ÖNE ÇIKANLAR :

YAZARLAR

Peki ya Arsenal?

Asım Çalık

20 Ağustos 2013 Salı 10:57
  • A
  • A

Şu anki psikolojik durumları itibariyle enteresandır, Fenerbahçe ve Arsenal bazı benzerlikler gösteriyorlar. İlk lig maçlarını kaybeden her iki takımın hocası da diken üstünde. 17 senedir Arsenal ekibini çalıştıran Wenger lige kötü başlangıç yapmaktan öte, Eylül başında bitecek transfer sezonunda sadece Fransız forvet Yaya Sanago’yu aldığı için eleştiriliyor. Dahası elinde 70 milyon poundluk dev bütçe olan Wenger’in, “dünya starı” alamaması, Higuain, Suarez, Lars Bender, ve Luiz Gustavo gibi “nokta” transferlerden eli boş dönmesi, Arsenal taraftarlarını kızdırmış gibi gözüküyor. Keza Fenerbahçe’nin yeni hocası Ersun Yanal da oyun sistemine daha çok uyduğu için Cardozo yerine Emenike transferine ve geçen senenin takviyeli Avrupa 3.sü apoletli hazır takımına rağmen, Wenger’in yaşadığı akibeti tadarak lige hiç de beklenmeyen şekilde puansız başladı. Oynanacak olan iki maç öylesine önemli ki, kaybeden takım sadece turu, şampiyonlar ligini, ekonomik fırsatları kaçırmakla kalmayacak, karşılaşmaların sonunda belkide yepyeni bir teknik kadroyla yoluna devam etmekte zorunda kalacak.

Oyuncu Yapıları Farklı iki Takım

Wenger’in Londra ekibi sahada 4-2-3-1 ve 4-3-3 karşımı ile oynuyor genelde. Zaten her iki sistemde yerleşim düzeni olarak birbirlerine çok yakın. Aynı şekilde Fenerbahçe’nin de oyun düzeni maçlar esnasında bu iki sistem arasında gidip geliyor. Bu nokta da en büyük iki fark kanatları kullanan ve defansın önünde oynayan oyuncu yapısıyla dikkat çekiyor. Buluştukları ortak nokta, he iki ekibinde çift ön liberoyla oynaması. Arsenal genelde “merkez orta saha” özellikleri olan Ramsey,Wilshere, Arteta, Diaby’i kullanırken, Fenerbahçe her iki ligde de bir defansif, Selçuk,Topal veya Emre, bir ofansa yönelik merkez orta saha, yine Emre, Raul, Baroni, veya Alper, oyuncusu kullanıyor. Kanatların görüntüsü Fenerbahçe adına hiç iç açıcı gözükmezken, Arsenal genellikle solda Oxlade Chamberlain, sağda da Watcott ile oynuyor. Bu oyuncuların en önemli özelliği kanat oynamanın dışında “striker” olmaları, yani santrfor nitelikleri taşımaları. Bu noktada Fener’in en büyük şansı dizinden sakatlanan ve Kasım ortası gibi sahalara dönecek olan Chamberlain’in oynamayacak olması. Aston Villa ile oynanan Premier Lig ilk maçında Giroud’a attığı adrese teslim pasla ilk golün skorborda yansımasında aslan payı ona ait. Fenerbahçe için yokluğu fazlasıyla hissedilen Gökhan’ın olmaması ve bu ikilinin sakatlıklardan dolayı buluşamamaları futbol sevdalıları adına büyük kayıp. Eğer bu ikili Çarsamba gecesinde yerlerini alabilselerdi, kuvvetle muhtemel hem gözlerimize futbol ziyafeti çekeceklerdi, hem de yetenekleri ve hırsları skora direk yansıyacak muhteşem bir kapışmayı bizlere belkide bir tiyatro tadında sunacaklardı. Bekir’in stoperde kullanılması ve Topuz’un pasif varlığıyla adeta yol geçen hanına dönen Sarı Lacivertlilerin sağ kanadı olası bir Chamberlain düzeninde; Mane ve Amrabat’dan sonra tamiri mümkün olmayan bir facia yaşayabilirdi. Ancak Wenger’in sol dıştaki tek oyuncusu sadece Chamberlain değil. Podolski, Gnabry, Cazorla Arsenal’in sol kanadını rahatlıkla kompanse edecek isimler ve hocaları tarafından da zaman zaman bu bölgede görevlendirilen oyuncular. Atak özellikli orta saha oyuncusu Rosicky ilerleyen yaşına rağmen, 32, genellikle forvet arkası oynarken, onu defansın önünde ofansif yapıyla da seyredebiliriz. Kim bilir Chamberlain’in yokluğunda belkide soldakanatta da görebiliriz kendisini. Fener’in sağının verimsiz ve çalışamaz durumda olmasından dolayı, Fransız hocanın yaşça daha genç bir oyuncuyu sol açık olarak oynatacağını düşünüyorum. Ancak sol kanatta kim oynarsa oynasın çok tehlikeli gelecekleri aşikar. O yüzden Yanal ya Topuz’a atağa az, dikkatli çık ve çok çabuk geriye dön diyecek, ya da Bekir’i o bölgeye koyarak biraz daha kapalı ama garantili oynamayı tercih edecek. Arsenal’in sağ kanadı klasik isim Watcott ile sahne alacak. Bu bölgede tartışma yok gibi açıkcası. Geçen seneki Avrupa serüveninde kanat beklerinde Gökhan hep hücum bindirmeleri yaparken, Ziegler daha az öne çıkyordu. Gökhan’ın yokluğunda Hasan Ali’nin Kadlec’e göre daha hareketli olması tercih sebebi olmalı, aksi halde sağda Bekir, solda Kadlec’le oynamak dört stoperle oynamak anlamına gelir ki, Kuyt ve Sow’un kanatlardan sıfıra inme kabiliyetlerinin yetersiz olduğunuda hesaba katarsak Fener’in kanatlardan oyunu Arsenal’in ceza sahasına oyunu yığması neredeyse imkansız hale gelir. PSV, Salzburg, Galatasaray ve Konya maçlarında şut atmayı akıl edemeyenlerin, şut denemelerini asla es geçmemeleri gerekir bu büyük randevuda. Orta sahada olması muhtemelen beklenenen senaryo; Arsenal’in özellikle kanatlardan hızlı bindirmelerle gelmesi ve Fenerbahçe’nin de buna sakin, kontröllü ve bol paslı oyunla cevap vermesidir. Orta göbekte Fener için en büyük avantajı, Arsenal defansının önünde oynayan ikinin pres özelliklerinin zayıf olmasıdır. Ramsey ile Wilshere orta göbeğin en büyük adayları. Forvet hattındaysa Kırmız Beyazlıların alternatifleri; Podolski, yeni transfer Sanogo ya da son lig maçının golcüsü Fransız forvet Giroud, ki bence o tercih edilecek, olacaktır. Ancak kanat Striker’lardan birininde ileride tek forvete kayması asla sürpriz olmamalı. Arsenal’in en zayıf halkası ve sakatlıklardan ötürü Wenger’i zorlayacak kısmıysa defans hattı. Kaptanları Thomas Vermaelen, sol bekleri Nacho Montreal kesin olarak yoklar. Sol bek Gibbs ve sağ bek Sagna hafif sakatlıklarına rağmen oynayacak görüntüdeler. Defansın ortasında da Koscielny ve Mertesacker’den başka diğer seçenekleri de zaman zaman stoper olarak kullanılan yedek sağ bekleri Jenkinson. Ayrıca orta sahada Arteta veDiaby’nin de kesin oynamayacak olmaları Wenger’in bir başka sıkıntısı.

