ÖNE ÇIKANLAR :

YAZARLAR

Olaylara dair...

Ahmet Kartal

04 Haziran 2013 Salı 20:33
  • A
  • A

Eylem her toplumun en tabii hakkıdır, buna lafım yok. Sözüm gösterilerin dozunu kaçıranlara hadsizlik edenlere. Eylemin ilk 3 gününün çok güzel geçmesinin ardından, meydanda ki kalabalıktan yararlanıp bunları provoke etmek isteyenler sahneye çıktı. Kimisi bunlara inandı, kimisi oyuna gelmeyerek meydandan çekildi. İşte iş bundan sonra çığırından çıkmaya başladı.

Hükümete ve zannımca devlete düşman olan bu provokatörler, zaten hükümete muhalif olup düşmesini isteyenlere sözlerini geçirmeye başlayınca polise saldırmalar, esnafın dükkânını tahrip etmeler başladı. Gezi parkındaki ağaçların kaldırılmasını; arabaları devirerek, camları kırarak protesto edenlerin samimi olduklarına siz gerçekten inanıyor musunuz? Ayrıca ağaçlar kesilecek diyenler, yeniden söylüyorum ağaçlar kaldırılacak. O parkta bulunan 8 ağacın Taksim Meydanı’na biraz daha yer açması için 6’sı özel iş makineleriyle sökülüp Çağlayan Meydanı’na dikilecek, diğer 2’si de yeniden dikilecek durumda olmadıklarından sökülüp atılacak. Bu kadar eylem bu 2 ağaç yüzünden ise, hükümet zaten 11 yılda 3 milyar ağaç zaten dikmiş, halen dikiyor ve dikilmesi için de her türlü teşviki veriyor.

Diğer bir mesele de AKM. Deniliyor ki, Başbakan’ın Atatürk isminden rahatsız olduğu için AKM yıkılacak. AKM yeterli kapasitesi olmadığı için yıkılacak -Başbakan ile alakası yok- ama yeniden daha büyüğü yapılması şartı ile. İsmi de değişmeyecek, bunun garantisini Başbakan bizzat verdi. Taksim de ki bu çalışmaların hepsi, Taksim’e tarihi dokusunu yeniden kazandırmak için. 1940 yılında yıkılan Taksim Kışlasının yeniden yapılması ile Taksim en önemli eserlerinden birisine yeniden kavuşacak. Hem burası AVM olarak da değil büyük bir olasılıkla opera binası olarak hizmet verecek. Polisi taşlayanların, başlarına bir iş geldiğinde polise sığınması ne kadar trajikomik bir durum. TC’ne ait olan bir taşıta, devlete ait bir mala zarar verip üzerine T.C yazma beyinsizliğini, Diyarbakır’da polisi taşlayınca terörist, İstanbul’da taşlayınca devrimci olma çelişkisini açıklayabilecek olan varmı? Ayrıca yabancı basın bizi gerçekten düşünseydi 24 şehit verdiğimizde yanımızda olurdu ve muhabirler, haber sunucuları olayları anlatırken gülmezlerdi! Neyse, umulur ki ülkemiz üzerine kurulan oyunların farkına varılır, hatalardan dönülür.

Olaylar devam ederse hiç kimse kazanmayacak, kaybeden TÜRKİYE olacak !

YORUM YAZ
Henüz yorum yapılmamış.

Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.