ÖNE ÇIKANLAR :

YAZARLAR

Kaptan de Souza / Capitao de Souza

Asım Çalık

19 Aralık 2013 Perşembe 10:26
  • A
  • A

İkinci bölümle devam ediyorum bıraktığım yerden……

Senin, rakipleri adeta “susturucuyla” vurma etkisi gösteren bu tek forvet arkası pozisyonun için rakipler kimleri getirdi kimleri!! Seni alt edemedi, bileğini bükümedi, eline su dökemedi karşına yıldız apoletiyle çıkan bu futbolcular. Başaramadılar, yıkamadılar senin taktik tahtasına yazdırdığın; “Alex de Souza=İstikrar” denklemini. İsimleri biliyorsun ama ben hikayeyi okuyan dostlar hafızalarını tazelesinler diye tekralıyorum; Lincoln, Ricardinho, Kleberson, Guti, Delgado, Queresma, Fernandes, ve şu an aklıma gelmeyen niceleri. Senin terinin her damlasıyla bir nakış gibi işlediğin o istatistiki rakamların bırak yanına yaklaşmayı, çevresinden dahi geçemediler. Vatandaşın Roberto Carlos ‘un transferi bile yeşil çimenin üzerindeki o ihtişamlı duruşunu gölgeleyememişti. Evet onlar yıldızdı ama sen gökyüzünün en parlak yıldızı, Venüse adına veren Çoban Yıldızı’ydın….Güneşe uzaklık açısından 2. sırada yer alan Venüs’ün en büyük özelliği; Güneş sistemindeki diğer gezegenlerden farklı olarak kendi etrafında “ters yönde” dönmesi. Sense başarıya hep aynı istikametten giderken, sana rakip olanlar nedense hep yollarını şaşırmışlardı. Ters yöne sapmışlar, bir türlü başına dert açamamışlar, seninle baş edememişlerdi. Seni diğerlerinden farklı kılan da buydu zaten; doğru bildiğin yoldan hiç sapmadan devam dedin her sezon. Diğerleriyse bu doğru yolu bir türlü bulamamışlardı.

Ah O AZ Alkmaar Maçı

2006-2007 sezonunda AZ Alkmaar geçilseydi belki de Avrupa’da ilk çeyrek final, hatta ilk yarı final o sene oynanacaktı 2012’deki yarı final beklenmeden. 86. dakikada rövanşda yenilen o beraberlik golü olmasaydı “Alex Avrup’da yok” diyenlere belki de final ve hatta Kupa’yla gelebilecek bir tokatla cevap verecektin ama kısmet olmadı. AZ’ye dramatik elenmenin ertesinde Şampiyonlar Lig’inde Çeyrek Final oynamak ve Chelsea’yi saf dışı bırakmaya ramak kalmak Fenerbahçe sevdalılarını mestederken, seni hep “küçük maçların futbolcusu” görenlerin; 2007-08 sezonunda Şampiyonlar Lig’i asist kralı olmandan ve aynı sezonda Avrupa Liglerinde forma giyen en değerli ilk 10 oyuncudan biri olmandan haberleri var mıydı acaba? Vardı tabii ki ama bunu dile getirmeme huyları ya da bu ince bilgileri unutturma hedefleri de hayli fazlaydı. Onların tek derdi ve seni acımasızca eleştirdikleri tek nokta az ve yetersiz koşmandı onların futbol mantığında. Ama senin yaptığın koşuların “kaliteli koşu” sınıfına girdiğini bildikleri halde gündeme getirmiyorlardı bilerek ve isteyerek. Çünkü onlara göre artk senin dönemin bitmeliydi.

Yoğurtçu Parkı

“Sonun başlagıcı” denilen o yakışıksız deyim Kasımpaşa maçıyla zihinlerimize girerken, iki hafta önce Yoğurtçu Parkı’nda açılışı yapılan Heykel’inin bile içi sızlamaya başlıyordu o karşılaşma sonrasında. Fenerbahçe taraftarlarının “baş tacı” olan Lefter’in yanında senin de ölümsüzleşmen ne büyük bir keyifdi Sarı Lacivertliler için. Mutlaka duymuşsundur Türkçe’mizdeki “içime doğdu” deyimini. Heykel’in açılış törenindeki hüzünlü konuşmanla belki senin de içine doğmuştu o zor günlerin yakın olduğu. Ama ne sen, ne de “sen aşıkları” o gün akıttığın sevinç gözyaşlarının yaklaşık bir ay sonra hüzün gözyaşlarına döneceğini nereden bilebilirdiniz ki? Kadıköy’de sel olan duygu dolu göz yaşları Atatürk Havaalanı’nda köpüren dalgalı denizlere benzemiş, taraflı tarafsız tüm Türkiye’de Tsunami etkisi yaratmıştı seni yolcu edip uğurlarken. Eminim Yoğurtçu Parkı bile haykırdı gidişinden sonra arkandan;” Seni gönderdiler. Heykelini de yıkabilirler ama sevgini Sarı Lacivert yüreklerden ve futbola sevdalı kalplerden asla söküp atamazlar”.

