ÖNE ÇIKANLAR :

YAZARLAR

SIRLAR ALEMİ GİZLİ HAZİNE

Mustafa Hakkı Söyler

29 Ağustos 2014 Cuma 10:06
  • A
  • A

Ben gizli bir hazineydim. Bilinmeyi istedim. Halkı yarattım. Evliyaların eserlerinde, buna hadisi kutsi deniyor. Bazıları bu sözün hadisi kutsi olmadığını söylüyor. İsmail Hakkı Bursevi hadisi kutsi olduğunu söylüyor. Demek ki, Allah'ın muradı bilinmek. Arif burada, Allah ile birleşme diye birşey olmadığını çünkü ayrı diye birşey yoktur cümleleriyle açıklamaktadırlar.

Birleşme iki mevcut arasında olur. Sütün içinde yağ vardır. Su, bitkilerin içine girip karışır. Cenab-ı Hak’ta, vahdette böyle birşey söz konusu değildir. Allah herşeyden münezzehtir. Hakikat ehli, marifet Allah'ı doğru olarak bilme ilmidir. Hak Adem'i kendi suretinde yarattı. Emanet dağlara, göklere ve yeryüzüne yüklenmştir. Cahil ve zalim olan insan bu emaneti yüklenmiştir ancak bu emanet yüklendikten sonra insan Rahman suretiyle bilgili ve adil olmuştur. Seyyid Muhammed Nurul Arabi: ''Allah'ın Kur’an da biz demesi insanda ki gizli sıra işarettir. '' demiştir. Allah Adem'e eşyanın bütün isimlerini öğretti. Arifler bu sırrı anlamaya çalışırlar. Göklerde murat yüksek, yüce alemler. Dünyadan murad süfli alemler. Hayalden murad süfli ve tüm yaratıklar. İnsan El Bedi ismi itibariyle emaneti yüklendi. Netice olarak bitkiler El Rezzak, hayvanlar El Müzüll, melekler El Kaviyy, cinler El Latif isimlerine mastardır. İnsan ise tüm isimleri kendinde toplayan El Cami isminin mastarıdır. İnsan bu itibarıyla yüksek derecelere nail oldu. Ayetin sonunda zalim ve bilgisiz insanın olması ise geceye işarettir. Gece herşeyi örter ve saklar. İnsanda Allah'ın sırlarını örter ve saklar. İnsanın hilafet sırrı buradadır. (Biz emaneti göklere, yerlere gösterdik. Bunlar emanetimizi taşımaktan çekindiler. Af dilediler. Sonra biz bu emaneti acımasız, bilgisiz olan insana yükledik.) (Ahzab 72) Yapılan güzel işler ruhların, meleklerin güzel şekillerine girerek göründükleri vakidir. Yapılan tespihler, Peygamberimize getirilen salavatlar harfleri kadar melekler yaratılıp, namaz kılanlara, salat getirenlere iyi ameller güzel suretlere bürünüp müminlere göründüklerini Resullah hadisinde haber vermiştir. Yani yapılan ameller güzel surette görünürler.

Gönlümüzü zikirden gafil kılmamalıyız. Dünya hayatı istenilerek yapılan zikirler bir fayda vermez. Hadisi şerifte: ''kıblesi hak olmayanın namazı yoktur. '' buyrulmuştur. İnsanların kafasında hep kader sırrı vardır. Allah dilediğini yapar. Allah ne dilerse ona hükmeder. Evliya burada şu örneği verir, çam ağacının gövdesinden mobilya yapılır. Budaklı kısımlarından odun yapılır. Budaklı kısım dile gelse bendende mobilya yapın dese. Ne denir? Senin istihadın odun olmaktır. Her canlı programına göre, yaratılışına göre celalde veya cemalde kullanılır. İyi de lazım kötü de, herşey zıttıyla bilinir. Sana iyiliklerden isabet eden herşey Allah'tan, sana kötülükten isabet eden herşey kendindendir.( Nisa 79). Bizden iyi olan işleri, kendimizi batın (gizli) Allah'ı zahir görürsek bu hale kurbü feraz denir. Kötü çirkin işlerde, Allah'ı gizli (batın) kendimizi zahir görürsek bunada kurbü nevafil denir. Sonuç olarak, iyilikleri Allah'tan, Allah bizi böyle kullandı, kötülükleri kendimizden görürsek.. Kamil insan oluruz. Söyle Ya Muhammed herşey Allah'tandır. Yani Allah'ın yaratmasıyla dilemesiyle olur. (Nisa 78).

