ÖNE ÇIKANLAR :

YAZARLAR

İtidalli olmak

Muhammed KAYA

09 Nisan 2013 Salı 10:44
  • A
  • A

Yüce Dinimiz İslam her hareket, davranış ve yaşam biçimimizde bizlere itidali (Orta yol) emreder. Hayatımızın her devresinde, hareketlerimizin en hayırlı olanının itidalli olanları olduğunu söyleyebiliriz. Davranış ve tutumlarımızda ifrat ve tefrit diye nitelendirdiğimiz, aşırıya kaçma, ya da olması gerekenin çok gerisinde kalma gibi yanlışlara düşmekteyiz. Bazen iyidir sanıp sıkı sıkıya sarıldığımız davranış ve ameller itidalin bozulması sebebi ile kötü bir hâl alabiliyor. İşte bu yazımızda, yakalamamız gereken itidali (orta yol) paylaşalım istedik siz okurlarımızla.

Değerli kardeşlerim, İsraf dinimizde haram kılınmıştır, nitekim sofra dualarımızıda süsleyen Rabbimizin bir ayeti celilesinde “Yeyiniz, içiniz ama israf etmeyiniz. Çünkü Allah israf edenleri sevmez.(A'raf suresi/31. ayet) ” buyurmaktadır. Bir hadisi şeriftede amel ve ibadetleri düzgün olup cimri olan bir kadın haber verildiğinde sevgili peygamberimiz, o kadın cehennemdedir (İmam Gazali/Kalplerin keşfi) buyurmuştur. Şimdi ikisinin ortasını nasıl bulacağız? İkisinin ortasına Rabbimiz ve Peygamberimiz cömertlik demişlerdir.
Cömertlik demek malını olur olmaz her yere vermek anlamına gelmemelidir. Kişi kalbine danışır, kalp onay verir, bu iş ilahi rızayı cezbediyor kanaati oluşuyorsa, işte bu verme işi, müslümanın sevap hanesine altın harflerle yazılan, Rabbimizin meleklerine karşı kuluyla iftihar ettiği bir olay haline gelir. Unutmayalımki, “Mülkün sahibi, Allah'tır. (c.c.)”

Saldırganlık ile korkaklıkta aynıdır. Olur olmaz her hadiseye kızan, olayları araştırmadan, öfkelenen , gelen her habere kulak asarak başka bir müslümana galiz küfürler savuran birisi saldırganlığa temayüllü birisidir. Oysaki yüce dinimiz bizlere dünyevi işlerde affetmeyi, dini işlerde şecaati emretmektedir. Üzülerek belirtelimki bu necip millet geçmişindeki bu mirasa günümüzde sahip çıkamamış, dini meselelerde korkak, bana dokunmayan yılan bin yaşasın sözleri ile hareket ederken, dünyevi çıkarları veya insanların bazen sakarlıktan, bezen dikkatsizlikten, bezende bilgisizlikten kaynaklanan hatalarını çok sert bir şekilde cezalandırma eğilimindedir. Bir annenin kırılan bardak sebebi ile çocuğunu dövmesi, yapılan bir iş eksikliği sebebi ile işinden atılan bir emekçi, futbol maçlarında yenilen tarafın meydan muharebelerini anımsatan kavgaları. Örnekler çoğaltılabilir ama bu tür bir terbiye metodunun kesinlikle yanlış olduğu kanaatindeyiz.

Terbiye sözü ile kapattığımız bir üst paragrafımızı günümüz hastalıklarından bir yanlışla devam ettirelim. Anne ve babalar özellikle kız çocuklarını ahlak , namus, hâl ve hareketleri konusunda titizlikle uyarırken, erkek çocuklarını bundan mahrum bırakmaktalar. Dilerseniz sıkıntıyı biraz açalım. Bu sahifelere aktarırken hicap ediyoruz ama konunun anlaşılması için yazmak durumunda olduğumuz bir yara bu.
Her geçen yıl toplumu kemiren, sapık, tecavüzcü, ahlaksız bir nesil büyümekte. Haber bültenlerinde sıkça rastladığımız, giderek artan bu olaylar millet olarak başımızı eğmektedir. İyide ne yapalım, zaman kötü demeye niyetlenmeyin sakın. Çünkü kız çocuklarımızın yetişmesi kadar erkek çocuklarımızında yetişmesi, namus, iffet konusunda nasihat edilmesi gerekirken toplumumuzun bir kesimi “erkek adam, ne olacak istediği gibi hareket etsin” anlamındai gaflet ve delalet kokan bir anlayışla flört yapan erkek çocuklarına inanılmaz bir destek vermekteler.

