Önce bir haberi paylaşalım:

“Başbakan Tayyip Erdoğan ve Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Mesut Barzani'nin Diyarbakır görüşmesinin, hazırlık sürecindeki aktif isimlerden AK Parti eski Diyarbakır Milletvekili Abdurrahman Kurt, A Haber'de yayınlanan Selin Ongun'un sunduğu Bi Sormak Lazım programında Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir'in nikah törenine neden katılmadığını açıkladı.

Başbakan Erdoğan'ın Başdanışmanı Yalçın Akdoğan, Star Gazetesi'nde yayınlanan yazısında Osman Baydemir'in "örgütün baskısı nedeniyle toplu nikah töreninde nikah kıymadığını" kaleme almıştı.

Diyarbakır temaslarını yakından izleyen isimlerden Abdurrahman Kurt ise Osman Baydemir'in "dini kaygılarından dolayı nikah kıymaktan çekindiğini" aktardı. Osman Baydemir ile konu hakkında yaptığı görüşmeyi anlatan Kurt, "Osman Baydemir'in kaygısını ve sözlerini de Sayın Başbakan'ı uçağa yolcularken aktardık" dedi.

Abdurrahman Kurt'un Selin Ongun'un sorularına verdiği yanıt şöyle:

Nikah törenine katılmama konusunu Sayın Baydemir ile konuştum. Hatta Sayın Başbakan'ı uçağa yolcularken bir arkadaşımıza da aktardık ki, Sayın Başbakanımız da bu konuda Sayın Baydemir'in ifadelerini duysun. Sayın Baydemir ben bugüne kadar hiç nikah kıymadım. Bizim yerel anlayışımıza göre böyle dini bir yetkiye sahip olmadığım bilgisine sahibim, böyle bir nikah kıyamam diye biliyorum, dedi. Ben de bunun için kendisine dini bir yetkiye sahip olmak gerekmediğini ilettim. Bu nikah, bir şahitliktir, bir ilandır. Sizin orada olmanız, şahit olmanız bu anlama geliyor, dedim. Sözüm üzerine "Ben ikna oldum. Fakat şimdiye kadar bu yüzden nikah kıymadım, acaba gelişim bu nedenle yanlış olur mu diye çekindim. Bunu aktarır mısınız?" dedi. Ben de ilgili arkadaşlarımıza konuyu aktardım.

Bunun İslami olarak eğitimle, bilgiyle yapılması gereken dualarla ilgisi olup olmadığını konuştuk. Bizim geleneklerimizde Şafiilikten kaynaklandığını düşünmüştü. Bunu benimle paylaştı, ben de nikahın böyle olmadığını aktardım. Hatta ben çıkarken, bu konuda ikna oldum, dedi. Ama ben nikahı böyle düşündüğüm için gelmedim. İnşallah yanlış anlaşılmamıştır diye kendi izahı da vardı.

Görüldüğü gibi Osman Baydemir, Laik Evlilik akitlerinden çekinen bir insan. Onun yerine Nikâh akdine iman eden bir insan. Aslında Kürt Halkı’ndaki dini hassasiyet ve dini laikliğe bulaştırmama kaygısı birçoğunda bulunmaktadır. Onların çoğu dine bir yaşam biçimi hatta çok zaman devlet dâhil hayatın bütününe hükmetmesi gereken bir nizam olarak inanmaktadır. Onların arasında kolay kolay Zaman Gazetesi Yazarı Ahmet Turan Alkan gibi duadan rahatsız olan ve -haşa- Allah laikten yanadır gibi sözler söyleyeni bulamazsınız. BDP’nin Belediye Başkanı Allah’tan korkarken birileri de Allah’ı oyuncak olarak kullanmaktadır. Erdem farkını okuyucunun zihniyetine bırakıyorum.

PKK bir terör örgütüdür. Hatta KCK Sözleşmesi İslam’ı ve İslami Yaşam tarzını “irtica” olarak görmektedir. Buna rağmen Kürt Halkı’nın birçoğu dine saygılıdır ve birçoğu da dindardır. Bu noktada taban ile KCK arasında tam bir uyumluluktan söz etmek mümkün değildir. Ama taban ile din düşmanı tavanı birleştiren olgu Kürtlerin temel hakları konusundaki hassasiyet ve kanunların hepsini bir torbada birleştirme arzusudur. Terörle Mücadele Kanunu, Kürtler ile KCK Terör Örgütü arasındaki bağları sıklaştırmayı becermiştir. Anadilde eğitim isteyenleri bile terör kapsamında değerlendiren kanun zoraki bir birlik oluşturmuştur. Kısaca kanun, safların sıklaşmasına vesile olmuştur.

Terörle Mücadele Kanunu çerçevesinde “hizmet” ettiğini iddia eden birileri güya güvenlik kaygıları ve kendilerinden olmayan herkesi yok etmek için düşünen herkesi kanunun kapsamına almışlardır. Gezi olaylarında Erdoğan’a diktatör diyen ve devlet kurumlarında kadrolarımız uzaklaştırılıyor diye ortalığı velveleye veren kimselerin tahripleri ve vesile oldukları acıları kelimelerle ifade etmek kolay değildir. Merhametsizlikte ve vahşilikte eşlerine az rastlanır bu kadroların şerlerinden korunmakta kolay değildir. Açık söylemek gerekirse düşünen insanları ve dine saygılı insanları terörist olarak nitelendirmekle vatana ihanet kavramı birbirinden uzak değildir.