ÖNE ÇIKANLAR :
EKONOMİTÜMÜ
  • GÜNCELLEME: 07 Kasım 2014 Cuma 17:51

ABD'nin enerji politikaları değişecek mi?

ABDnin enerji politikaları değişecek mi?

ABD'deki ara seçimlerin ardından Kongre'nin her iki kanadında da çoğunluğu elde eden Cumhuriyetçi Parti'nin ülkenin enerji politikaları açısından kritik rol oynayacağı öngörülüyor.


ABD'deki ara seçimlerin ardından Kongre'nin her iki kanadında da çoğunluğu elde eden Cumhuriyetçi Parti'nin ülkenin enerji politikaları açısından kritik rol oynayacağı öngörülüyor. ABD'de Salı günü gerçekleşen ara seçimlerin resmi olmayan sonuçlarına göre Cumhuriyetçiler, Temsilciler Meclisi'nin ardından Senato'da da ağırlığı kazandı. Bu durumun, ABD'nin Demokrat Başkanı Barack Obama'nın Beyaz Saray'daki son iki yılını zorlaştıracağına inanan uzmanlar, bu dönemde politika önceliğinin aralarında enerji sektörünün de yer aldığı uzlaşma sağlanabilecek alanlara kayacağını düşünüyor.

Nitekim, Başkan Obama da seçim sonrası düzenlediği basın toplantısında, Cumhuriyetçiler'in onaylanması için uzun süredir çaba sarfettiği Keystone XL Petrol Boru Hattı projesinin genel enerji politikasının küçük bir parçası olduğunu söyleyerek, bu konuya ılımlı yaklaşabileceğinin sinyalini verdi. Proje onaylanırsa, Kanada'nın petrol zengini Alberta eyaletiyle ABD'nin Nebraska eyaleti arasında yaklaşık bin 900 kilometrelik petrol boru hattı kurulacak.

Demokrat ve Cumhuriyetçilerin, benzer görüşlere sahip olduğu başka bir konu ise ABD'nin sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ihracatına yönelik kısıtlamaların kaldırılması. ABD Enerji Enformasyon İdaresi'nin (EIA) verilerine göre, ülkenin günlük ortalama 2,237 milyon metreküpe ulaşmış olan kaya gazı üretimi iç piyasadaki tüketim ihtiyacının oldukça üzerinde. Buna karşın, ABD serbest ticaret anlaşması (STA) olmayan ülkelere gaz ihracatı yapamıyor. Amerikalı şirketlerin, STA bulunmayan ülkelere LNG satışı, ancak ABD Enerji Bakanlığının özel izniyle mümkün oluyor.

Bununla birlikte, ham petrol ihracatına yönelik yasağın da Beyaz Saray ve Kongre'nin gündemindeki önemli konulardan biri olması bekleniyor. Ham petrol üzerindeki yasağa karşı olarak ülke genelinde yoğun lobi faaliyeti yürüten birçok grup, Obama yönetiminin yasağı kaldırmak için Kongre seçimlerinin ardından harekete geçeceğine inanıyor. Yasağı savunan bazı Demokrat ve Cumhuriyetçiler olsa da politikacıların birçoğu yasağın iptalinin ekonomiye fayda sağlayacağı görüşünde birleşiyor.

Seçim sonuçlarının ekonomi politikalarına olası etkilerini AA muhabirine değerlendiren American Enterprise Institute Ekonomisti Stan Veuger da enerji sektörüne ilişkin projelerin iki partinin uzlaşmaya varabileceği sayılı alanlardan olduğunu söyledi.

Veuger "Enerjiyle ilgili konular, Cumhuriyetçilere çok yardım etti" derken, buna örnek olarak Cumhuriyetçi adayların Kentucky, Virginia ve West Virginia gibi kömür madenlerine sahip olan eyaletlerdeki başarısını gösterdi.

Keystone XL boru hattının kurulmasının Cumhuriyetçiler için büyük bir kampanya sloganı olduğunun altını çizen Veuger, "Önümüzdeki dönemde ülkenin enerji politikalarında Cumhuriyetçilerin rolü artacak. Eğer, Keystone XL (boru hattı) için bastırırlarsa, Obama projeyi onaylayabilir" diye konuştu.

"Ham petrol ve LNG ihracatına yönelik kısıtlamalar kaldırılabilir"

Veuger, bir soru üzerine düşen petrol fiyatlarının Cumhuriyetçilerin enerji projelerine yönelik bakış açısını değiştirmeyeceğini belirterek, şunları kaydetti:

"Enerjiyle ilgili politikalar Cumhuriyetçiler için sembolik açıdan da çok önemli olduğu için petrol piyasadaki gelişmelerin onların bu alandaki düşüncelerini etkileyeceğini sanmıyorum. Cumhuriyetçiler Senato'da da çoğunluğu kazandıkları için Senato Enerji Komitesinin Başkanı (Alaska Senatörü) Lisa Murkowski olacak ve kendisi ihracat yasaklarının kaldırılmasını etkin bir şekilde destekleyenlerden. Bu, ABD'nin ham petrol ve sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ihracatına yönelik kısıtlamaların kaldırılmasını sağlayabilir"

Cumhuriyetçiler ile Demokratların karbon emisyonu ve vergisine ilişkin konularda birbirinden çok farklı perspektiflere sahip olduğunu anımsatan Veuger, sözlerini bu alanlarda önemli bir gelişme yaşanmayacağı öngörüsüyle tamamladı.

 "Obama'nın görüşlerinin değiştiğini sanmıyorum"

Brookings Institute Enerji Güvenliği İnsiyatifi Direktörü Tim Boersma ise Cumhuriyetçilerin zaferiyle sonuçlanan ara seçimin ABD'nin enerji politikalarını nasıl etkileyeceği konusunda yorum yapmak için henüz çok erken olduğunu belirtirken, Beyaz Saray ve Kongre'nin işbirliği yapma olasılığının düşük olduğunu vurguladı.

Boersma, Obama'nın Keystone XL boru hattına yönelik olumsuz tavrının değişmediğini ileri sürerek, "Keystone XL başından beri tartışmalara neden olan bir proje ve buna ne demokratlar ne de Başkan Obama destek verdi. Bu boru hattının ekonomik ve çevresel etkileri araştıran birçok araştırma yapıldı. Ancak, proje şu anda ekonomik değil, politik açıdan ele alınıyor. Bu noktada, Obama'nın Keystone XL boru hattına ilişkin görüşlerinin değiştiğini sanmıyorum" ifadelerini kullandı.

Ham petrol ihracatının Demokrat ve Cumhuriyetçiler arasında çetin tartışmalara yol açacağını düşünen Boersma, ABD'nin enerji politikalarında 2016 yılında gerçekleşecek başkanlık seçimlerine kadar çok büyük bir değişiklik beklemediğini sözlerine ekledi.

 

KAYNAK:
AA
ÖNCEKİ HABER

SONRAKİ HABER