İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Yetkiner, ham petrol fiyatlarındaki gerilemenin cari açık sorunuyla mücadele eden Türkiye'ye verilmiş en güzel hediye olduğunu, bu seviyenin kalıcı olmasını umut ettiklerini söyledi.
Ham petrol fiyatlarında Haziran ayından bu yana devam eden ve yüzde 30'u bulan aşağı yönlü hareket, benzin istasyonlarındaki fiyat tabelalarında görülmeye başlandı. Uluslararası borsalarda 73 dolara kadar düşen ham petrol varil fiyatının, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü'nün (OPEC) arzı kısıtlama yönünde karar almaması halinde petrolün çıkarma maliyeti olan 60-65 dolar seviyesine kadar düşebileceği ifade ediliyor.
Petrolde Ekim 2010'dan bu yana en düşük seviyeye ulaşılmasının özellikle yüksek oranda petrol ürünleri ithalatı bulunan Türkiye gibi ülkeleri olumlu etkileyeceği belirtiliyor.
Ham petrolde aşağı yönlü fiyatlamanın Türkiye ekonomisine makro düzeyde olumlu etkilerinin olacağı belirten ekonomistler, fiyatların bu seviyede gitmesi halinde cari açığa karşı verilen mücadelede ekonomi yönetiminin elinin güçleneceğini kaydediyor. Petrol fiyatının enflasyonu etkileme gücünün kısa vadede sınırlı olduğunu vurgulayan ekonomistler, ham petroldeki bu fiyat seviyesinin istikrar kazanması ve döviz kurundaki dalgalanmanın Merkez Bankası'nın beklediği aralıkta devam etmesi halinde faiz indirimi için olumlu bir havanın oluşabileceğine dikkati çekiyor.
İEÜ İşletme Fakültesi'nde dekan yardımcılığı görevini de yürüten Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Yetkiner, cari açık sorunuyla mücadele veren bir ülke için en önemli ithalat kaleminde fiyatın gerilemesinin bir şans olduğuna belirtti.
"Ham petrol fiyatlarındaki düşüş Türkiye'ye en güzel hediye" diyen Yetkiner, bu düşüşün nedenleri ve ne kadar kalıcı olacağıyla ilgili çeşitli değerlendirmeler bulunduğunu, düşüşün Türkiye ekonomisine olumlu etkilerinin yansıması için öncelikle kalıcı olması gerektiğini ifade etti.
Yetkiner, şöyle konuştu:
"Bu fiyat seviyesine ne kadar uzun süre korunursa ülke ekonomisi için o kadar iyi sonuçlar verecektir. Küçük ya da büyük tüm makro değişkenlerde olumlu etkileri görülecektir. Özellikle yeni hükümetin kurulmasının hemen ardından gelen düşüşün ekonomi yönetimi adına olumlu bir etki yaratacağına inanıyorum. Ham petrol fiyatındaki düşüşün birincil olarak doğrudan etkisi cari açık üzerinde olacaktır. Petrol fiyatındaki 1 dolarlık düşüş cari açıkta 400 milyon dolarlık azalmaya neden oluyor. Bu, cari açığın azaltılması hedefine inanılmaz bir katkıdır. Ne kadar uzun süre devam ederse cari açığın azaltılması hedefine doğrudan etkisi o kadar artacaktır.
Ham petrol fiyatlarının gerilemesinin enflasyon ve diğer makro verilere etkileri daha kısıtlı olacaktır ancak yine de pozitif katkısı olur. Ulaşım başta olmak üzere pek çok alanda maliyetlerin düşmesinin dolaylı etkileri olacaktır."
Cari açığın gerilemesinin ülke risklerinin azalmasına da neden olacağını, bu azalmanın uluslararası derecelendirme kuruluşlarının Türkiye'ye ilişkin raporlarına da yansıyacağını düşündüğünü dile getiren Prof. Dr. Yetkiner, uzun vadede faiz üzerinde de olumlu etkilerin görülebileceğini ifade etti.
Faiz konusunda piyasanın zorlanmaması gerektiğini, denge noktasından uzaklaşılması halinde bunun ülke ekonomisine etkilerinin büyük olacağını savunan Yetkiner, "2015 seçimlerinin sonuna kadar dövizin her an yukarı doğru fırlamaya yakın olduğu bir süreçteyiz. Bu dönemde faizlerle çok oynanırsa dövizin önü açılabilir. Siyasal olarak belirsizliğin olduğu bu süreçte dengenin korunması özellikle çok önemlidir" dedi.
"Enflasyonu olumlu etkiler"
Yaşar Üniversitesi Ekonomi Bölüm Başkanı Doç. Dr. Umut Halaç ise akaryakıt fiyatlarındaki gerilemenin makro ekonomik göstergelere dolaylı etkilerinin olabileceğini, ilk etapta cari işlemler açığını etkileyecek olan düşüşün daha sonra enflasyon üzerinde bir miktar azalmaya neden olabileceğini ifade etti.
Akaryakıt fiyatlarındaki her yüzde 10'luk düşüşün enflasyon üzerinde yüzde 0,3'lük bir etkisinin olabileceğini kaydeden Halaç, enflasyon beklentileri konusunda son dönemde bir "iyiye dönüşün" gözlendiğini belirtti.
Döviz kurunun da son dönemde Merkez Bankası'nın beklentilerine uygun bir aralıkta dalgalandığına vurgu yapan Halaç, "Döviz kurundaki dalgalanmanın azalması, gıda fiyatlarındaki artışın biraz yavaşlaması ve beklentilerin iyiye dönmesiyle Merkez Bankası bir faiz indirimine gidebilecektir. Bu da büyük ihtimalle gelecek yılın ikinci ya da üçüncü ayından sonra olur" dedi.
Halaç, ham petrol fiyatındaki gerilemenin, yapılan sözleşmelerin uzun vadeli olmasından dolayı reel sektörde ancak 2015 yılı ile birlikte hissedilebileceğini de savundu.