Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, lojistik konusunda önemli bir üs olarak gördükleri Cibuti ile her türlü işbirliğine açık bulunduklarını söyledi.
Eroğlu, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Türkiye-Cibuti KEK Toplantısı ile mutabakat zabtı imza töreninde, bütün dünyanın 2008'de ortaya çıkan küresel finansal krizin etkilerini silmeye çalıştığını belirtti.
Bu krizi en az hasarla atlatan nadir ülkelerden biri olmayı başardıklarına işaret eden Eroğlu, Türkiye'nin 2011'de bölgesinde adeta istikrarın sembolü olduğunu ve yüzde 8,5 oranında büyüme oranı yakaladığını dile getirdi.
Afrika'nın son on yılda dünyadaki ekonomik ve ticari konumunu güçlendirirken, bu sürece hiç şüphesiz Türkiye olarak kendilerinin de katkı yaptığını ifade eden Eroğlu, ''2003'te Afrika kıtasıyla toplam ticaret hacmimiz 5,4 milyar dolarken, 2011 sonunda bu rakam yüzde 250 artmış ve 19 milyar dolara yükselmiştir. Aynı dönemde Afrika kıtasına yönelik ihracatımız 2,1 milyar dolardan 10,3 milyar dolara yükselmiş, ithalatımız ise 3,3 milyar dolardan 8,7 milyar dolara yaklaşmıştır'' dedi.
Geçen yıl Afrika'da tam 37 ülkeye ihracat rekoru gerçekleştirildiğini dikkati çeken Eroğlu, 2 yıl içerisinde Afrika ülkeleriyle ticaret hacminin 25 milyar dolara ulaşmasının öngörüldüğünü vurguladı.
Eroğlu, 2002'de neredeyse yok denecek kadar az olan Afrika'daki yatırımların bugün 5 milyar doları aştığını vurgulayarak, bu strateji sayesinde Türkiye ile Cibuti arasındaki ticari ilişkilerde de gözle görülür bir artış kaydedildiğini anlattı.
-Cibuti üzerinden Doğu Afrika pazarına giriş-
İki ülke arasındaki ticaret hacminin, 2003'te 5,5 milyon dolar olarak gerçekleşmişken bu rakamın 2011 sonunda 45,5 milyon dolara yükseldiğini belirten Eroğlu, şöyle konuştu:
''2012'nin ilk 9 aylık bölümünde ise 71,6 milyon dolarlık bir ticaret rakamını yakaladık. Ancak ne yazık ki bu rakamın çok küçük bir kısmı Cibuti'nin ihracatı olarak kaydedildi. Bu nedenle hedefimiz, ikili ticaretimizde karşılıklı fayda temeline dayanan bir denge sağlamaktır.
Keza, ülkelerimizin ekonomik yapıları da böyle bir denge sağlamaya son derece müsait olup, Türkiye'de imal edilen ürünlerin Cibuti üzerinden Doğu Afrika pazarına girişi mümkün görülmektedir. Lojistik konusunda önemli bir üs olarak gördüğümüz Cibuti ile her türlü işbirliğine açığız. Bundan hem Türkiye hem Cibuti kazanacak.''
-İşbirliği yalnız ticaretle sınırlı değil-
İki ülke arasındaki işbirliği imkanlarının, yalnız ticaretle sınırlı olmadığına işaret eden Eroğlu, şöyle devam etti:
''Ülkemizin özellikle müteahhitlik ve teknik müşavirlik hizmetleri konularındaki mevcut tecrübeleri ve bilgi birikimi tüm dünya tarafından takdir edilmektedir. Gelişmekte olan bir ülke olarak Cibuti'nin bu alandaki tecrübelerimizden ziyadesiyle faydalanabileceği kanısındayım. Gerek altyapı ve üstyapı inşası konularında gerekse mevcut yapıların yenilenmesi konularında Türk müteahhitlerinin tecrübelerini paylaşma konusunda ortak çalışmalar gerçekleştirebiliriz. Cibuti'nin lojistik projelerinde Türk müteahhitlerinin de yer alması ikili ilişkilerimize önemli katkılar sağlayacaktır. Ancak yatırımlarımız ne yazık ki istenilen düzeyde olmamıştır. Bu ziyaret vesilesiyle müzakerelerini gerçekleştireceğimiz Yatırımların Karşılıklı Korunması ve Teşviki Anlaşması'yla eminim Türk yatırımcıları kısa süre içerisinde Cibuti'yi de portföyleri içerisine katacaklardır.''
Eroğlu, birkaç ay önce Türk Hava Yolları'nın Cibuti'ye başlattığı doğrudan seferler ve faaliyete geçen büyükelçilikler sayesinde her iki taraf arasında daha sık görüşme imkanı olacağını da anlattı.
Orman ve Su İşleri Bakanı olarak ormancılık faaliyetleri ve çölleşmenin önlenmesi gibi alanlarda da protokol imzalamayı arzu ettiğini belirten Eroğlu, konuyla ilgili eylem planlarının hazırlıklarının sürdüğünü kaydetti.
Cibuti Dışişleri Bakanı Mahmud Ali Yusuf da ülkelerine gelecek Türk yatırımcılara her türlü desteği vereceklerini ve teşvik için gayret edeceklerini söyledi.
Eroğlu ve Yusuf, konuşmaların ardından sağlık ve enerji alanlarındaki işbirliği anlaşmalarını imzaladı.