail’in 9 ölümlü Mavi Marmara baskını, Davutoğlu’nun deyimi ile “Türkiye’nin 11 Eylülü” oldu.
Türkiye-İsrail ilişkileri “ askeri stratejik ortaklık ve işbirliğinden”, açıkça karşıtlık ve “düşmanlık” noktasına taşındı.
Erdoğan’ın bütün dünyaya ilan ettiği gibi Türkiye artık İsrail’e karşı Hamas, Filistin ve Gazze halkının yanında yeralıyor.
Yine İsrail’e karşı Suriye ve İran ile ittifaka gidiyor.
Hatta bu ortak askeri işbirliği ve manevralara kadar gidebiliyor.
Türkiye, AKP Hükümeti ve Erdoğan’ın şahsında “Ortadoğu’da yükselen yeni lider”, “Bölgede mazlumların koruyuculuğuna soyunan yeni Abi” rolünü oynamaya başlıyor.
Bölgede “etkin, oyun kurucu ve müdahale edici yeni aktör” olarak sahneye çıkıyor.
ABD tam Irak’tan çekilmeye hazırlanırken, Afganistan’daki savaş Batı için gittikçe çıkmaza saplanırken ve İran, İsrail’e karşı nükleer tehdidini arttırırken, Türkiye adeta saf değiştiriyor.
Bu durum yeni. Bu durum ciddi.
ABD ve NATO açısından da önemli ve ciddi.
Çünkü ABD, Batı, AB ve NATO’nun bölgedeki sağlam müttefiki ve partneri olarak algılanan Türkiye, ilk kez açık açık saf değiştirme, kendi rolünü kendi belirleme sinyalleri veriyor.

ABD ve AB’nin, NATO’nun kısmen düşman gördüğü Hamas, İran gibi güçlerle aynı safta görüntü veriyor.
ABD’de peşpeşe çıkmaya başlayan bir dizi yeni yorum Türkiye’nin bu yeni rolünün “ABD için başağrısı yaratacağı”na dikkat çekiyor.

Ama bu daha başlangıç!

Yıllardır CIA’nin MİT ile yakın işbirliği içinde çalıştığı göz önüne alınırsa, bu yeni durumun CIA için de gerçek bir “şok” olduğu açıktır.
Aslında bölgedeki başka bir dizi “aktör” için de şok yeni başlamaktadır.
9 ölümlü Mavi Marmara olayı Türkiye-İsrail ilişkilerinde bir milat oldu. Ama anlaşılan o ki, MİT-Mossad ilişkileri için de bir milat olacak.

MİT ve Mossad, aslında Soğuk Savaş sonrası yakın olmuş, zaman zaman teröre karşı işbirliği yapmış bölgedeki iki önemli istihbarat örgütüdür. Hiram Abas gibi MİT’te bir dönem önemli işler yapmış isimlerin adını anmak bile yeter.
Ama şimdi çok “kanlı savaş” görmüş, fakat adeta “kana doymamış Ortadoğu toprakları” şimdi yeni bir MT-Mossad savaşına da sahne olmak için hazırlanmaya başlıyor.

Bunun ilk işareti Mossad’dan geldi.
Mossad’a göre Mavi Marmara operasyonunun arkasında Türk Hükümeti’nin MİT’in başına yeni atadığı 42 yaşındaki Hakan Fidan var.

Erdoğan, Davutoğlu ve Fidan, gemi operasyonunu Ortadoğu’da İsrail’e karşı uluslar arası politik bir operasyonun parçası olarak başlattılar.
Burada önemli olan, olayın gerçeği değil. Mossad’ın böyle bir kanaate sahip olması.
Bu olay, tam da Türkiye’de “Mossad, PKK’yı Türkiye’ye karşı taşeron terör örgütü olarak mı kullanıyor?” sorularının kamuoyunda açıkça tartışılmaya başladığı günlerde meydana geldi.
İskenderun’da deniz kuvvetlerine, Mavi Marmara ile eşzamanlı yapılan terör saldırısı, çok kişide “Bunun arkasında Mossad mı var?” kuşkusunu yaratmıştı. Kuşkular, Türkiye’de roket yüklü bir trene PKK saldırısı ile iyice pekişti.
Sabotaj yapılan trende Ortadoğu’ya muhtemelen Hizbullah ve Hamas’a gönderilen roketler çıktı. İstihbarat, zamanlama ve sabotaj mükemmeldi.

Sonuç:
Türkiye’de güçlenen kanı: “PKK terörünü artık Mossad yönlendiriyor!”

Bu kanı kuşkusuz bundan sonra bir dizi önlemi de beraberinde getirecek.

MİT 5 kat dikkatli olmak zorunda

Ama hayat artık hiç kimse için daha kolay olmayacak.
Çünkü MİT ilk kez, şimdiye kadar arkasında sosyal, siyasi ekonomik bir dizi neden ve çözüm aranan PKK terörünün arkasında, artık her fırsatta Mossad’ın gölgesini de aramaya başlayacak.
Üstelik tüm Türkiye coğrafyasında zaten hassas durumda olan etnik gerilim ve çatışmanın fitilini artık, PKK dışında güçler de ateşleyebilir hale gelecek.
Bu kuşkusuz daha tehlikeli, daha can sıkıcı ve provokasyonlara daha açık bir durum.

MİT’in Türkiye’nin her noktasında artık 5 kat daha uyanık ve dikkatli olması gerekiyor!

kaynak: Euractiv.com.tr

YORUM YAZ
Henüz yorum yapılmamış.

Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.