ÖNE ÇIKANLAR :

YAZARLAR

İran'ın Barzani'yi sıkıştırarak terörü azdırma projesi

Ahmet Balki

07 Temmuz 2013 Pazar 22:54
  • A
  • A

Çözüm Süreci uzadıkça riske girdiğini söylemiştik. Orada şöyle demiştik:
“Kürtlerin anadilde eğitim hakkının Osmanlı Dönemi’nde olduğu bilinmektedir. Esasen diller ve renkler Allah’ın ayetidir ve bu ayetlere savaş açmak veya yasaklamak “tanrılık” rolüne soyunmak anlamına gelir. Türklerin ve Kürtlerin ortak değeri İslam’dır. İslam’ın gündeme girmediği ve beşeri çözümlerin arandığı her arayış hüsranla sonuçlanmak zorundadır. Birilerinin gönlünü edeceğim diye AK Parti’nin Kürtlerin temel haklarını pazarlık konusu yapması hem İslam’a uygun değildir hem de insani değildir. Kaldı ki Kürt ve Türk Irkçılığının yaygınlaşması ve teröre vesile olmasının arka planında Türkçülük ve Kemalizm İdeolojisi bulunmaktadır. Atatürk Milliyetçiliği adına yapılan 12 Eylül Askeri Müdahalesi; Kürtçe konuşmayı yasakladığı gibi Kürt kelimesini “bölücülük” olarak nitelemiştir. Kemalist İdeoloji için; İslam ve Kürt asli, Liberalizm ve Komünizm konjonktürel düşmandır. Dine ve ırka düşman olan kesimlerin gönülleri yapılacak diye Kürtlerin temel haklarını vermemek zulümdür. AK Parti; Kemalistlerin gönlünü edeceğine ırkçılığa bulaşmamış Kürtlerle ittifak ederek ırkçılık mikrobunu aşabilir.
AK Parti, ulusal kimliğe dayalı Anayasayı değiştirmek zorundadır. Bunu yapmadığı sürece hem Türklerde hem de Kürtler de ırkçılık mikrobu hızla yayılmaktadır. Çözüm Süreci denilen sürecin uzaması düşmanlıkları daha da keskinleştirmektedir. Ulusalcı Kemalistler pusudadır ve Taksim’de başaramadıklarını başka bir zeminde başarmanın planlarını yapmaktadırlar.” (1)
Çözüm Süreci içerisinde dış destek olarak en önemli güçlerden biri de Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesut Barzani’dir. Barzani, klasik manada ırkçı birisi değildir. Ve İran ve Baas’tan çok Türkiye’ye yakın bir isimdir. Barzani’nin çözüm sürecine destek verdiği ve bu sebeple İran ve Irak Merkezi Yönetimiyle gerginliğe düştüğünü söylemek mümkün. Bu sebeple İran ve Irak Merkezi Yönetimi ya Barzani’yi devirmek ya da kontrol altına almak için ellerinden geleni yapmaktadır. Barzani’yi devirme girişimleri güçlü tabanı vesilesiyle mümkün olmamıştır.
Irak Merkezi Yönetim Başkanı Maliki, Kuzey Irak’ta yer alan PKK Militanları’nın Türkiye’ye terör saldırılarını hiçbir zaman görmemiş hatta desteklemişken PKK militanlarının Türkiye’den Irak’a çekilmesine şiddetli tepki göstermiştir. Maliki’nin amacı İran ile birlikte Kürt Meselesi’nde Türkiye’yi köşeye sıkıştırmak mümkünse ülkeyi bölmektir. İşte bu noktada Barzani’nin önemi ortaya çıkmaktadır. Şimdi şu haberi beraber okuyalım:
“Irak Başbakanı Nuri el-Maliki, Irak Kürt bölgesel yönetimi (IKBY) başkanı Mesud Barzani ile Bağdat ve Erbil arasındaki sorunların çözümü için safların birleştirilmesi konusunda anlaştıklarını belirtti.
Barzani, "İki hükümet arasındaki sorunların çözümü hedefiyle anayasanın uygulamaya geçirilmesi hususunda pratik adımlar atılması için anlaşmaya vardık. Ziyaretin sorunların çözümüne olumlu katkısı oldu. Dış tehlikelerden korunmak için iç cepheyi güçlendirmeye ihtiyacımız var" diye konuştu.” (2)
Dış Tehlikeden maksat Türkiye’dir. Türkiye’nin iç sorunları ve Kemalist Zümrenin Çözüm Sürecini baltalama girişimleri Barzani’yi Irak Merkezi Yönetimine yaklaştırmıştır. Barzani ile Irak’ın anlaşması Türkiye’de terör eylemlerinin başlamasına vesile olabilir. İran Yönetimi, Barzani’ye baskı yaparak PKK’yı teröre teşvik etmesi istenmektedir. Bu noktada Kemalistler ile İran arasında da ilginç bir ittifak söz konusudur. İran Dışişleri Bakanı Türkiye’de sadece Cumhuriyet Gazetesi’ne röportaj yapmış ve Batı Dünyası’nı mücahitlere karşı uyarmıştır.
AK Parti Hükümeti elini çabuk tutmalıdır. Kemalist Paradigmayı zaafa uğratacak adımları derhal atmalıdır. Zira başta TGB olmak üzere Kemalist Teşkilatlar Baas ve İran ile içli dışlıdır. Hatta TGB; “bizim Taksim olayları Suriye’de Baas’a nefes aldırmıştır” açıklaması yapmıştır. İkinci olarak AK Parti, Kürtlerin temel haklarını pazarlıksız ve ivedi olarak hakları verilmeli ve dış güçlere karşı kendileriyle ittifaka geçilmelidir. Türkiye’nin Kürtlere haklarını vermesi Suriye, İran ve Baas’ı köşeye sıkıştıracaktır. Ve son olarak Kuzey Irak Yönetimiyle çok sıkı ilişkiler geliştirilmeli hatta Suriye Kürtleriyle de ittifak kurulmalıdır. Aksi takdirde çözüm sürecinin uzaması her zaman Kürt-Türk çatışması riskini üzerinde taşımaktadır.

1- http://www.yazete.com/genc-kalemler/ahmet-balki/cozum-sureci-uzadikca-risk-buyur/2653/
2- http://www.timeturk.com/tr/2013/07/07/bagdat-ta-maliki-barzani-zirvesi.html

YORUM YAZ
Henüz yorum yapılmamış.

Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.