ÖNE ÇIKANLAR :
MAGAZİNTÜMÜ
  • GÜNCELLEME: 20 Nisan 2024 Cumartesi 15:04

Ulubey rekoru kırdı!

Ulubey rekoru kırdı!

Polat'ın azılı düşmanı Ersoy Ulubey, yazete.com canlı yayın rekorunu kırdı.


Kurtlar Vadisi Pusu'da Polat'ın azılı düşmanı Ersoy Ulubey(Ümit Acar) önceki gün yazete.com'da yoğun istek üzerine bir kez daha canlı yayın konuğu oldu.

Binlerce soru'nun yağdıyı yayın, yazete'nin canlı yayın zincirinin rekorunu da kırmış oldu.

Mesleğinin zirve noktasını Pana Film'de yaşadığını belirten Ulubey, çok özel açıklamalar yaptı.

İşte Ersoy Ulubey'e yöneliten sorular ve verdiği cevaplar:

-Sizi çok severek izliyoruz. Gerçek hayatta nasıl birisiniz?

Teşekkür ediyorum. Aslında bunu yakın çevreme sormak gerek ama hayat dolu, sporu ve doğayı seven birisiyim.

-Benim sorum yok! Herkese selamlarımızı yolluyoruz. Sizi severek izliyoruz…

Bu bir dizi ve film çalışması… Türk insanı çok zeki… Kurtlar Vadisi Pusu’nun da bu kadar sevilmesi takdir edici. Bizi izlemeye devam edin.

-Nasıl birisiniz? Diziyi izlerken Ulubey karakterine bela okuyor musunuz? Ümit Acar mı, Ulubey mi?

Bu bir dizi… Her dizide iyi ve kötü karakterler vardır. Bize ne verilirse biz de bunu yapmaya çalışıyoruz. Umarım siz de beğeniyorsunuzdur.






-Vadi’deki tiplemeyi çok seviyorum. Kendi kişiliğiniz ve Ulubey arasında çok fark var mı? Siz gül gibi insansınız. Bu rolü oynarken zorlanmıyor musunuz?

Yaralı bir karınca görsek veteriner arar, götürürüz. Evet, Ulubey, vicdansız bir tipleme. Bu rolü oynarken zorlanmıyorum. Teklif geldiğinde bu betimleyici karakteri analiz eder, karakteri çizeriz. Bunun sonucunda betimlediğimiz karakteri naçizane canlandırmaya çalışırız. Belli bir moda girdikten sonra bu kendi kendine yürür gider zaten…

-Diziye büyük heyecan katıyorsunuz. Memati’nin oğlunu, Nazife Ana’yı vurarken neler hissettiniz?

Tabi ki çok etkilendim. Bu rolü canlandırsak da bazı etkileri kalıyor bizlerde. Sahneyi oynarken tabi ki mutlu olamıyoruz ama kötüler olmazsa iyileri ve iyiliği göremeyiz.

-Dizide böyle bir rolü oynamaktan mutlu musunuz?

Mutluyum. Bugüne kadar çok farklı karakterleri canlandırdım. Ulubey’i canlandırmak benim için çok özel oldu ve şu anda hayatımda en zirve noktayı yaşıyorum. Emeği geçen Pana Film’e ve çalışanlarına çok teşekkür ediyoruz. 30 yıl emek verdiğimiz iş dalında, sanat ihtiva ediyorsa etkilenmemek elde değil.

-Oynadığınız karakter çok acımasız bir insan…. Böylesi bir insan nasıl olur da bu kadar gaddar olabilir?

Bu normal dışı bir şey olmalı… Ama bu bir film karakteri ise normal karşılanır.

-Bu işe nasıl başladınız?

1980 yılında Kenan Kaya adında bir arkadaşımın fotoğrafımı bir yarışmaya göndermesiyle başladım. Bu teşvikle birlikte o zaman Türkiye Sinema Kralı seçildim. Ve bu mesleği çok sevdim.

-Polat’ın her ne kadar düşmanı olsanız da ölmenizi istemiyoruz…

Çok teşekkür ediyorum. Bunu senaristler biliyor. Nasıl arzu edilirse, benim ölme zamanımı gerekli bulurlarsa o zaman devre dışı kalacağım. Zamanını bilmiyorum.

-Dizideki rolünüz süper. Kurtlar Vadisi’ne girdiğinizden bu yana nasıl tepkiler alıyorsunuz?

Beni şaşırtan tepkiler alıyorum. Herkes çok merak ediyor ve görür görmez fotoğraf çektirmek istiyor. Çok sevildim. Türk halkına bu ilgiden ötürü çok teşekkür ediyorum.

-Memati’nin oğlunu öldürdünüz diye kanındınız mı?

Hayır. Memati’nin oğlunu, eşimi ve kendi oğlumu öldürmek beni etkiledi. Birkaç gün bunu düşündüm.

-Usta oyunculuğunuzla diziye büyük renk kattınız. Diziye başlamadan önce Kurtlar Vadisi’ni nasıl buluyordunuz?

