Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Turhan, Mısır'la yakın tarihte bir projeyi tamamlayıp Mısır Borsası ile Borsa İstanbul'u entegre edeceklerini belirterek, ''Bütün bölgeyi kapsayan bir proje geliştirdik. İnanıyorum ki yakın gelecekte finansal hizmetler sektöründe çok daha büyük bir entegrasyon ve yakın işbirliği göreceksiniz'' dedi.
Turhan, 8. Türk-Arap Ekonomi Forumu'nda (TAF) yaptığı konuşmada, uluslararası finans merkezi olabilmek için gereken şartların, güçlü bir ekonomi, mukavemetli bir finans ve bankacılık sektörü, gelişmiş ve her tür finansal enstrümanın bulunduğu kapsayıcı bir piyasa altyapısı, yatırımcıların mülkiyet haklarını güvence altına alan bir hukuk sistemi ve iyi işleyen bir açık piyasa ekonomisi olduğunu ifade etti.
Bu çerçevede değerlendirildiğinde Türkiye'nin ve İstanbul'un güçlü ve çeşitlendirilmiş iç ekonomisiyle uluslararası finans merkezi olmanın ön şartını yerine getirdiğini vurgulayan Turhan, dünyanın 16'ncı, Avrupa'nın 6'ncı en büyük ekonomisi olan Türkiye'nin sermaye piyasalarının birikimi olan şirketlerin gelip yatırım yapması için cazip bir ortam haline geldiğini söyledi.
Turhan, finans sektörünün mukavemeti konusunda da Türkiye'deki sermaye piyasalarının likidite kapasitesinin günlük 15 milyar dolara ulaştığını, ciro hızında dünyada 4. sırada bulunduğunu, yüzde 152 piyasa getirisi sağlamanın söz konusu olduğunu ve gün içi işlemlerin yüzde 80'inin yerli yatırımcılar tarafından gerçekleştirildiğini dile getirdi.
''Endeks opsiyonları yarından itibaren Borsa İstanbul piyasalarında''
Finansal sektörün kapsayıcılığı açısından bankacılıkta her çeşit hizmetin mevcut olduğunu, sermaye piyasalarında ise çok çeşitli türev ürünlerin bulunduğunu belirten Turhan, ''Gururla ifade etmek isterim ki yarından itibaren endeks opsiyonları da Borsa İstanbul'un piyasalarında finansal enstrüman yelpazemize katılacak. Yakın tarihte enerji sektörüne yönelik elektrik sözleşmeleri de bulunur olacak. Bir Elektrik Borsası teşkil edeceğiz ve sunduğumuz hizmet ve ürünlere elektrik sözleşmelerini de dahil edeceğiz. Ayrıca tarımsal emtia ve metal madencilik sektörlerine yönelik ürünlerimiz de olacak'' diye konuştu.
Turhan, bugün itibariyle İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) ile İstanbul Altın Borsası'nın ''Borsa İstanbul'' adı altında birleştiğini ve bu platformun içinde artık yatırımcıların istediği her tür finansal sözleşmeye yatırım yapabileceğini kaydetti.
Bazı gelişen piyasalarda mülkiyet hakları ile ilgili sıkıntılar yaşandığına değinen Turhan, ''Türkiye'nin hukuk sistemi, mülkiyet haklarıyla ilgili endişe gerektirmeyecek bir yapıda. Türkiye'de mülkiyet hakları teminat altında. Türkiye serbest piyasa ekonomisinin hakim olduğu bir ülke. Yabancı sermaye giriş ve çıkışı, karın yurtdışına çıkarılması ve vergi mevzuatı da açık piyasa ekonomisini destekler mahiyette'' değerlendirmesini yaptı.
''Mısır Borsası ile Borsa İstanbul'u entegre edeceğiz''
Sermaye piyasalarında yeni eğilimler olduğunu ve finans kriziyle üzerinde durdukları zeminin tamamen değiştiğini söyleyen Turhan, şöyle devam etti:
''Pek çok regülasyona gidildi, pek çok tedbir alındı. Bütün bu düzenlemeler, kısıtlamalar gerekliydi. Zira son krizde de şunu gördük; eğer geniş bir perspektiften finansal hizmet sektörünüzü değerlendiremiyorsanız o zaman tam bir çöküş riski söz konusu olabilir. Finansal işlemlere müdahale etmemek gerekir ama her tür finansal işlem için tam anlamıyla şeffaf ve kapsamlı bir raporlama sistemi olmalı.
Tabi bu, örgütlü piyasalar için iyi bir haber. Ben de bu yeni düzenleme çerçevesinden büyük memnuniyet duyuyorum. Borsa İstanbul gibi örgütlü ve belli düzenlemeleri olan piyasalar için bence gelecek daha parlak.''
Borsalar arası müşterek çalışmanın da daha fazla yatırım sağlamak adına önemli olduğunu kaydeden Turhan, ''Biz bölge içinde çok iyi ilişkiler tesis ettik. Örneğin Mısır'la yakın tarihte bir projeyi tamamlayacağız ve Mısır Borsası ile Borsa İstanbul'u entegre edeceğiz. Bütün bölgeyi kapsayan bir proje geliştirdik. S&P bir endeks getiriyor. İnanıyorum ki yakın gelecekte finansal hizmetler sektöründe çok daha büyük bir entegrasyon ve yakın işbirliği göreceksiniz'' şeklinde konuştu.
Bu arada, forum kapsamında Türk-Arap ekonomik ilişkilerinin geliştirilmesine katkıda bulunanlara verilen TAF Özel Ödülü bu yıl, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ve Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Çalık Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Çalık, National Commercial Bank (NCB) Yönetim Kurulu Başkanı Mansour S. Al-Maiman ve Abdul Latif Jameel Group Başkan Yardımcısı Fadi M. A. Jameel'e verildi.