Değerli kardeşlerim, toplumda iki cins insan bulunmaktadır, kadın ve erkek, bu iki cinsin birini diğerinden eksik yetiştirirsek önünü alamayacağımız felaketler bizi bekler. Konu hakkında sevgililer sevgilisinin bir metodunu aktaralım.
“Bir genç peygamberimize gelerek, ya resulallah nefsim beni zina etmek konusunda çok sıkıştırıyor dediğinde, efendimiz gencin rencide olmaması için onu yanına yaklaştırarak usulca “aynı şeyin, annenin, halalnın, teyzenin başına gelmesini arzu edermisin dediğinde, genç her birisinin ismi sayıldığında göz yaşı dökerek canım sana feda olsun, etmem ya Resulallah demiş. Kurban olunası Resulullahta, işte ey genç seninde zina yapmak istediğin hanım, ya birinin annesidir, halasıdır, teyzesidir, deyince genç hıçkırarak ağlamıştır. Sevgili peygamberimiz elini gencin göğsüne koyarak dua etmiş, ashabına gencinde uygun gördüğü bir hanım bulunarak derhal evlendirilmesi emrini vermiştir.(Kütübi Sitte) ” her birisi hadisi şeriflerden ilham alınan atasözlerimizden biriside bu konuyu şöyle özetler. “Çalma elin kapısını parmakla, çalarlar kapını tokmakla.”

Sabır konusunda da itidali yakaladığımız pek söylenemez. Bazen sabır adına tembellik yapıp Hiçbir tedbir almadan, felaketlere davetiye çıkaran biz insan oğlu, bazende sabırsız davranışlarla bataklık içinde çırpındıkça batıp sonrada Allah'a isyan boyutuna varan günahlara düçar olmaktayız.

Dedik ya kardeşlerim dinimiz itidalli olmayı emreder. Son sözümüzü dinini yaşama gayretinde olan insanlara, bırakın destek olmayı, köstek olan bazı düşüncesiz sözlerle noktalayalım.

Bir dostumuz namaza başlayacak, hemen bir arkadaşı “kardeşim sen her akşam kahveden çıkmıyorsun, gereksiz arkadaşların var, üç gün namaz kılıp geri bırakman çok daha büyük bir günah olur” diye bu kardeşlerimizin kanına girmekteler. Oysa o kişinin namaza başladıktan sonra o hallerini tek tek düzeltmeyeceğini nereden biliyorsunuz. Veya umreye, hacca niyetlenen bir kardeşimizi, daha yaşın kaç gidip gelince dinin emirlerini harfiyyen tutabilecekmisin, tekrar günaha dalarsan daha kötü olur diye o kardeşimizin bu hayırlı düşüncesini ülkemizde meşhur olan, 65 yaş sonrasına erteleme gayretleri vardır. Kendini düzeltme kararlılığında olan bir kardeşimizede sağa dön günah, sola dön günah, ağzını aç günah, şunu yap günah, bunu yap günah diye diye insanlarımızı dininden soğutan bazı bilinçsiz veya bu işi kasten yapan insanlar kime hizmet ettiklerini çok iyi düşünmelidirler.

Bu vesile ile öğretmenlerimizin, hocalarımızın, terbiye görevini üstlenen tüm öğreticilerimizin, Allah ve Resulünden ilham alan, terbiye metodunu bu doğrultuda yürüten Allah dostları ile irtibat halinde olmaları dileğiyle. Şimdilik hoşçakalın...

YORUM YAZ
Henüz yorum yapılmamış.

Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.