53 sayfalık sunumda başçı, Haziran ayından itibaren enflasyonun düşeceğinin altını çizdi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Merkez Bankası’na eleştirileri sonrası, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Bankası Başkanı Erdem Başçı, piyasaların merakla beklediği sunumunu Bakanlar Kurulu'na yaptı. Star Gazete'nin haberine göre Başçı sunumunda;
Gayri Safi Yurt İçi Hasılanın büyüme hızının yüzde 4’e yakın seyrettiğini, Enflasyondaki düşüşün Haziran ayı verisinden itibaren başlayacağının tahmin edildiğini belirtti. Merkez Bankası Başkanı Kredi büyüme hızının yüzde 15 seviyesine yaklaştığını ve Cari işlemler açığında iyileşmenin devam etmesinin beklendiğini de vurguladı.
"Küresel büyüme ılımlı seyretmektedir" denilen sunumda büyümenin 2014 yılında da ılımlı seyretmeye devam etmesi beklendiği, Türkiye’de 2013 yılı büyümesi yüzde 4 düzeyinde gerçekleştiği belirtildi.
Sunumda aşırı tüketimin ekonomi için yarattığı handikaplara da yer verilerek, "Aşırı tüketim yapan ülkelerde yatırım oranları düşük düzeyde seyretmektedir. Bu ülkelerde büyüme oranı da düşüktür" denildi.
Türkiye'de istihdamın gelişmiş ülkelere göre daha olumlu olduğu belirtilen sunumda, son yıllarda Türkiye'de diğer ülkelere göre daha güçlü bir istihdam artışının gözlendiği kaydedildi. Sunumda ayrıca, istihdamdaki artış eğiliminin bu yıl da sürmesinin beklendiği dile getirildi. Kadın ve erkek işgünü katılım oranının arttığı da sunumda vurgulananlar arasındaydı. Ancak sunumda işgücüne yeni katılımlara rağmen işsizlik oranının küresel kriz öncesindeki seviyelere yakın seyrettiğine dikkat çekildi.
"Öncü göstergeler Euro Bölgesi’ndeki toparlanmanın süreceğine işaret etmektedir" ifadelerine yer verilen sunumda İhracatın büyümeyi ve dengelenmeyi desteklediği gözlemlendiği AB ülkelerindeki toparlanma ihracat artışına katkıda bulunduğu ve ihracat artışının önemli bir kısmı AB ülkelerinden kaynaklandığı belirtildi
Türkiye’de tasarruf oranları düşük olduğunun belirtildiği sunumda "Türkiye’de tasarruf oranlarının düşük olması cari açığın yüksek olmasına sebep olmaktadır" denilerek alınan önlemler sonucunda cari işlemler açığında iyileşmenin devam etmesinin beklendiği vurgulandı. "Makroihtiyati tedbirler sonrasında bankacılık sektörü finansman ağırlığını tüketimden yatırım ve üretime kaydırmaktadır" denildi.
Sunumda Türkiye’nin kamu borcunun diğer ülkelere göre düşük seviyede olduğu belirtilerek Mali disiplinin devam edeceğinin öngörüldüğü belirtildi.
Türkiye ekonomisi dezenflasyon sürecinde olduğu vurgulanarak "Döviz kuru gelişmeleri enflasyon artışında önemli bir rol oynamıştır. Enflasyondaki düşüşün Haziran ayı verisinden itibaren gözleneceği tahmin edilmektedir" denildi.
Fed'in çıkış sinyalinin ABD tahvil faizlerinin artmasına neden olduğunu belirten Başçı, reel faizlerin küresel kriz öncesi seviyesinin altına indiğini söyledi. Başçı, cari açık veren diğer ülkelerde de uzun vadeli tahvil faizlerinin arttığını belirtti.
Türkiye'nin risk priminin Euro Bölgesi borç krizi seviyesinin altında seyrettiğini belirten Başçı, parasal sıkılaştırma tedbirlerinin beklenen sonuçları vermekte olduğunu kaydetti.
Kısa vadeli faizlerdeki geçici sıkılaştırmanın enflasyonla mücadelede etkin bir araç olduğunu belirten Başçı, parasal sıkılaştırma ile Türk Lirası'ndaki hızlı değer kaybının da önlenmiş olduğunu söyledi.
Sunumda döviz kurlarındaki aşırı oynaklığa karşı döviz rezervlerinin kullanıldığı belirtilerek, mayıs ayından itibaren tekrar rezerv biriktirmeye başlandığı kaydedildi.
