ÖNE ÇIKANLAR :

YAZARLAR

IRKÇI EMPERYALİZMİN MÜRŞİDLERİ VE HAİM NAHUM DOKTRİNİ

Mehmet Anıl KADIOĞLU

01 Ekim 2014 Çarşamba 00:30
  • A
  • A

Irkçı emperyalizm faizci kapitalizmi kullanarak parayı eline geçirdikten sonra Ortadoğu'da Büyük İsrail Devleti'ni kurma çalışmalarına hız verdi. İlk önce devletin kurulacağı topraklara ihtiyaç duyulmasından ötürü bu toprakları parayla satın almak istediler. Aslen Avusturyalı olan ve o dönemin en ünlü Yahudisi ve Siyonizm'in de kurucusu olarak bilinen Theodor Herzl Osmanlı padişahı Ulu Hakan Abdulhamid Han'a bir elçi gönderir. Şimdiki Filistin çevresinde bir miktar toprak talebinde bulunur. O dönemde Osmanlı Devleti Ruslarla savaş halindedir ve paraya şiddetle ihtiyaç duyar.Buna rağmen Sultan Abdulhamid böyle bir teklifin gerçekleşmesinin asla mümkün olmayacağını elçiye bildirir ve elçi huzurdan ayrılır. Sultan Abdulhamid'in huzurundan ayrılan elçi , Theodor Herzl'in yanına dönerek Sultan'ın teklifi kabul etmediğini bildirir. Bunun üzerine Theodor Herzl kendisini bu konu için görevlendirenlere !!! giderek hesap vermeye başlar. Söylediği sözler oldukça manidardır. ''Bu adam hayatta iken bırakın devlet kurmayı bizim yerimizden kıpırdamamız mümkün değil'' der.

Tüm bu olayların ardından Siyonistlerin sarf ettiği 3 başlık Theodor Herzl liderliğinde toplanan 1897 Basel Konferansı'nda karar haline getirildi.Peki neydi bu kararlar? Birincisi, eğer müsaade etmez ise Sultan Abdulhamid'i tahttan indirmek.İkincisi, Abdulhamid'in ardından tahta geçecek olan yeni Osmanlı Padişahı da aynı tutumu sergilerse yani Büyük İsrail'i kurmamız konusunda bize mani olursa Osmanlıyı yıkmak.Üçüncüsü ise Büyük İsrail kurulduğunda etrafındaki Müslüman ülkeler başkaldırırsa 100 sene içerisinde İslam'ı ortadan kaldırmak.

Bu kararların 1897 Basel Konferansı'nda onaylanmasının ardından uygulanmaları için aranan isim ise Emanuel Karoso (Emanuel Karasu) oldu. Emanuel Karoso İtalyan Hahambaşısıdır.Aynı zamanda İttihat ve Terakki'yi bir cemiyet olarak kuran kişidir.Karoso bu 3 maddenin uygulanabilmesi için 5 sene etüt çalışmalarında bulundu. İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin içerisinden bulunan birçok asker ve subayı mason yapmış ve cemiyet içindeki gücünü en yüksek seviyeye çıkarmıştır. Karoso'nun Sultan Abdulhamid'i saltanattan göndermek için ilk vazifesi saltanata rakip bir yapı oluşturmaktı. Bu amacını gerçekleştirebilmek için 1908 yılında büyük uğraşlar sonucu (Meclis-i Milli) Millet Meclisi'ni açtırdı. İttihat ve Terakki Cemiyeti'ni meclis açıldıktan sonra bir parti haline getirdi ve kendisi de Selanik milletvekili oldu.Böylece elinde tuttuğu askeri gücün yanı sıra siyasi gücü de kendi bünyesine almış oldu. Meclis açıldıktan sadece 1 yıl sonra 1909'da Sultan Abdulhamid'in halline yönelik kararı meclisten çıkarmayı başardı.Bu kararın Sultan'a tebliği için meclis tarafından görevlendirilen ve 27 Nisan 1909 Salı günü sarayı ziyaret eden 4 kişilik heyetin başında bizzat Emanuel Karaso bulunuyordu.

Bugüne kadar öğrendiğimiz tarihin aksine !!! Libya'nın İtalyanlara bırakılmasında Karoso'nun etkisi büyüktür. Balkan harbinin çıkmasında da en etkili isimlerden olan Karoso Yunanları,Rusları ve Rumları bir arada toplamayı başarmış ve onların Yeşilköy'e kadar ilerlemelerine ortam hazırlamıştır. Hiç lüzum yok iken Osmanlı'nın 1.Dünya Harbi'ne girmesinde de Karoso'nun etkisi tartışılamayacak şekilde fazladır. Bunun sonucu olarak Osmanlı 4 sene boyunca 30 cephede savaşmak zorunda kaldı. Fransızların Maraş'a, İngilizlerin Ürdün'e girmesinin amacının kendi hesapları için değil İsrail Devleti'nin oluşumuna zemin sağlamak olduğunu da unutmamak gerekir.

Theodor Herzl ve Emanuel Karaso'nun ardından Haim Nahum 3.ırkçı emperyalist olarak kabul edilir. Haim Nahum İnönü'nün 'sözde' müşavirliğini yapmış, İttihatçıların Mısır Hahambaşısıdır. Haim Nahum Lozan'da ileriye sürdüğü doktrin ile ön plana çıkmıştır. 1.Dünya Savaşı sonrasında galip devletlerin '' biz Dünya Harbini Büyük İsrail'i kurmak için yaptık.Madem galip de geldik. Neden galip olduğumuz halde İsrail'i küçük kurup büyütmeye çalışalım, kurmuşken büyüğünü kuralım.'' diyerek Lozan'ı imzalamak istememesinin ardından Nahum, önerdiği doktrin ile galipleri ikna etmeyi başarır. Önerisinde Lozan'ı bir timeout anlaşması olarak görmelerini aslolanın zaten Sevr olacağını anlatır.Yaptıkları hesaba göre uzun vadede de olsa Büyük İsrail kurulduğunda etrafında ona tehdit unsuru olabilecek güçlü bir devlet olmayacaktır.

Haim Nahum Doktrini'nde şu 6 madde dikkat çekicidir. Anadolu insanını aç ve işsiz bırak, borçlandır, dininden uzaklaştır, böl, birbiriyle çarpıştır, yumuşak lokma haline getirerek kolayca yut. Öne sürülen bu doktrine rağmen siyonizmin kontrolünde olan Amerikanın Lozan'ı imzalamaması da dikkat çekicidir.

Theodor Herzl'in 1897'de I.Siyonist Kongrede ''Ben Basel'de İsrail Devleti'ni kurdum.En geç 50 yıl içinde bu gerçek olacak demesinden 50 yıl sonra 14 Mayıs 1948'de İsrail Devleti'nin kuruluş deklerasyonu ilan edilmiştir.

O dönemlerden bugüne, bizlere öğretilen tarihin ne derece doğru olduğunu anlamaya çalışmak herkesin üzerine düşen sorumluluklardan bir tanesidir. Yukarıda anlatılan Haim Nahum Doktrini'ni her Türk evladı büyük bir titizlikle analiz etmek ve tarihten günümüze yaşanan olayları bu bağlamda değerlendirmek zorundadır.

YORUM YAZ
TOPLAM 1 YORUM

Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.

  • - Sabri Öztekin:08 Aralık 2014, Pazartesi 15:35

    Rahmetli Erbakan hocamız da zamanında bunları çokça anlatmıştı ama dinleyip anlamaya çalışan yokki hemşerim.