ÖNE ÇIKANLAR :

YAZARLAR

FETİH RUHU ve TÜRKİYE

Fetih Ruhu Hareketi

06 Nisan 2014 Pazar 15:34
  • A
  • A

Fetih Ruhu,Selçuklu ve Osmanlı Devleti’nin İlah-i Kelimetullah ve Nizam-ı Alem davasından meydana gelen gaza politikası demektir.
Muntazam devlet teşkilatı’yla altıyüzyirmiüç yıl boyunca Endonezya’dan İspanya’ya,Kırım’dan Yemen’e kadar uzanan adalet ve hoşgörü köprüsü demektir.
Tek devlet,tek millet ve tek bayrak olabilmek için kaçınılmaz seçenek demektir.
Sosyal devleti ve müreffeh milleti meydana getirmek için gereken tek sistem demektir.
Dolayısıyla,Fetih Ruhu devletimiz ve milletimiz için bin yıllık Kızıl Elma ülküsünün şahlandığının göstergesidir.

Devletimiz ve milletimiz iki temel prensipten beslenmektedir.İslam ve Türklük.Devletimiz ve milletimizin birlik ve bütünlüğünü muhafaza eden,devletimiz ve milletimizin siyasal ve sosyal vizyon ve misyonunu meydana getiren ve devletimiz ve milletimizin muassır medeniyetler seviyesine gelmesini sağlayan İslam ve Türklüğün birleşmesiyle ve bütünleşmesiyle oluşur.
Bugün,Fetih Ruhu gösteriyor ki;
Avrupa Birliğine dahil olmak,Avrupa’ya köle olmak demektir.
Siyasal ve sosyal vizyonumuz ve misyonumuz itibariyle Türkiye,Avrupa Birliği’ne giremez ve girmesi teklif dahi edilemez.
Çünkü,Avrupa Birliği’ne girmemiz Fetih Ruhu’na aykırıdır.
Günümüzde,Kırım’ın İstilası ve Suriye’deki İç Savaş dolayısıyla Katolikliğin ve Ortodoksluğun koruyucu ve kollayıcı merkezi olan Vatikan ve Avrupa Birliği’nin gözü üzerimizdedir.Türkiye’nin gelecekte atacağı adımların ve yürüteceği siyasetin kendilerinin lehine olması için Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne girmesini açık adres göstermektedirler.Aksi takdirde bütün Ortadoğu ve Balkanlar’da Türkiye’nin vizyon ve misyonunun tek kalemde silinip atılacağı sinyalleri verilmektedir.

Tarihte her zaman ve her yerde devletimizin onur ve şerefi göz önünde bulundurulursa,Osmanlı Devleti’nden bugüne kadar Avrupa ve Avrupa Birliği’nin vizyon ve misyon tehditleri sürmüştür.
17.yy’da Osmanlı Devleti’nde duraklamanın başlamasıyla birlikte II.Viyana Kuşatması’ndan olumlu netice alınamayınca Avrupa Devletleri,son bir ümitle Osmanlı Devleti’ni topyekun Balkanlar’dan atmak için Kutsal İttifak’a girdiler.
Şöyle ki,19.yy’da Osmanlı Devleti’nin dış borçlar yüzünde Balkanlar’dan gittikçe çekilmesiyle birlikte Avrupa Birliği,Ortadoğu’da da Osmanlı Devleti vizyon ve misyonuna tehditlere başlamışlardır.
Ortadoğu’da İngiliz ve Fransızlar,Araplara hilafet ümidiyle yaklaşarak Osmanlı Devleti’nin aleyhinde fena sözlerde bulunmuşlardır.

Netice itibariyle İngiliz ve Fransızların çirkin karalama kampanyasına inanarak Tebriz’e kadar geldiler.
İran’ın 16.yy’dan itibaren Osmanlı Düşmanlığı yapmasıyla birlikte Tebriz’e gelen Arapların Tebriz’de topyekûn Şia’lığa geçmesi Osmanlı Devleti’nin aleyhine olduğunu ve Arapların hilafet-saltanat davasında olduklarının göstergesidir.

Bugüne gelindiğinde ise,Kırım’ın İstilası ve Suriye’deki İç Savaş dolayısıyla Türkiye’nin dikkat etmesi gerekir.
Şöyle ki,Rusya’nın üçyüz yıllık tarihi projesi gerçekleşmiştir.Milletimizin uyanması ve gerçekleri görmesi gerekmektedir.
Rusya,siyasal ve sosyal vizyonu ve misyonu itibariyle şahlanışa geçmiştir.
Hedefin Türk ve İslam Dünyası olduğu apaçık ortadadır.

Rusya,Kırım’ı İstilası’yla Türkiye’ye göz dağı vermiştir.Dolayısıyla Ortadoğu ve Balkanlar’da elde ettiği son başarısını Kremlin Sarayı’ndan tüm dünyaya ilan ederek Rusya’nın üçyüz yıllık hayalini gerçekleştirdiğini ifade etmiştir.
İşte,Rusya’nın Kırım’ı İstilasını tüm dünyaya Kremlin Sarayı’ndan ilan etmesine dikkat etmelidir.

Bugün iktidar ve muhalefet kavgası derindir.Ancak varlık ve yokluk savaşı da verilmektedir.

Suriye’deki İç Savaş’ta ise siyasal ve sosyal vizyon ve misyonumuz göz önünde bulundurulmalıdır.Milletimizi göz göre göre ateşe atmaktan kaçınmak gerekir.
Şöyle ki,Avrupa Birliği’ne girmek çözüm değildir.Bütün Avrupa Devletleri,İslam ve Türklük aleyhine 17.yy’dan itibaren ittifak olmuşlardır.
Bugün,Avrupa Birliği’ne girmek topyekun Hristiyanlığa geçmekten farksızdır.

Her zaman ve her yerde diyoruz ki;
Avrupa Birliğine dahil olmak,Avrupa’ya köle olmak demektir.
Vesselam…

Soru ve görüşleriniz için;
www.facebook.com/fetihruhuhareketi
http://fetihruhuhareketi.tr.gg

YORUM YAZ
Henüz yorum yapılmamış.

Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.