Kurtlar Vadisi hakkında bir düşüncem yoktu. Çünkü televizyon izlemiyorum. Dolayısıyla Vadi’yi izlememiştim. Bu aileye dâhil olduktan sonra izlemeye başladım.

-Kurtlar Vadisi’ni nasıl dâhil oldunuz?

Eşim ve kızımla dışarıya dolaşmaya çıkmıştık. Telefonumu da yanıma almamıştım. Akşam eve geldiğimizde de telefonuma bakmamıştım. Ertesi gün spor yaparken önümü kestiler. Arkadaşımın yanındaki hanımefendi bana, “Neden sizi ekranlarda göremiyoruz. Bir aktör olarak Selçuk Mezarlığı’na mı gömülmek istiyorsunuz” şeklinde bir soru sormuştu. Ben de bu sorudan çok etkilenmiştim. Çünkü 3 yıl ara vermiştim. Başka teklifler gelmişti ama karar verememiştim. Allah’a yalvardım, yakardım. ‘Bana en hayırlısını ver’ diye. Daha sonra eve geldim. Telefon çaldı. ‘Kim aramış’ dedim. Aradan birkaç dakika geçti telefon yine çaldı. Pana Film’den arandım. Telefonda konuştuk sonra İstanbul’a gelip görüştük ve sonunda anlaştık. Böylelikle başlamış oldum.

-Özel hayatınızda müzikle ilgileniyor musunuz?

İlgileniyorum. Herkese de ilgilenmesini tavsiye ediyorum. İyi bir dinleyici olabilmek için güzel bir şey… Bu yaştan sonra klarnet çalmaya çalışıyorum. Klarneti herkese tavsiye ediyorum.

-Kurtlar Vadisi’nden önce sevdiğiniz proje neydi?

Büyük Buluşma adlı projeyi sevdim. Bu diziyi izleyenler bir şeyler buluyordu. 30 yıldır oynamadığım karakter neredeyse kalmadı. Bir de Estağfurullah Yokuşu’nu da çok sevdim.

-Ulubey gibi bir karakteriniz olmasını ister miydiniz?

Güç gerçekten güzel bir şey… Güçlü olan insanların başkalarına tahakküm edercesine kullanmalarını doğru bulmuyorum. Bunu iyilik anlamında yapmalarını arzu ediyorum. İnsanlara bu gücü yardım ederek sarf etmek isterim.

-Son bölüm yine bomba gibi bitti. Haftaya Teşvike Camii’nde yerinizi ayırttık…

Çalışmanın sahiplenmesi beni çok memnun ediyor. Kurtlar Vadisi izleyicilerinin de çok gönülden bağlılıklarını görüyorum. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir bağ yok sanırım.

-Abi dokuz canlısın. Herhalde yine yırtacaksın.

Beni sizinle buluşturan Pana’ya çok teşekkür ediyorum. Bakalım sonumuz ne olacak. 30 yıl aradan sonra tanınmamın artmasına neden olan Pana’ya çok teşekkür ederim. Artık onlarla abi kardeş olduk.

-Beyaz perdeden siyasete atılmayı düşünüyor musunuz?

Düşünmüyorum. Doğa, spor ve müzik bana yetiyor. Herkese de bunları tavsiye ediyorum. Siyaseti sevemedim. Bundan sonra da zannetmiyorum.

-Türkiye’de rahat dolaşabiliyor musunuz?

Evet çok hem de… Türk halkının zeki bir halk olduğunu düşünüyorum. Yalın ayak bile pazarda dolaşıyorum. Vatandaşlardan övgüler alıyorum. Bu beni mutlu ediyor. Hamd olsun. Herkese çok teşekkürler…

-Senarist olsaydınız ne yapardınız?

Gecelerini gündüzlerine katıp sizler için çalışıyorlar. Bu benim haddim değil. Benim böyle bir isteğim yok. Ayrıca yeteneğim de yok. Milyonlarca kişiye bir şeyler sunabilmek kolay değil. Sizin önünüzde kendilerine teşekkür ediyorum.

-Bu gülüşü Vadi’de göremeyecek miyiz? Senaristlere bir öneri, ölürken gülün!..

Allah herkesi güldürsün. Kendimle barışık bir insanım. Vadi’de bu gülüşümü göremeyeceksiniz. Senaristlerimiz de duyuyor zaten. Sizin için ölürken gülebilirim. Karar kendilerinin…

-Oyuncu olmak isteyenlere bir öneriniz var mı?

Pana Akademi’ye gitmelerini tavsiye ediyorum. Buraya müracaat ederek bilgi alabilirler. www.panaakademi.com.

-Polat Alemdar olmak ister miydiniz? Kendisiyle aranız nasıl?

Herkes yapabildiğini yapsın. Canlandırdığım rolü canlandırmaktan mutluyum. Kendisiyle de aram çok iyi. Birlikte çalışmaktan büyük keyif alıyorum.

KAYNAK:
ETİKETLER:
ÖNCEKİ HABER

SONRAKİ HABER