ÖNE ÇIKANLAR :

YAZARLAR

Dinde Reform İle Münafıklık İrtibatı

Adil Yazgan

26 Eylül 2013 Perşembe 15:38
  • A
  • A

Bilindiği gibi münafık kelimesi dili ile iman ettiklerini söyledikleri halde kalpleriyle inkâr eden insanları ifade eder. Bu insanların en büyük vasıfları diğer insanları pek akıllı görmemeleri ve küçümsemeleridir. Onlar hakkında Rabbimiz şöyle buyurmaktadır: “İnsanlardan öylesi vardır ki; “Allah’a ve ahiret gününe iman ettik” derler. Hâlbuki onlar iman edici değillerdir.” (Bakara Suresi: 13)

Müfessirlerimiz bu ayet-i kerime’de Resul-i Ekrem (sav)’e imandan bahsetmemesinin özel bir önemi olduğunu söylemişlerdir. Gerçi onlar Allah’a ve ahiret gününe de inanmamışlardır ama Resüle iman etme meselesini dile getirmemelerinin özel bir yeri vardır. Çünkü onlar Peygamber (sav) Efendimizi normal bir insan olarak görür ve ona iman etmeyi dile getirmeyi bile gerek görmezler.

Evet, Peygamberimiz (sav) bir insandır ama vahy alan ve aldığı vahyi bize anlatan bir insan!.. Nitekim bir ayet-i kerime’de şöyle buyrulmaktadır: “Biz o peygamberleri mucizelerle ve kitaplarla gönderdik. Ey Peygamberim!.. Sana da Kur’an-ı Kerim’i indirdik ki, insanlara vahyedileni açıklayasın. Belki onlar da düşünürler.” (Nahl Suresi: 44) Dikkat edilirse Hz. Muhammed (sav)’in bir görevi de insanlara Kur’an-ı Kerim’in manasını anlatmaktır.

Dinde reform isteyenlerin ortak özelliği Kur’an-ı Kerim’i anlamak için Hz. Muhammed (sav)’e ihtiyaç olmadığı safsatasıdır. Safsata çünkü Kur’an-ı Kerim kendisinin anlatılması için Hz. Muhammed (sav) işaret etmektedir. İşte dinde reform isteyenler, bu işaretin Hz. Muhammed (sav) değil kendileri olduğunu ifade etmektedir. Onlara göre Hz. Muhammed (sav)’in hadisleri ve müctehid âlimlerin izahları Kur’an-ı Kerim’i anlamak için önümüzde bir perdedir.

Dinde reform dalgasına kapılanların bir özelliği de burunlarından kıl aldırmamalarıdır. Bir ayet-i kerime’de şöyle buyrulmaktadır: “Onlara (dinde reform isteyen münafıklara): “İnsanların (müslümanların) inandığı gibi inanın” denilince, “Biz de o beyinsizlerin inandığı gibi mi inanacağız?” derler. İyi bilin ki, asıl beyinsiz kendileridir fakat bilmezler.” (Bakara Suresi: 13)

Dinde reform isteyenler müslümanların inançlarının çağa uymadığını ve birçok hurafe ile kirletildiğini iddia ederler. Hem de daha da ileri giderek sorunun bugün değil Hz. Muhammed (sav)’in ashabının bile doğru dürüst iman etmediğini ve esas bozulmanın Hz. Muaviye (ra) devrinden başladığını iddia ederler. Durum böyle ise dinin korunması ilkesinin ve insanlığı kurtarma iddiasının boş olduğunu iddia etmemiz gerekir ki böyle bir iddia safsatadan ibarettir. İslam Tarihi’nde müslümanların işledikleri günahlar ayrı meseledir İslam Akaidinin ve Şeri’atının korunması ayrı bir meseledir. Zaten münafık dinde reformcuların bir amacı da İslam üzerinde sis perdesi oluşturmak ve bütün kötülüklerin anası şüphe tohumunu gençlerin yüreğine serpmektir.

Dinde reform isteyenlerin burunlarından kıl aldırmadıklarından bahsetmiştik. Bunun bariz şekli kendilerine Müslümanlardan ayrı olarak değişik isimler takmalarıdır. “Antikapitalist Müslüman”, “Devrimci Müslüman” ve Şuncu buncu müslüman isimlerini kullanmalarının amacı kendilerinin Müslümanlardan üstün bir akla sahip olduklarını iddia etmek içindir.

Müslümanların arasında garip garip inançlarının yayılması için ellerinden geleni yaparlar. Mesela “antikapitalist müslümanlar” namaza ritüel derler, ekonomik hayata bakışlarıyla Sosyalistlerin inançlarını ayırmanız o kadar kolay değildir. Hadisleri İslam’a sokulmuş hurafe olarak görmeleri hemen hepsinin ortak kanaatidir. Kur’an-ı Kerim’de ve sünnette sabit olan ceza hükümlerinin sembolik olduğunu iddia ederler. Şimdi münafıkların özelliğini hatırlatan ayeti tekrar okuyalım:

“Onlara (dinde reform isteyen münafıklara): “İnsanların (müslümanların) inandığı gibi inanın” denilince, “Biz de o beyinsizlerin inandığı gibi mi inanacağız?” derler. İyi bilin ki, asıl beyinsiz kendileridir fakat bilmezler.” (Bakara Suresi: 13)

Ayette göstermektedir ki, asıl beyinsiz olanlar onlardır. Aynı zamanda ayet onların insan bile olamadıklarını göstermektedir. Hz. Muhammed (sav) evet insandı ama üstün bir insan. Bunlar insan bile değillerdir. Ayet aynı zamanda imanın nereden alınması gerektiğine dair bize ipucu vermektedir. İman; Hz. Muhammed (sav)’in Allah katından getirdiği her şeye inanmak olarak tarif edilir. Ve bu iman esasları ta o zamandan bu zamana bozulmadan aynen bize kadar gelmiştir. Hiçbir müslümanın İslam’ı öğrenmek için “antikapitalist Müslümanlara” veya “Devrimci Müslümanlara” ihtiyacı yoktur. Aslında onlar iman etmiş de değillerdir. Onlar Müslümanlardan çok ulusalcılar gibi anarşist kimseleri severler. Son olarak bu kesimin öncülerinden İhsan Eliaçık, Allah ve Resülüne söven aşağılık bir kimseyi şehit ilan etmiştir.

Sonuç olarak dinde reform diye ortaya atan kimselerin münafık olduklarını ve İslam’a samimi olarak teslim olmadıklarını bilmemiz lazımdır.

YORUM YAZ
Henüz yorum yapılmamış.

Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.