Fenerbahçe Doğru Kadro ve Taktikle Oynarsa Eğer….

İngiliz medyasında üst üste yaşanan sakatlıklardan sonra Arsenal’in yaşanabilecek çok kötü bir süreçten geçtiği ve bunun Wenger için büyük bir darbe olduğu yorumu yapılmış. Gerçektende Fenerbahçe kendi gerçek gücünden yoksun bir Arsenal takımıyla mücedele edecek. Ersun Yanal geçen seneki Benfica maçını futbolcularına seyrettirmeli ve onlara “yine kazanabiliriz” psikolojisini aşılamalı. Geçen seneki maçın 11’ine yakın bir kadroyla çıkmalı Yanal. Ezberi bozmamalı bence. Aynı havayı teneffüs eden ekibi sakat Topal - Emre haricinde, defansdaki küçük rötuşlarla degistirmeli ama tek forvet Webo arkalarında Sow-Baroni-Kuyt üçlüsünü bozmadan sahaya sürmeli. Son lig maçında geniş alanda koşu yaptıktan sonra yüzde bir milyonluk golü kaçıran Emenike’yi, ilk yarıda yoracağı Arsenal’e karşı ikinci yarıda hızlı akınlarda kullanmalı. Salzburg kalecisine kısa mesafeden güzel aşırtma vuruşuyla golü yapan Webo’yu asla yabana atmamalı, onu ikizi Sow’dan kesinlikle ayırmamalı Yanal. Sağ arka tarafını Bekir’le kapatıp, soldan Hasan Ali’nin çıkışlarıyla Watcott’un dengesini nasıl bozarımın hesaplarını yapmalı bence.

Saraçoğlu’nda defans geçen seneki “basketbol takımı dikkati ve pozisyonunu kaybetmeme titizliğiyle” oynarsa, 7 sezonda hiç play off kaybetmeyen Arsenal, önce Lazio’nun sonra da Benfica’nın yenilmezlik ünvanlarını kaybettikleri gibi, 8. play off karşılaşmasında ünvanını kaybederek İngiltere’nin yolunu tutabilir. Eğer Benfica maçındaki senaryonun bir benzeri sahneye konulabilirse, inanıyorum ki şansda Fener’in yanında olacak ve Saraçoğlu’nun direkleri Benfica’ya yaptığı kıyakları Londra’nın afilli delikanlarına yapmayı asla düşünmeyecektir.

New York, 02:52

YORUM YAZ
Henüz yorum yapılmamış.

Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.