Hava soğuk yer buz. Bu tür şartlarda maça avantajlı başlaması umulan Karabükspor. Nitekim de öyle oldu. Demir- çelik gibi oynadılar korkmadan yılmadan. Fenerbahçe’nin teknik üstünlüğüne dur diyebilmek adına ev sahibi için biçilmiş kaftandı bu tarz hava ve saha koşulları. Ligin bu seneki patronluğuna soyunan Kadıköy’lülerse “aman sakatlanmayayım” psikolojisiyle ayakda duramadılar.

Tribünde seyirciyi, sahada futbolcuları üşüten havayı oyunun hemen başında Akpala’yla Bruno’nun tartışması ısıttı. Bu tatlı sert didişmenin ardından devre bitene kadar Bruno yanına Gökhan ve Topal’ı da alarak Demir Çelik’in her atağına, her ortasına, her gol girişimine deyim yerindeyse “burnunu soktu”. Fenerbahçe’de bazı hastalıkları var. Çok açık. Acil tedavi edilmesi gerekli. Neredeyse her maç konsantresiz başlıyorlar karşılaşmalara. İlk golü yemeden uyanamıyorlar. Belkide birinci dakikada içlerinden birisi ya da kaleci Volkan kendi kalesine gol atmalı hiç zaman kaybetmeden!!! Ancak bu şekilde “son dakika da olsa atarız” lakayıtlığından kurtarabilecekler kendilerini. Golü yedikten sonra kendine gelen bu takım, oyunun son on dakikalarında oynadığı gibi ilk on dakikalarında hırslı oyun ortaya koyamıyor her nedense. Bırakın hırslı oyuna başlamayı, beraberlik sayısına kadar neredeyse “net” pozisyon da yaratamıyor. Ya erken gol yiyecek ya da geç gol atacak; ya ilk golü kendi kalesinde görecek ya da rakip kaleye son golü atan olacak. Ortası yok!!! Ersun Yanal bu hastalığa çare bulamazsa Fenerbahçe’nin ikinci yarıda işi hiç de kolay değil.

Baroni 13’de Sow’ları karıştırınca Karabük golünün hazılayıcısı oldu. Antalya deplasmanında da Diarra’nın golünü başlatan olmuştu Baroni. Artık bu “gol hataları” Christian adına “asist” olarak yazılmalı onun hanesine!!! Golü yiyen Fenerbahçe devrenin sonuna kadar üstün gözüktü. Bu sefer de Karabük ortalardan kayboldu ve yoklar arasına adını yazdırdı. Fenerbahçe adına tek güzel hareket Sow-Kuyt-Sow-Baroni paslaşmalarının topu önce Emenike’yle sonra da Karabük fileleriyle buluşturmasıydı. Bu varyasyonun dışında bitik vaziyeteydi Sarı Lacivertliler.

Volkan Her Gollük Şutu Kurtardı Ama....

Devrede herkes liderin daha baskın oynayacağını düşünürken Kırmızı Mavililer oyunu fazlasıyla domine etti. Bu yarının ilk beş dakikasında Akpala-İlhan ikilisinin pozisyonlarını kurtaran Volkan son düdüğe kadar kalesine gelen tüm gollük şutları kurtardı. Penaltıyı da kurtarmasına ramak kalmıştı ama bu maçı fazlasıyla hakeden ev sahibi için galibiyet gelmeseydi futbol adına yazık olurdu doğrusu. Konya’da gelen şok mağlubiyetin ardından bugün eğer tarihi fark yemediyse, inanın çok şanslı Fenerbahçe.

Galatasaray mağlubiyeti ve Beşiktaş beraberliği Karabükspor’da bazı değişikliklere sebebiyet vermiş. Bu maçların ardından Tolunay Hoca defansını oturtmuş. Aynı oyuncularla yola devam etmiş. Orta saha ve hücum hattında da tek LuaLua probleminin dışında, toplamda 14-15 hazır oyuncusuyla son 7 haftada mağlubiyet yüzü görmemiş. Kendi hırslı karakterini ekibine aşılayan Kafkas bu istikrarını devam ettirebilirse, çok yanlar yakacağa benziyor.

Bugün oyuncular ne kadar formsuzsa, Ersun Hoca da çok formsuzdu İstanbul yakasında. Yaşları 25 ve altı olan İshak, Furkan, Sow, Ahmet, Hamroun gibi dinamik gençlere karşı ikinci yarıda orta sahayı boşaltmak ne kadar doğruydu acaba? Düşünün en yaşlıları 28’le Yiğit’di ilk 11’e çıkanların. İlhan ve Akpala’nın olağanüstü oyunları da eklenince Fener ikinci yarıda resmen “ömür boyu hapis cezası alan mahkumlar” gibidiydi. 4 forvetle oynamak Fenerbahçe’ye kardan ziyade zarar getirecek bu gidişle.

Artık Ersun Yanal’ın Kuyt’a kıyma zamanı geldi bugünkü sonuçla. Bunun anlamı şu; Kuyt arada dinlenmeli. Oyundan çıkabilmeli. Bu takımın “olmazsa olmazı” olmadığını anlamalı. Diğerleri için pabuç nasıl pahalıysa, Hollanda’lı içinde pahalı olmalı. Eğer onu 4’lü forvetin içinde “orta sahaya en yakın olanı” olarak oynatamayacaksanız, elinizdeki bu “4 silahşörle” genç, dinamik ve koşan takımlara karşı kazanmanız mucizelere kalır. Ayağına kurşun sıkar hale gelir Fenerbahçe. Şampiyonluk mu? Dereyi görmeden kimse paçaları sıvamasın. Özellikle de tüm derbileri, Sivas, Antep, Eskişehir gibi zor Anadolu maçlarını dışarıda oynayacak Fenerbahçeli oyunculara ve teknik heyete sesleniyorum; daha olayın “şampi” kısmında bile değilsiniz. Haberiniz ola!!!!!

22 Aralık 2013 Pazar, New York, 11:55