İnsanlarda manevi perde vardır. Ehlullah nazarında perde yoktur. Ehlullah surete itibar etmez. Perdeleri kaldırır Hakk’ı görür. Allah'tan başka hiçbirşey yoktur Ehlin nazarında. Bu çok derin zevk aleminde yaşanılan bir olaydır. Allah bütün görünenlerde görünmeyenlerde tecelli etmiştir. Her mazhar suret ciyetiyle diğerine uymasada hakikat itibarıyla birbirinin aynısıdır. Herşey hakikatı yani gerçeği itibarıyle birdir. Buda yüce Allah'ın vücududur. Allah her yerdedir. Tüm alemi kaplamıştır. Eşyanın her biri hakikat itibarıyla ben hakkım dese bu söz yalan olmaz çünkü her suret Hak’tan sadır olmuştur. Allah, kainatı yoktan var etmedi. Var olandan var etti. Eşyanın suretleri için ayrı ayrı isimleri olmasından dolayı bunlara Hak demek caiz olmaz çünkü yaradılmışlara ait isimler birbirinden ayrılmıştır. Allah'ın zatından başka herşey yok olacaktır. Ancak onun zatı kalacaktır. (Kasas 88). Hadis şerifte Allah vardır O’nunla birlikte hiçbirşey yoktur. Hz. Ali bu sözü duyunca hala öyledir demiştir. Bir isimle kayıtlanmış olana Hak demek küfürdür. Ve bunlara Hak diyen kafir olur. Çoğalma görülmediği yani insan hayvan veya görülmediği vakit haktır. İnsan hayvan görüldüğü vakitte haktır. Bunun misali denizde fırtınadır. Denizlerde dalgalar görülür. Biz dalgalara vücut vererek dalga deriz. Hava sakinleşince fırtına dindiği zaman dalgalar kaybolur çünkü dalgalar denizden başka birşey değildir. Su kabın rengini alır. Her suret görünüş itibarıyla var sanılır fakat hepsi hayalden ibarettir. Her suretin aslı ve hakikatı ondan başka birşey değildir. Bu sebeple görülen tüm vücutlar hakikat hesabıyla varlığını Hak’tan alır. Zerre bütünün aynısıdır. Yüz binlerce suret görünsün o yine Vahıd’dir. Yani birdir. Cenab-ı Hak herşeyde vardır. Her tecellinin kaynağı Hak’tır.

Bilen, hem söyleyen, hem işleyen
Sensin El Hak cümleden bir görünen
Kenan’da daim Allah var diyen Sensin,
Allah sensin ancak bir güman
Kenan Rifai …

Tam kendimden kendime yol buldum derken,
Uruc eden miraçta erilen zat hep sen imişsin.
Mübeccel Sönmez

Dost yüzün görüncek şirk yağmalandı
Onun için kapuda kaldı şeriat
Yunus Emre

Sen sende gözet hakkı
Hemen gezme yabanda
Kendinde iken sen onu gayride arama
Ahmed Kuddusi

Bilmez ehli zahir ehli batın bildiğin zinhar
Sorar isen onu aynel yakın hakkı bilenlerden sor
Ahmed Kuddusi

YORUM YAZ
Henüz yorum yapılmamış.

Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.