Ben büyük bir çocuğum…

Büyüdüm ben bakın, (bakkaldan tek olarak aldığım) sigaramı avucumun içine saklayıp içtiğime bakmayın, şimdilik böyle…

Teneffüslerde okul tuvaletlerinde, elimdeki sigaranın hızlı içtiğim için yarısının köz halinde olduğuna bakmayın, yakalanma korkumdan değil… Beni anlamıyorlar, büyüdüm ben…

Ha babam(!) sınıfında da aynısını yapıyorlardı, büyük çocuklar…

Düğünde, dernekte, konserde ya da keyfimizin kâhyası ile birlikte aldığımız bir kutu biraya bakmayın, ne var ki bunda sadece \%5’i alkol, bu bana ne yapar ki?

Ben büyük bir çocuğum…

Alkol demek, Laiklik demekmiş.

Bir konsere giderken, sokakta ihtiyar bir ayyaştan öğrendim.

Korkuları vardı. Benim elimde bira, onun elinde şarap… "Böyle giderse, artık sokakta içemeyeceğiz evlat". "Bu şerefsizler kurutacak bizi" dedi. "Atatürk gelsin de kurtarsın bizi, göstersin bunlara günlerini" dedi…

Ne korkuydu ama… Kuruyacaktık!

Ama bir umudumuz vardı neyse ki, Atatürk gelecekti…

Din ve devlet işlerini birbirinden ayırmanın, ne ilgisi vardı ki alkol ile?

Ben bir Türk kadınıyım…

Anadolu'nun milli içeceğinin rakı olduğunu biliyorum mesela, inanmıyorsanız eski Türk filmlerini izleyin.

Biz çocukların, tarih referansı zaten bu filmler değil mi?

Ayran da neymiş, kafa mı buluyorsunuz yoksa çocuk mu kandırıyorsunuz?

Yasaklanacak diyorlar, olmaz öyle şey…

Ben büyük bir genç kızım…

Ne yani şimdi içip içip konserlerde yarı çıplak dolaşamayacak, sarmaş dolaş ne yaptığımız umurumuzda olmadan, kendimizi paralamadan eğlenemeyecek miyiz?

Yasaklanacak mı sanmam, olmaz böyle şey… Dünyayı ayağa kaldırırım…

Ben bir Türk erkeğiyim…

Öyle müptelası değilim, içmesini bilirim… Kırk yılda bir içerim…

Alkol yasağı değil bu, alkol satışının düzenlenmesi… Biliyorum da… Ya şimdi canım alkol reklamı izlemek isterse, 18 yaşından küçük çocuğumun, kaldığı yurtta canı şarap çekerse… Anlamıyor kimse bizi…

Ben bir x parti yöneticisiyim… Malzeme çıktı, konuyu çarpıtma vakti…

Ne yapıyor bunlar… Ne güzel kafamız güzel yaşıyorduk…

Bırakın özgürce yaşayalım… Önce çocuğumuza, sonra ekmeğimize, şimdi de içmemize karışıyorlar…

Size ne sağlığımızdan be?

İster ölür, ister hastanelerde sürünürüz…

Siz mi yönetiyorsunuz bu devleti, siz mi karşılıyorsunuz tedavi masraflarımızı?

…

“Devlet, kim oluyor da bize karışıyor” diye sorgulayanlara; Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 5.maddesi diyor ki:

MADDE 5.- Devletin temel amaç ve görevleri, Türk Milletinin bağımsızlığını ve bütünlüğünü, ülkenin bölünmezliğini, Cumhuriyeti ve demokrasiyi korumak, kişilerin ve toplumun refah, huzur ve mutluluğunu sağlamak; kişinin temel hak ve hürriyetlerini, sosyal hukuk devleti ve adalet ilkeleriyle bağdaşmayacak surette sınırlayan siyasal, ekonomik ve sosyal engelleri kaldırmaya, insanın maddî ve manevî varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaya çalışmaktır.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO)’nun Türkiye dâhil 30 ülkede yaptığı araştırmaya göre olaylarda alkol:

Cinayetlerin \%85, Boşanmaların \%80, Eşler arası şiddetin \%70, Tutukluluğun \%78, Serseriliğin \%70, Mala yönelik suçların \%77, Hırsızlık ve yankesiciliğin \%71, İşe gitmemenin \%60, İntihara teşebbüsün \%90, Tecavüzlerin \%50, Trafik kazalarının \%70, Akıl hastalıklarının \%60 sebebidir…

(Çarpıtılmış ifade ile) Yasaklanmaya / (Aslı ile) düzenlemeye mevzu olan şey budur.

Karşı duranların ise desteklediği şey, dolaylı olarak; yukarıda yüzdelerle sebebi verilmiş, maddi manevi yıkımların gerçekleştiği hadiselerin, artarak devam etme temennisinden başka bir şey değildir.

twitter.com/cetinalkanx