Yolun Açık Olsun Dedik Sana

Sen Coritiba’ya imza attıktan sonra bir yanımız onların rengi olan Yeşil Beyaz oldu seninle beraber. Bazılarımız maçlarını dört gözle bekleyip seyretti, benim gibi olanlarda gollerini özetlerden takip etti. O dışarıdan içeri giren korner golü sayılmayınca çoklarımız üzüldü. Sonra takımını bölgesel ligde şampiyon yapıp, yine gollerinle öne çıkman yüzümüzü güldürmüştü. Serie A’da son haftalara girilirken Coritiba’nın düşme tehlikesi yaşaması hepimizin yüreğini hoplatmıştı Kaptan. Sana hiç yakışmayacaktı küme düşen takımın oyunusu olmak. Dualarımız hep seninle oldu. Bazıları takımının küme düşmediğine çok üzülmüşlerdir mutlaka!!! Çünkü onlar Coritiba’nın küme düşme hayalini kurarken, ellerini ovuşturarak “bakın gitti de ne oldu? Takımını düşmekten kurtaramadı. Ağlamanıza değdi mi?” demeye hazırlanıyorlardı ama hevesleri kursaklarında kaldı. Meşin yuvarlağın senin can dostun olduğunu unutmayanlar kazanmıştı sonunda. Takımın ligde kalmış, sevenlerin de derin bir oh çekmişti.

10 Numara Devri Bitti….

Evet senin gitmeni isteyenlerin en büyük tezi buydu. Senin tarzın “10 numara” futbolcularının döneminin bittiğini söylediler hep. Gidişinden hemen sonra Fas’lı Belhanda’yı getirme derdine düşenler, bugünlerde Wolfsburg’lu Diego ile Sao Paulo’lu Ganso’yu transfer haberini duymanın fırsatını kolluyorlar. Bir de; “Alex Yanal’ın bu hızlı takımında asla oynayamazdı” diyenler var, hatta ileri gidip “yedek dahi soyunamazdı” diye söyleyenlerde. Sanki Drogba, Sneijder, Fernandez, Maluda muhteşem sürat, çabukluk ve hız üçleminin içinde baş döndürücü bir şekilde oynuyorlar da bizler farkedemiyormuşuz gibi!!! Eğer birileri gelirse bu transfer döneminde; “Fener’in beklediği 10 numara” diye lanse edilecek ve sen giderken gerek yok denilen “10 numara karakteri” için, “nihayet beklenen 10 numara geldi” naraları atılcaktır manşet manşet spor sayfalarında. Lizbon’da ki maçta; Topal, Raul ve Webo’nun yokluğunda eğer sen olsaydın ve golleri, asistleri yazsaydın bu “10 numara devri bitti” diyenler, ne numaralar çevirirdi acaba seni yere göğe sığdıramamak adına!!!

Efsanevi Başkan Ali Şen’in dediği gibi Fenerbahçe bir gün Avrupa Şampiyonu olarak Atatürk Havaalanı’na gelirse, belki de o Kupa’yı piste indirecek olan Teknik Adam sen olacaksın. En büyük hayalim bu biliyor musun? Umarım gelir Fenerbahçe’ye çok uzun yıllar hizmet edersin Kaptan. Bekliyoruz dört gözle Fenerbahçe’ye döneceğin günleri. Arayı çok uzatma Kaptan de Souza. Bizler için “ölümsüz de Souza” ‘sın artık. Bunu sakın unutma. Son gün attığın tweet’te; “\%100 Brezilya’lı doğduk ama kesinlikle \%50 Türk, \%50 Brezilya’lı öleceğiz. Türk Halkına her şey için teşekkürler” demiştin. Biz de sana, eşine ve çoçuklarına teşekkür ediyoruz Alex . Futbol topuna o sihirli dokunuşunu göremeyeceğiz artık ama o sihiri kalbimizde hep hissedeceğiz her ne olursa olsun. Gözümüz yollarda. Buluşana kadar kal sağlıcakla…..

19 Aralık 2013 Perşembe, New York, 01:51

YORUM YAZ
Henüz yorum yapılmamış.

Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.